Dredging machine türkçesi Dredging machine nedir

  • Tarama makinesi.
  • Tarak.
  • Tarak makinesi.

Dredging machine ingilizcede ne demek, Dredging machine nerede nasıl kullanılır?

Dredging : Hafifçe una bulama. Tarama aleti kullanmak. Su altında kazı. Dibini tarama. Taban kazıması. (limanın) tarakla temizlenmesi. Dip tarama. Üzerine serpmek. Taraklama. Kazımayla tarama.

Machine : Politika çarkı. Veri kartlarındaki bilgileri çeşitli düzeyler de işleyerek çizelgelemek ve işlemsel çözümlemeler yapmak üzere kullanılan çeşitli işletsel, elektriksel araçlar. Kuvveti ya da devinimi bir noktadan ötekine aktaran ya da birinden ötekine dönüştüren her türlü aygıt. 2-erkeyi bir halden başka hale dönüştürerek yararlı biçimde kullanılmasını sağlayan aygıt. Makine ile yapmak veya şekil vermek. İnsanın, üretimde kol ya da kafa gücünün yerine kullanmak üzere yarattığı, bir güç biçiminin başka bir güç biçimine dönüştürülmesi ilkesine dayanan ve kendi kendine işleyecek biçimde düzenlenmiş olan araçlar bileşkesi. Araba. Makinede işlemek. Bilgisayar, fizik, sosyoloji alanlarında kullanılır. Makine ile işlemek. İşleteç.

Dredgings : (limanın) tarakla temizlenmesi. Dibini tarama. Kazımayla tarama. Tarama. Su altında kazı. Hafifçe una bulama. Dip tarama. Taraklama. Taban kazıması.

 

Accounting machine : Muhasebe makinesi. Sayım makinesi. Sayışım makinesi. Sayışım makinası. Sayışım ile ilgili hesaplamalar için kullanılan, bilgisayarın veri işleme olanaklarının altında yalın birtakım işlemler yapabilen herhangi bir makine, bk. çizelgeleyici.

Acyclic machine : Asiklik makine. Çevrimsiz makine.

Adding machine : Hesap makinesi. Toplama makinesi.

İngilizce Dredging machine Türkçe anlamı, Dredging machine eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Dredging machine ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Scollop : Tarak (istridye benzeri canlı). Bkz.scallop. Tarak (istiridye benzeri canlı). Deniz kabuğu. Tarak kabuğu.

Carders : Kartçılar. Tarakçı. Tarak tezgahı.

Dredgers : Ağlı kepçe kullanan kimse. Tarama dubası. Kazı malzemesi. Delikli serpme kutusu. Taraklayan kimse.

Comber : Asıl hani balığı. Uzun ve tümsekli dalga. Tarakçı. Üst kısmı kuvvetli rüzgarla ileriye doğru itilen derin deniz dalgası. Hani balığı. Kemikli balıklar (teleostei) takımının, hanigiller (serranidae) familyasından, 25 cm kadar uzunlukta, er dişi, türkiye denizlerinde yaşayan bir tür. Penye makinesi. Yün.

Couloir : Sel sularından dere. Sel yatağı. Suyolu. Derin geçit veya boğaz. Oluk. Sel sularının açtığı vadi. Kanal.

Comb : Kaşağılamak. Ayırmak. Taramak. Taranmak. Aramak. Tavukların başlarının üstünde genellikle kırmızı etli olan yapı. Arayıp taramak. Tarak vurmak.

Combing machine : Yumakları ortadan kaldıran makine (yünde, ketende, vs.).

Doffers : Penyör. Dofer. Doffer. Çıkaran kimse (şapka ceket vs).

Scollops : Deniz kabuğu. Tarak kabuğu. Tarak (istiridye benzeri canlı). Tarak (istridye benzeri canlı).

Dredging machine synonyms : carding engine, combers, finger plate, dredger, ballast engine, drags, pecten, doffer, scallop, carder, drag, card, carding machine.