Demirağacı nedir, Demirağacı ne demek

Demirağacı; Ağaç alanında kullanılan bir terimdir.

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Dişbudak ağacı.

Teknik terim anlamı:

Çok sert ağaçlara verilen ad.

Demirağacı tanımı, anlamı

Demi : Yemeni, yazma, başörtüsü, tülbent. Susuz, kıraç tarla. Dizlik, iç donu. Değil mi anlamında

Demirağ : Güçlü, kuvvetli, sert kimse.

Demir : Atom numarası 26, atom ağırlığı 55,847, yoğunluğu 7,8 olan, 1510 °C'de eriyen, mavimtırak esmer renkte, özellikle çelik, döküm ve alaşımlar durumunda sanayide kullanılmaya en elverişli element (simgesi Fe). Bu elementten yapılmış parça. Bu elementten yapılmış. Ayakkabı topuğuna veya ayakkabı burnuna aşınmayı önlemek için çakılan, özel olarak yapılmış madenden parça. Çıpa. Güçlü, kuvvetli, sert.

Ağaç : Meyve verebilen, gövdesi odun veya kereste olmaya elverişli bulunan ve uzun yıllar yaşayabilen bitki. Bu gibi bitkilerin gövdesinden ve dallarından yapılan. Tahta, kereste.

Dişbudak ağacı : Yapraklarında reçineli maddeler, tanen ve uçucu yağ; kabuklarında tanen ve glikozitler içeren, enfüzyon (% 5-6’lık) ve dekoksiyon (% 2-3’lük) hâlinde kullanıldığında idrar söktürücü, sürgüt ve süt verimini artırıcı etkisi bulunan ayrıca, kabukları ateş düşürücü ve sürgüt olarak da kullanılan zeytingiller familyasından bir bitki.

 

Dişbudak : Zeytingillerden, kerestesi sert ve değerli bir ağaç, demircik (Fraxinus excelsior). Bu ağaçtan yapılmış.

Çok sert : Görüntünün karanlık ve aydınlık bölümleri arasındaki oranın çok olması, karanlık ve aydınlık bölümlerin birbirinden keskin çizgilerle ayrılması durumu.

Ağacı : Ağabey, büyük erkek kardeş. Zakkum.

Veri : Bir araştırmanın, bir tartışmanın, bir muhakemenin temeli olan ana öge, muta, done. Bilgi, data. Olgu, kavram veya komutların, iletişim, yorum ve işlem için elverişli biçimli gösterimi. Bir problemde bilinen, belirtilmiş anlatımlardan bilinmeyeni bulmaya yarayan şey. Gözlem ve deneye dayalı araştırmanın sonuçları. Bir sanat eserine veya bir edebî esere temel olan ana ilkeler.

Sert : Çizilmesi, kırılması, buruşması, kesilmesi veya çiğnenmesi güç olan, pek, katı, yumuşak karşıtı. Kolay dayanılmayan, zor katlanılan, etkili, yumuşak karşıtı. Gönül kırıcı, katı, ters. Ciğerlerden gelen havanın ağız boşluğundaki tam kapalı veya yarı kapalı engellere çarpmasıyla oluşan (ünsüz), titreşimsiz, süreksiz, ötümsüz, tonsuz, sedasız. Güçlü kuvvetli. Sarsıcı niteliği olan, çarpıcı, keskin, hafif karşıtı. Gönül kırıcı, katı, ters bir biçimde. Esnekliği az olan, kolayca eğilip bükülmeyen. Hırçın, öfkeli, hiddetli. Titizlikle uygulanan, sıkı. Bağışlaması, hoşgörüsü olmayan.

Çok : Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı. Aşırı bir biçimde.

Ad : Bir kimseyi, bir şeyi anlatmaya, tanımlamaya, açıklamaya, bildirmeye yarayan söz, isim, nam. Canlı ve cansız varlıkları, duygu ve düşünceleri, çeşitli durumları bildiren kelime, isim. Sayma. Sayılma. Herkesçe tanınmış veya işitilmiş olma durumu.

Diğer dillerde Demirağacı anlamı nedir?

Osmanlıca Demirağacı : demirağacı