Begotten türkçesi Begotten nedir

Begotten ingilizcede ne demek, Begotten nerede nasıl kullanılır?

Lawfully begotten : Kanunen meydana getirilmiş.

Only begotten : Babanın tek evladı.

Misbegotten : Alçak. Gayri meşru. Piç.

Unbegotten : Doğmamış.

Begot children : Doğurulmuş çocuk. Peyda edilmiş çocuk.

Begorra : Sürpriz ünlemi (çoğunlukla irlandalılar tarafından kullanılır). Alimallah!. Vay canına!.

Woebegone : Kederli. Mutsuz. Üzüntülü. Hüzünlü. Dertli. Acıklı.

Begonias : Begonya.

Wobegone : Üzgün. Kederli. Hüzünlü. Acıklı.

Begonia : Begonyagiller (begoniaceae) familyasından, yaprakları almaşlı, çiçekleri tek eşeyli, kanatlı ve etli meyveleri olan, ülkemizde süs bitkisi olarak kültürü yapılan, çok yıllık, otsu bitkiler. Begonya.

İngilizce Begotten Türkçe anlamı, Begotten eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Begotten ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Legitimate : Yerinde. Haklı çıkarmak. Yasallaştırmak. Haklı. Meşru. Soydan gelen. Babası olduğunu onaylamak. Yasal. Meşru doğmuş. Akla uygun.

Conceives : Gebe kalmak. Göz önünde bulundurmak. Ortaya çıkarmak. Aklı almak. Anlamak. Akıl erdirmek. Hamile kalmak. Tasavvur etmek. Düşünmek.

 

Created : Yaratma tarihi. Yaratılma. Oluşturan. Yapmak. Atamak. Oluşturma. Oluşturulma. Oluşturmak. Yetki vermek.

Blaze a trail : Öncülük etmek. Ağaçların gövdelerinde çentikler açarak yeni bir yolun geçiş yerini işaretlemek. Bir ilke imza atmak. Başı çekmek. İz sürmek. Çığır açmak. Baş çekmek. Yol yapmak (yol olmayan bir yerde). (yol olmayan bir yerde) yol yapmak.

Cause : Sebep olmak. Sebep. İlke. Hedef. Neden. Amaç. Meydan vermek. Sebebiyet vermek.

Bring : Kazandırmak. Kandırmak. Vermek (ceza). Doğurmak. Ayıltmak. Sebebiyet vermek. Getirmek. İkna etmek. Razı etmek.

Fathering : Babalık etmek. Yapmak (çocuk). Çocuk yapmak. Yüklemek. Baba. Üzerine atmak. İcat etmek. Babalık yapmak. Peder.

Bring about : Orsa alabanda etmek (gemi). Doğurmak. Beraberinde getirmek. İleri sürmek. Sebep olmak. Meydana getirmek. Husule getirmek. Ortaya çıkarmak. Gerçekleştirmek.

Fathered : Peder. Çocuk yapmak. Babalık yapmak. Üzerine atmak. Yapmak (çocuk). Baba olmak. Babalık etmek. Atfetmek.

Begotten synonyms : begets, call forth, composes, conceive, compose, bring on, father, conduce, siring, conduced, biological, bring into the world, creates, begetting, bring into the world, causes, conduces, begot, cause to, sires, caused, beat a path, brings, bring forth, bring along, bring into being, brought, sire, call into being, blaze the trail, beget, create, sired.

Begotten zıt anlamlı kelimeler, Begotten kelime anlamı

Adoptive : Benimsenmiş. Üvey. Manevi. Evlatlığa kabul edilen. Evlatlık edinen. Adoptif. Evlat edinen. Evlat edinilmiş. Evlatlığa kabul eden.

Illegitimate : Evlilik dışı doğan. Ters. Evlilik dışı. Gayri meşru. Piç. Hatalı. Hukuka aykırı. Yasadışı. Uygunsuz. Haram.