Doyum nedir, Doyum ne demek

Yerel Türkçe anlamı:

Ganimet.

Diğer sözlük anlamları:

Ganimet

Ganimet almış.

Fransızca'da Doyum ne demek?:

saturation

Doyum tanımı, anlamı:

Doyum olmamak : Bir şeyi çok fazla beğenmek. bir şeyden bıkılmamak. bir şey yetmemek, bir şeye kanamamak.

Doyuma ulaşmak : İstek ve gereksinimlerinin en üst düzeyini elde etmek.

Doyumevi : Gösterişsiz, küçük lokanta.

Doyum noktası : İstek ve gereksinimlerin en üst sınırı.

Doyumlu : Doymuş, doyumu olan.

Doyumluk : Çapul, yağma. Doyulacak miktarda olan.

Doyumluluk : Doyumlu olma durumu.

Doyumsuz : Bıkılmayan. Tatmin olmayan. Sonu gelmeyen, sınırsız.

Doyumsuzluk : Doymama durumu. Tatmin olamama, cinsel birleşmede orgazma ulaşamama.

Baba vergisi görümlük koca vergisi doyumluk : "bir babanın kızı için harcadığı para, hazırladığı çeyiz göstermelik olmaktan ileri gidemez, kızın yaşam boyu süren giderlerini kocası üzerine almıştır" anlamında kullanılan bir söz.

Size doyum olmaz : Bir yerden ayrılırken söylenen bir nezaket sözü.

Tadına doyum olmamak : Bir şeyin tadı çok beğenilmek. herhangi bir şey çok beğenilmek.

Hoşnut : Bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan, yakınması olmayan.

 

Durum : Bir şeyin içinde bulunduğu koşulların hepsi, vaziyet, hâl, keyfiyet, mevki, pozisyon. Bireyin toplum içindeki ilişkileriyle belirlenen yeri. Duruş biçimi, konum, tavır. Ad soyundan kelimelerin birbirleriyle edatlarla ve fiillerle ilişkilerini belirleyen biçim, hâl.

Doyma : Yeğinliği gittikçe artırılan bir manyetik alanın içindeki bir çelik çubuğun alabileceği en çok manyetizmayı almış olması. Bir gazın, belli bir sıcaklıkta o sıcaklığa özgü olan en büyük basınç altında bulunması. Doymak işi. Bir sıvının içinde belli bir cisimden eriyebilecek en çok miktarın erimiş bulunması, işba.

Yetinme : Yetinmek durumu, kanaat, iktifa.

Kanma : Kanmak işi.

Kanaat : Kanış, kanı, inanç, düşünce. Elindekinden hoşnut olma durumu, kanıklık, yeter bulma, yetinme, fazlasını istememe, doyum. Kanma, inanma.

İstek : Belirli bir gereksinimi karşılayacağı düşünülen nesne veya duruma karşı duyulan özlem, arzu. İstek ve niyet kavramı veren isteme kipi. Bir şeye duyulan eğilim, arzu, şevk. Yerine getirilmesi başkasından istenilen şey, talep.

Bazı : Bazen. Birtakım, kimi.

Giderme : Gidermek işi.

Tatmin : Doygunluk. Cinsel isteklerini giderme. İstenen bir şeyin gerçekleşmesini sağlama, gönül doygunluğuna erme, doyum.

Orgazm : Cinsel uyarım ve zevkin en yüksek noktası, doyum.

Doyum aşı : Herkesin bedava yemesi için yapılan hayrat yemeği.

Doyum eylemek : Ganimete kavuşturmak, zengin etmek

Doyum olmak : Ganimete kavuşmak, zengin olmak

Doyumalan : Van ili, Çaldıran belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri.

Doyumluh : Doyuracak kadar bol olan yiyecek.

 

Doyumsuzluk varsayımı : Daha çok mal daha azdan iyidir, diğer bir deyişle daha çok mal daha az maldan daha fazla fayda sağladığı kabul eden tüketici tercihlerine ilişkin varsayımlardan biri.

Doyum ile ilgili Cümleler

  • İçimde aşk için yanıp tutuşan doyumsuz bir özlem var.
  • O doyumsuz.
  • Doyumsuz muyum?
  • Doyumsuz bir şekilde açgözlü.

Diğer dillerde Doyum anlamı nedir?

İngilizce'de Doyum ne demek? : n. satiety, content, gusto

Fransızca'da Doyum : contentement [le], satisfaction [la]

Almanca'da Doyum : n. Befriedigung

Rusça'da Doyum : n. довольство (N), сытость (F), добыча (F)