F cetveli nedir, F cetveli ne demek

F cetveli; İktisat alanında kullanılan bir kelimedir.

İktisat terim anlamı:

Analitik bütçe sisteminin hedefleri arasında yer alması ve DMİ tabanlı bütçe sisteminin öngörmesi nedeniyle bütçe politikalarının daha sağlıklı bir biçimde gösteriminin sağlanması için tasarlanan ve 2006 yılı bütçesiyle birlikte uygulanmaya başlanan; kurumun mali durumunu yansıtan toplam borç stoku, likidite amaçlı tutulan toplam nakit, mevduat ve taşınır değerler gibi toplam değerler ile finansman amaçlı kullanılacak net borçlanma ve net finansmanı gösteren iki işleve hizmet eden cetvel.

F cetveli tanımı, anlamı

F : Türk alfabesinin yedinci sırasında yer alan ve Fe adı verilen bu harf, ses bilimi bakımından ötümsüz, sürtünücü diş dudak ünsüzünü gösterir. Nota işaretleri harflerle gösterilirken fa sesini gösterir. Bazı ülkelerde ısı birimi olarak kullanılan fahrenhayt derecesinin göstergesi. Merceğin odak uzaklığının simgesi. Flor elementinin simgesi. Fenilalanin amino asit. Fahrenheit derecesi. 3.Flor. 4.Folik asit. 5.Faraday. 6.Fertilite faktörü. Müzik edebiyatında ve dizgelerde FA notasını ifade eden harf

Cetvel : Doğru çizgileri çizmeye yarayan, dereceli veya derecesiz, tahtadan, plastikten, madenden yapılmış araç, çizgilik. Liste, çizelge.

 

Taşınır değerler : Pay ve borç belgiti değerli kâğıt, taşınır mal, güvenceli ödek ve her çeşit tecimsel belgeler.

Taşınır değer : Senet, bono, tahvil, hisse senedi vb. belge.

Yer alması : Yer elması, yumrusu patatese benzer bitki.

Borçlanma : Borçlanmak işi, istikraz.

Uygulanma : Uygulanmak işi.

Finansman : Bir girişime işleyebilmesi, gelişebilmesi için gereken para ve krediyi sağlama işi.

Gösteren : Gösterilenle birleşerek göstergeyi oluşturan ses veya sesler bütünü.

Likidite : Akışkanlık.

Sağlıklı : Sağlık durumu iyi olan, sağlam, esen, sıhhatli. Sağlığı koruyan. Sağlık kurallarına uygun olan, hijyen, hijyenik. Sağlam, doğru, güvenilir, gerçek.

Sağlanma : Sağlanmak işi.

Gösterim : Görüntülerin gösterici yardımıyla bir yüzeye yansıtılması işi, projeksiyon. Sinema, tiyatro, konser vb. sanat dallarında verilen gösterilerden her biri, seans. Sinema salonlarında filmin gösterilmeye başlaması, vizyon.

Politika : Devletin etkinliklerini amaç, yöntem ve içerik olarak düzenleme ve gerçekleştirme esaslarının bütünü, siyaset, siyasa. Davranış biçimi, düşünce yapısı. Bir hedefe varmak için karşısındakilerin duygularını okşama, zayıf noktalarından veya aralarındaki uyuşmazlıklardan yararlanma vb. yollarla işini yürütme.

Birlikte : Bir arada, beraberce, hep beraber. Yanında, beraberinde. Beraber.

Analitik : Çözümlemeli.

Mevduat : Belli bir süre sonunda veya istenildiğinde çekilmek üzere bankalara faizle yatırılan para, tevdiat. Yatırım.

Gösteri : İlgi, dikkat çekmek için bir topluluk önünde gösterilen beceri veya oyun. Bir şeyi tanıtmak amacıyla yapılmış olan sunum, demonstrasyon, demo. Birinin, bir topluluğun kendi duygusunu gösteren sözü veya davranışı, tezahürat. Sinema veya tiyatroda film, oyun gösterme işi. Genellikle şarkı, dans vb. eğlence türlerin yer aldığı eğlence, şov. Bir istek veya karşı görüşün, halkın ilgisini çekecek biçimde topluca ve açıkça yapılması, nümayiş.

 

Tabanlı : Tabanı olan.

Politik : Siyasal. Belli bi hedefe ulaşabilmek için uzlaşmayı, iyi geçinmeyi amaçlayan.

Diğer dillerde F anlamı nedir?

Osmanlıca F : f