Fenestrate türkçesi Fenestrate nedir

  • Delikli.
  • Pencere benzeri açıklıkları olan (mimarlık).
  • Pencereleri olan.
  • Pencereli.

Fenestrate ile ilgili cümleler

English: The villain threatened to defenestrate the hostages.
Turkish: Kötü adam rehineleri pencereden atmakla tehdit etti.

Fenestrate ingilizcede ne demek, Fenestrate nerede nasıl kullanılır?

Fenestrated : Pencereleri olan. Deliği olan (biyoloji, zooloji). Delikli. Pencere benzeri açıklıkları olan (mimarlık). Fenestre.

Fenestrated capillaries : Pencereli kapilarlar. Yoğun sıvı değişiminin olduğu yerlerde ve özellikle iç salgı bezleri, bağırsak ve böbreklerde endotel katmanın belirli aralıklarla yapmış olduğu pencereli delikçikler.

Defenestrate : Pencereden dışarı atmak (nesneyi). Pencereden atmak (birini veya birşeyi). Camdan dışarı atmak. Camdan atmak.

Defenestrated : Pencereden atmak (birini veya birşeyi). Camdan dışarı atmak. Pencereden dışarı atmak (nesneyi). Camdan atmak.

Fenestration : Delik açma ameliyatı. Delik açma. Fenestrasyon. Pencere işleri. Delme. Delik açma, disk fıtkı ameliyatlarında ameliyatla açılan delik. Pencere düzeni. Pencere düzenlemesi.

Fenestral : Pencerecik. Deliği olan (biyoloji, zooloji). Pencereleri olan. Delikli. Pencere benzeri açıklıkları olan (mimarlık). Pencereye ait. Ufak pencere.

 

Defenestration : Bir kişiyi veya nesneyi pencereden dışarı atmak. Pencereden fırlatılma. Pencereden atılma. Sürücüden fazla olan materyali silmek. (bilgisayarda) belli bir programın çalışma hızını geliştirmek için windows ortamından çıkarmak. Camdan fırlatma.

Fenestra vestibuli : Cavum tympani'nin orta duvarında nazo-mediyal olarak bulunan ve kulak kemikçiklerinden stapes'in basis stapedis'i tarafından kapatılan delik. Fenestra vestibuli.

Fenestrae : Delik (anatomi terimi). Küçük delik. Fenestra. Küçük açıklık. Pencere benzeri açıklık (mimarlık).

Fenestra : Küçük açıklık. Kemikte küçük delik. Küçük delik. Delik (anatomi terimi). Pencere. Fenestra. Pencere benzeri açıklık (mimarlık).

İngilizce Fenestrate Türkçe anlamı, Fenestrate eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Fenestrate ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Go into : Tutulmak. İncelemek. Atılmak. -e sığmak. İlgilenmek. Girmek (bir mesleğe). Araştırmak. Girmek (açıklamaya). Varmak. Bir mesleğe girmek.

Fathom : Anlama. 83 m. Gerilerek açılmış iki kolun parmak uçları arasındaki uzaklık. İçyüzünü araştırmak. Bir metrelik derinlik. Derinine inmek. Kavramak. Derinliğini ölçmek. Anlamak. Doğru anlamını anlamak.

Force : Bilgisayar, fizik, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Bir cismin durma ya da devinim durumunu değiştiren dış etken. (sı birimi newton'dur). Baskı yapmak. Yükseltmek (fiyat). Irzına geçmek. Sıkıştırmak. Mecbur etmek. Zorlama. Çabuklaştırmak. Kuvvet.

Get in : İçeri girmek. Girmek. Gitmek. Arabaya binmek. (arabaya) binmek. Ürünü toplamak. Varmak. İçeriye girmek. Seçilmek. Gelmek.

 

Cribrate : Kalbur biçiminde. Elek gibi. Delinmiş. Küçük delikleri olan.

Filter : Süzek. Bir ışık akısının yeğinliğini ya da tayfsal bileşimini (ya da ikisini birden), geçiriş nedenine göre, değiştirmeye yarayan ışık geçirici cisim. Süzmek. Sokulmak. Filtre etmek. Ancak belli dalgaboyu aralığındaki ışığı geçiren, renkli cam özelliğindeki saydam levha; renk süzgeci. Süzgeç. Filtreden geçirmek. Akışkan olan sıvı veya gazı süzmeye yarayan gözenekli madde, filtre. Bilgisayar, bilişim, ekonomi, fizik, gitar, uzay, kimya, madencilik, sinema, televizyon alanlarında kullanılır.

Riddle : Sır. Sırrını çözmek. Bilmece gibi konuşmak. Toplantılarda, bireylerin bir eğitim, öğretim, eğlence ve ussal gelişim aracı olarak, geleneksel yöntemler uyarınca, birbirlerine sorarak yanıt istedikleri nesne, canlı ya da doğaüstü varlıklarla ilgili evrensel soru tipine verilen ad. (uzun bir evrimin izlerini taşıyan bilmecelerin temeli çözümlenebilir bir yapıya dayanmaktadır. bu nedenle bilmecelerde sorular; betimsel bir düzey içinde abartılarak, tersine çevrilerek, değiştirilerek açıklanmaktadır.) bk. oedipus bilmecesi, kutsal kitap bilmecesi, yapma bilmece, koşuklu bilmece, gerçek bilmece. Kalbur. Bilmece. Elemek. Kalbura çevirmek. Muamma. Kalburdan geçirmek.

Hollower : Sahte. Kof. Çukur. Çökmüş. Oyuk. Çökük. Delik. Boşluktan gelen. Boş. Yalan.

Fenestrate synonyms : poke into, ooze through, having holes, windowed, percolate, honeycomb, fenestrated, pervade, understand, break, pierce, alveolate, cribriform, sink in, cancellous, permeate, drilled, cut, hollow, creep in, foray, fenestral, tunnel, cancellate, ingrain, perforate, cancellated, probe, enter, thrust, bottom, strike, move into.

Fenestrate zıt anlamlı kelimeler, Fenestrate kelime anlamı

Exit : Çıkma. Çıkış. Vefat. Çıkmak. Çıkış yeri. Çıkıp gitmek. Ölmek. Sahneden çıkmak. Gitmek.

Recede : Düşmek. Gerilemek. Vazgeçmek. Geri plana geçmek. Ortadan kaybolmak. Geri çekilmek. Geciktirmek. Düşmek (fiyat). Çekilmek. Uzaklaşmak.

Fenestrate ingilizce tanımı, definition of Fenestrate

Fenestrate kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Irregularly reticulated. Having numerous openings. Fenestrate fronds. As, fenestrate membranes.