Banqueting türkçesi Banqueting nedir

  • Ziyafet verme.
  • Ziyafete katılma.
  • Yemek daveti verme.
  • Yemeğe katılma.
  • Yemeğe katılmak.
  • Ziyafet vermek.
  • Ziyafete katılmak.
  • Yemek vermek.

Banqueting ingilizcede ne demek, Banqueting nerede nasıl kullanılır?

Banqueting hall : Şölen salonu. Parti ve resepsiyon için kullanılan salon.

Banquet hall : Parti ve resepsiyon için kullanılan salon. Şölen salonu.

Cater for a banquet : Bir olay veya şölen için yiyecek ve hizmet sağlamak.

Throw a banquet : Ziyafet vermek.

Banquet : Yemeğe katılmak. Yemek vermek. Resmi ziyafet. Ziyafet. Banket. Resmi yemek. Ziyafet vermek. Şölen. Ziyafete katılmak.

Banqueted : Banket. Şölen. Ziyafet. Yemek vermek. Ziyafet vermek. Yemeğe katılmak. Resmi ziyafet. Resmi yemek. Ziyafete katılmak.

Banquettes : Oturmalık. Banket. Kaldırım. Bank. Siper içinde bulunan platform (askerler için).

Banquette : Oturmalık. Siper içinde bulunan platform (askerler için). Kaldırım. Banket. Bank.

Banquets : Resmi ziyafet. Yemek vermek. Ziyafet vermek. Resmi yemek. Şölen. Ziyafet. Ziyafete katılmak. Yemeğe katılmak. Banket.

Banqueters : Ziyafete katılan kimse.

İngilizce Banqueting Türkçe anlamı, Banqueting eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Banqueting ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Eating : Yeme. Yiyim. Yemelik. Yemek. Yenilmeye uygun. Yıpratıcı.

Feeding : Rehber. Tağdiye. Geçindirme. Verme. Beslenen. Besleme. Bakma. Doyurma.

Feast : Yortu. Bayram. Çok yemek yemek. Eğlendirmek. Tadını çıkarmak. Şölen. Bayram yapmak. Yiyip içmek. Ziyafette yiyip içmek.

Junketing : Piknik yapma. Seyahat etme. Grup halinde sözde ciddi bir maksatla seyahat etme. Parti verme. Eğlenme. Yolculuk yapmak. Devlet hesabına seyahat etme.

Fetes : Ağırlamak. Eğlence. Şenlik. Çit. Ziyafet. Piknik. Bayram. Yortu. Kutlamak.

Feasts : Haz almak. Zevk almak. Doya doya yapmak. Tadını çıkarmak. Ağırlamak. Ziyafet çekmek. Eğlendirmek.

Junket : Devlet hesabına gezi. Bedava gezi. Yiyip içmek. Alem yapmak. Alem. Bedava geziye çıkmak. Müşterilere teşekkür etmek ve yeni iş bağlantıları kurmak umuduyla işveren pahasına teklif edilen ge. Ziyafet. Eğlenmek. Bir nevi yoğurt.

Dined : Yemeğe davet etmek. Akşam yemeği vermek. Ağırlamak. Yemek yemek. Akşam yemeği yemek. Akşam yemeğini yemek. Günün esas yemeğini yemek.

Banqueting synonyms : throw a banquet, give a feast, give a dinner, banqueted, feted, feasting, dine, feting, fete, feed, banquet, banquets, feasted.