Frog test türkçesi Frog test nedir

  • Veterinerlik alanında kullanılır.
  • Kurbağa testi.
  • Kısraklarda gebelik tanısında kurbağalara muayene edilecek kısrağın kan serumundan enjekte edilerek gonadotropinlerin etkisinin ortaya çıkarılması esasına dayanan, immünolojik testler ve ultrasonografinin kullanılmasından önce yapılan biyolojik yolla gebelik tanı yöntemi, galli maini testi.

Frog test ingilizcede ne demek, Frog test nerede nasıl kullanılır?

Frog : Tuğla harç çukuru. Kopça. İki başlı kas. Karakurbağası. Makas göbeği. Hem suda hem karada yaşayan, çeşitli solucanların arakonakçılığını da yapabilen, yüzücü ve sıçrayıcı ufak omurgalıların genel adı. Fransız (kötü). İlik. Tuğla taban göçüğü. Göbek kısmı.

Test : Tecrübe. deney. Kişilerin yetenek, bilgi ve becerileri ile anıklıklarını ölçmeye yarayan herhangi bir araç ya da yöntem. zihinsel bir çalışmanın niteliğini belirtmek ve saptamak amacıyla yapılan nesnel olarak değerlendirilebilen sınav sorularının tümüne verilen ad. sınav. (not: fr., ing. test karşılığı ruhbilim terimleri sözlüğü'nde ölçer terimi önerilmiştir.). Araştırmak. Tecrübe etmek. Sınama. Ölçer. Bilgisayar, eğitim, madencilik, sosyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır. Ölçü. Muayene etmek. Teste tabi tutmak.

 

Frog in the throat : Ses kısılması. Ses kısıklığı. Boğazına bir şey takılma. Boğukluk (ses veya diğer sesler hakkında).

Frog kick : Kurbağalama yüzüş. Kurbağalama. Kurbağa ilerleyişi.

Frog legs : Kurbağa bacağı. Pişirilmiş kurbağa bacaklarından yapılan yemek (aşçılığa ait nefis yiyecek sayılan). Bir kurbağanın bacakları. Kurbağa bacakları.

Frog march : Kolunu arkaya bükerek götürmek. Yaka paça götürmek.

İngilizce Frog test Türkçe anlamı, Frog test eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Frog test ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

A crochordon : Köpeklerde küçük, kılsız, hiperplastik bir epidermisle damardan zengin kollajen dokudan ibaret, saplı veya sapsız, deri eklentileri içermeyen, deri sarkmalarıyla belirgin iyicil tümör, fibrovasküler papillom, yumuşak fibrom, pendilöz yumuşak fibrom. Akrokordon.

A dna : A dna. Dna çift sarmalının sağ el sarmal yapısı gösterdiği ve çift zincirin bir tam dönüşünde yapıya 11 bazın girdiği dna biçimi.

Abdomen : Batın. Karnın altı. Abdomen. Karın. Sindirim organları, karaciğer ve böbreklerin içinde bulunduğu ve göğüs boşluğundan bir diyaframla ayrılan vücut boşluğu, abdomen. Karın (böcek gövdesinde). Böcek gövdesinin alt kısım.

Abamectin : Streptomyces avermitilis adlı bakteriden fermentasyon sonucunda elde edilen ve sığırlarda sindirim kanalı yuvarlak solucanları, akciğer kurtları, bit ve kenelerle mücadelede kullanılan, parazitlerde gaba salınımını artırarak ölümlerine neden olan bir ilaç. Abamektin.

A c deformity : A-c kusuru. Arnold-chiari yapılış bozukluğu.

 

Abaxial : Eksenden uzakta bulunan (biyoloji terimi). Eksen dışı. Eksendışı. Abaksiyal. Eksenden uzak, eksen dışı. Eksenden uzak. Aks kemiği dışında.

A c syndrom : Arnold-chiari yapılış bozukluğu. A-c sendromu.

A clay : Sindirim kanalındaki zehirleri ve vitaminleri yüzeyde tutarak emilimlerini önleyen ve bağırsak duvarını kaplayarak koruyucu bir tabaka oluşturan doğal alüminyum silikat bileşiği, kaolin. Beyaz kil.

Abdominal pain : Göğüs ve leğen arası bölgede biçimlenen, klinik belirtileri hayvan türlerine göre değişebilen ağrı, abdominal ağrı. Abdominal ağrı. Karın ağrısı.

Galli maini test : Galli maini testi.

Frog test synonyms : abdominal fat necrosis, abdominal palpation, abdominal distention, a amplitude mod, a band, abattoir, abdominal ovariectomy.