Greased türkçesi Greased nedir

  • Yağlanmış.
  • Yağ sürülmüş.
  • Yağlı.

Greased ile ilgili cümleler

English: I greased Tom's palm.
Turkish: Tom'a rüşvet verdim.

Greased ingilizcede ne demek, Greased nerede nasıl kullanılır?

Like greased lightning : Çok hızlı bir şekilde. Şimşek hızıyla. Son sürat. Jet gibi. Süratle. Hızla. Şimşek gibi.

Degreased : Yağdan arındırmak. Yağdan arındırılmış. Degrease. Yağını almak.

Grease basin : Yağ tutucusu. Lokanta, kışla v.b. yerlerin mutfaklarından gelen kirli sulardaki yağları ayıran araç.

Grease box : Yağdanlık. (silindirik rulmanlı) dingil yatağı. Yağ kutusu. Buatagres.

Grease cup : Gresör. Yağ kabı. Yağdanlık. Gres kutusu. Vidalı gresör.

Grease gun : Yağ spreyi. Katıyağ tabancası. Yağ tabancası. Katı yağ basacı. Yağlayıcı. Gres pompası. Yağlama pompası. Katı yağ tabancası. Gres tabancası.

Clutch grease tube : Debriyaj yağlama borusu.

Grease nipple : Gresör memesi. Gres rekoru. Çatal. Gresör. Gresörlük. Gres memesi. Katıyağın, yağlanacak olan yere doldurulmasını sağlayan delikli küçük meme. Yağlık memesi. Gres nipeli.

In grease of prime : Semiz.

Grease wrestling : Yağlı güreş.

İngilizce Greased Türkçe anlamı, Greased eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Greased ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Fatted : Yağ içeren. Yağ bağlamış. Beşli.

Fating : Besiye çekmek. Semirtmek. Şişko. Şişman. İçyağı. Yağ. Şişmanlatmak. Tombul.

Greasy : Kaypak. (birine yapılan) yanlış veya yamuk. Ele avuca sığmaz. Yapışkan. Gresli. Yağcı. Kaygan. Civa gibi.

Oiliest : Yağla ilgili. Kaygan. Aşırı nazik. Aşırı yapmacık. Fazlasıyla yapmacık. Yağcı. Yaltakçı. Çok yağlı.

Fattiest : Semiz. Tombul. Yağdan oluşan. Şişman. Yağ tulumu. Dobiş. Şişko. Yağlı yiyecek. Dombili.

Greasiest : Yağcı. Kaygan. Yapışkan. Gresli. Yıkanmamış. Ele avuca sığmaz. (birine yapılan) yanlış veya yamuk. Civa gibi.

Lipoid : Gerçek yağ olmayan, fakat bir çok özelliği bakımından yağa benzeyen ve yağ çözücülerde özütlenen maddeler. Gerçek yağ olmayan, fakat birçok özelliği bakımından yağa benzeyen ve yağ çözücülerle özütlenen maddeler; steroller, steroitler gibi. Yağımsı. Yağa benzer. Lipoit. Lipoyid. Yağsı.

Adipose : Etin yağlı tarafı. Yağsı. İç yağı. Adifos. Şişman. Adipoz. Yağ. Yağlı (vücut). Yağla ilgili.

Dauby : Ağdalı. Yapış yapış. Yapışkan. Lekeli.

Greasier : Kaypak. (birine yapılan) yanlış veya yamuk. Ele avuca sığmaz. Yapışkan. Yıkanmamış. Gresli. Kaygan. Civa gibi.

Greased synonyms : fatty, lubricated, oily, fattier, fattest, fatter, fat, oiled, fatties.

Greased zıt anlamlı kelimeler, Greased kelime anlamı

Unlubricated : Yağsız. Yağlanmamış.