Back off türkçesi Back off nedir

Back off ile ilgili cümleler

English: They won't back off.
Turkish: Onlar geri adım atmayacaklar.

English: The policeman asked people to back off.
Turkish: Polis insanların geri çekilmelerini istedi.

English: I said back off!
Turkish: Vazgeç dedim!

English: You'd better back off.
Turkish: Geri adım atsan iyi olur.

English: Don't back off.
Turkish: Geri çekilme.

Back off ingilizcede ne demek, Back off nerede nasıl kullanılır?

Back : Arkalık. Arkasını imzalamak. Geri. Ciro etmek. Geriye. Ters. Art. Gövdenin, ense ile kuyruksokumu arasındaki ve ayrıca cimnastikte bir devinim grubunun alanı olan bölümü. Savunucu. Geride.

Off : Dışında. Çıkarmak. Kapalı. Başlangıç. Azalmak. Öldürmek. Baş. Kalkmak. Soğutmak.

Back office : Arka ofis. Müşterilerle çok az veya sıfır teması olan departmanlar. Arka büro. Şirketin idare departmanları. Müşterilerle ilişkisi olmayan departmanlar. Bir şirketin idari bölümleri.

Exponential back off : Üstel geri çekilme.

Back action : Ters etki. Aksi tesir.

Back alley abortion : Arka sokak kürtajı. Özel bir evde veya derme çatma bir klinikte yetkisiz bir kimse tarafından gerçekleştirilen kürtaj (özellikle kürtajın abd'de yasallaştırılmasından önce). Yasadışı ve sağlıksız koşullarda yapılan kürtaj. Yasadışı kürtaj.

 

İngilizce Back off Türkçe anlamı, Back off eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Back off ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Allow : İzin vermek. Göz önüne almak. İtiraf etmek. Saymak. Vermek. Hoş görmek. Kabul etmek. Ayırmak. Fikrinde olmak.

Backpedal : Sözünü geri almak. Bisiklet pedalını ters yönde çevirmek. Geriye doğru pedal çevirmek. Pedalı ters yöne çevirmek. Bisiklette pedalı ters yöne çevirmek. Fikrini değiştirmek. Sözden dönmek. Çark etmek. Geri çekilmek ya da sözünü geri almak.

Eased : Kolaylaştırmak. Yatıştırmak. Hafifletmek. Sıkıntıdan kurtarılmış. Rahatlamak. Rahat ettirilmiş. Ağrısı yatıştırılmış. Gerilimi azaltılmış. Rahatlatmak.

Forsake : Yüzüstü bırakmak. Terketmek.

Recalls : Uyandırmak (duygu). Hatırlamak. Feshetmek. Geri almak. Geri istemek. Dönmek. Hatırlatmak. Geri çağırmak. Çağrıştırmak. Anımsamak.

Draw away : Arayı açmak. (rakipleriyle) arayı açmak. Çekip ayırmak. Ayrılmak. Uzaklaştırmak. Kendini çekmek. Çekmek. Uzaklaşmak. Rakiplerinin önüne geçmek.

Retraction : İçeri çekilme (anatomi terimi). Sözünden dönme. Retraksiyon. İçeri çekme. Büzülme. Geri çekilme. Sözünü geri alma. Cayma. Toplama.

Lets go : İşine son vermek. Koyvermek. Salıvermek. Kendini koyvermek. Gevşemek. Boşlamak. Serbest bırakmak. Rahatlamak.

Blench : Rengi atmak. Ağartmak. Ağarmak. İrkilmek. Rengi solmak. Ürkmek. Çekinmek. Sararmak. Benzi atmak.

Bend the neck : Teslim olmak.

Back off synonyms : allows, cast off, retract, exposes, ease up, fall away, flashbacks, draw off, flashback, forsakes, abdicating, laisser, gave off, cedes, allowing, abjured, enervates, abdicated, cast offs, cede, come away, fallen back, retires, recall, bow out of, absent oneself from, blenching, fall back, expose, abduced, flinch, abdicates, drawing off.