Çizi nedir, Çizi ne demek
Yerel Türkçe anlamı:
Sınır belirtmek için iki tarla arasına çekilen çizgi
Tohum ekmek için pullukla açılan yer, karık.
Bir çeşit aşık oyunu.
Bahçede sebze dikilen küçük bölümler.
Yol, düstur, erkân
Tarlada su yolu.
Bilişim alanındaki terim anlamı:
Elyazısı, çizim ya da basım gibi bir süreçle elde edilen bir simge.
Orta Öğretim alanındaki anlamı:
[Bakınız: karık]
Sinema ve Televizyon dünyasındaki anlamı:
Televizyon için hazırlanan, elle çizilmiş yazı ve resim gereci.
Tarım alanında kullanılan kelime anlamı:
[Bakınız: saban çizisi]
Zanaat Ticaret alanındaki sözlük anlamı:
Tahtaya çizgi çizmekte kullanılan araç. (Güzel *Güdül -Ankara)
Diğer sözlük anlamları:
Çizgi
İngilizce'de Çizi ne demek? Çizi ingilizcesi nedir?:
graphic, graphie symbol, caption
Fransızca'da Çizi ne demek?:
ligne
Çizi anlamı, tanımı:
Çizici : Tarlada haşhaş kozalaklarını afyon almak için çizen kimse.
Çizicilik : Çizicinin yaptığı iş.
Çizikli : Çizikleri olan.
Çiziktirme : Çiziktirmek işi.
Çiziktirmek : Baştan savma yazmak. Çabucak çizmek, çızıktırmak.
Çizili : Çizilmiş olan.
Çiziliş : Çizilme işi.
Çizilme : Çizilmek işi.
Çizilmek : Çizme işine konu olmak.
Çizim : Çizme işi. Çizilerek oluşturulmuş biçim. Bir şeklin belli bir kurala göre cetvel ve pergel yardımıyla çizilmesi işi.
Çizimci : Çizim yapan kimse.
Çizin çizin : Çizgi durumunda, sırayla.
Çizinti : Bir yazıda üzeri çizilen yer. Ufak sıyrık.
Çiziş : Çizme işi.
Geometrik çizim : Cetvel, pergel vb. ile elde edilen çizgi.
Tasar çizim : Tasarım.
Tasar çizimci : Tasarımcı.
Çizgi : Temel. Bir noktanın yürütülmesiyle oluşan biçim. Yüz ve vücut hatlarının her biri. Çizilerek veya çeşitli yollarla oluşmuş iz, çizi, hat, tahril. Bir durumdan başka bir duruma atlanan, geçilen yer, sınır.
Saban : Çift süren hayvanların koşulduğu demir uçlu tarım aracı.
Demir : Ayakkabı topuğuna veya ayakkabı burnuna aşınmayı önlemek için çakılan, özel olarak yapılmış madenden parça. Bu elementten yapılmış. Güçlü, kuvvetli, sert. Bu elementten yapılmış parça. Atom numarası 26, atom ağırlığı 55,847, yoğunluğu 7,8 olan, 1510 °C'de eriyen, mavimtırak esmer renkte, özellikle çelik, döküm ve alaşımlar durumunda sanayide kullanılmaya en elverişli element (simgesi Fe). Çıpa.
Toprak : Memleketli. Kara. Ülke. Yer kabuğunun bu bölümünden yapılmış. Arazi, tarla. Yer kabuğunun, toz durumuna gelmiş türlü kütle kırıntılarıyla, çürümüş organik cisimlerden oluşan ve canlılara yaşama ortamı sağlayan yüzey bölümü.
Tutum : Para veya herhangi bir şeyi dikkatli kullanma, idare, idareli tüketme, iktisat, tasarruf, ekonomi. Tutulan yol, tavır.
Davranış : Dıştan gözlemlenebilecek tepkilerin toplamı. Organizmanın uyaranlar karşısındaki tepkilerinin bütünü. Davranma işi, tutum, davranım, muamele, hareket.
İz : Bir olay veya bir durumdan geride kalan belirti, ipucu, emare. Bir olay, bir durum veya yaşayıştan geride kalan belirti, eser. Bir düzlemin başka bir düzlemle veya bir doğru ile kesişmesinden doğan ara kesit. Bir şeyin dokunmasıyla geride kalan belirti. Bir şeyin geçtiği veya önce bulunduğu yerde bıraktığı belirti, nişan, alamet, emare.
Çizi desteği : Çizi gerecini, alıcının düzeyinde tutan destek.
Çizi döndürücü : Döner yazı biçiminde hazırlanmış çizi gerecini devindiren alıcı-verici makaralı aygıt.
Çizi gereci : Bir televizyon izlencesi için elle çizilen bütün yazı, resim, bezeme, süsleme, çizelge, çizem, harita, vb. gereç.
Çizi kartonu : Çizide kullanılan karton; ölçün boyutu 10x12 inçtir (30,48x25,40 cm).
Çizidan çihmak : Yoldan çıkmak, sapıtmak; takozdan atlamak, aşırı sinirlenmek
Çiziği bizikmek : Canı sıkılmak, canı yanmak.
Çizik : Çizgi. Sıyrık, çizgi biçiminde yara. İlgili cümle: "Kabuk bağlamış yara ve çiziklerin kaldırılması icap etmez." N. F. Kısakürek. sf. Çizilmiş. Tohum ekmek için pullukla açılan yer, karık. Sınır belirtmek için iki tarla arasına çekilen çizgi bk. çizi (I)- 2.bk. çizi (I)-2. (Resim) Çizgi yoluyla gösterme. Haddeleme sırasında oluşan ve sivri uçların sürtmesiyle, yüzeyde ince uzun izler biçiminde beliren kusur. Filmin yüzünde, yabancı cisimlerden ya da filmin pürüzlü yerlere sürülmesinden oluşan, çizintiden daha derin olan sıyrık.
Çizik çakıllar : Buzulların deyimiyle üstü ince ve derin çizilmiş, dip buzultaşı çakılları.
Çizikleme : Genellikle bir filmin izinsiz çoğaltılmasını, kullanılmasını önlemek amacıyla bu filmin çizikleyiciden geçirilerek üzerinde çizikler oluşturulması.
Çiziklenmiş eşlem : Çizikleme işleminden geçirilmiş eşlem.
Çizi ile ilgili Cümleler
- Listedeki her adresin üzeri çizildi.
- Çizim hatalı.
- Çizim kusurlu.
- Şu çizime bakın.
- Neden çiçekler çiziyorsun?
- Çizimde çok iyisiniz.
- "Ne okuyorsun?" "Okumuyorum. Çizim yapıyorum."
- Çizimler hariç, bu kitabın 252 sayfası var.
- Çizim odasında bekleyen bazı misafirler vardı.
- Kimin çizimini beğendin?
- Kimin çizimini beğendiniz?
- Çizimlerim için daha çok kağıda ihtiyacım var.
- Ben bir kuş çiziyorum.
- Çizim kötü.
Diğer dillerde Çizi anlamı nedir?
İngilizce'de Çizi ne demek? : 1. line. 2. furrow (in the ground).
Almanca'da Çizi : n. Linie, Furche, Rille, Rinne
Rusça'da Çizi : n. борозда (F)
Bu kısımda Çizi nedir? Çizi ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik bir biçimde hemen sorabilir, daha sonra kısaca Çizi tanımı, açılımı, kelime anlamı hakkında ansiklopedik bilgi verebilir veya dilerseniz Çizi hakkında sözler yazılar ile ingilizce veya almanca sözlük anlamı paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.