Joined türkçesi Joined nedir

  • Bağlanmış.
  • Çatık.
  • Ekli.
  • Katılmış.
  • Birleştirilmiş.
  • Birleşik.
  • Birleştirilen.
  • Üye olarak kabul edilmiş kişi ile ilgili.
  • Birleşen.
  • Katılan.
  • Kaynaştırılmış.
  • Birleşmiş.

Joined ile ilgili cümleler

English: Ali and Mary joined the group.
Turkish: Ali ve Mary gruba katıldılar.

English: Ali abandoned his wife and joined the army.
Turkish: Ali eşini terk etti ve orduya katıldı.

English: Ali and Mary joined the navy.
Turkish: Ali ve Mary deniz kuvvetlerine katıldılar.

English: After a moment, Moustapha joined him.
Turkish: Bir süre sonra Mustafa ona katıldı.

English: Ali accepted our offer and joined our company.
Turkish: Ali teklifimizi kabul etti ve bizim şirkete katıldı.

Joined ingilizcede ne demek, Joined nerede nasıl kullanılır?

Joined forces : Ele ele verdiler. Birlik oldular. İşbirliği yaptılar. Birlikte çalıştılar. İttifak veya koalisyon oluşturdular.

Joined hands : İttifak veya koalisyon oluşturdular. El ele tutuştular. Birbirinin ellerini kenetlediler.

Joined the party : Yer aldı. -e karıştı. Olup bitenlere katıldı.

Joined to : -e kilitlendi. Birleşik. -e bağlandı. - e katıldı.

Cause to be joined : Birleşmesine neden olmak.

Rejoined : Yeniden katılmak. Tekrar birleştirmek. Yeniden birleştirmek. Kavuşmak. Cevap vermek. Cevaba cevapla karşılık vermek. Cevabı yapıştırmak. Yeniden iştirak etmek. Tekrar iştirak etmek. Karşılık vermek.

 

Disjoined : Ayrılı. Parçalanmış. Ayrı. Ayrılmış.

Enjoined : Yasaklanmış. Menedilmiş. Menetmek. Tembih edilmiş. Emredilmiş. İstemek. Yasaklamak. Emretmek. Hareket tarzı tayin edilmiş. Empoze etmek.

Joiner : Birleştirici. Birçok derneğe üye olan kimse. Ahşap doğramacı. Birçok gruba üye olan kimse. Birçok yere üye olma meraklısı. Marangoz. Doğramacı.

Joiner master : Dekorun ve sahne eşyalarının doğrama işlerinin yapılmasını denetleyen ve düzenleyen nitelikli işçi. Doğramacı ustası.

İngilizce Joined Türkçe anlamı, Joined eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Joined ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Encl : Enclosed (ilişik). İlişik. Bir mektuba iliştirilmiş (ilave bir evrak veya mektup).

Added : Katma. İlave edilmiş. Eklenmiş. Eklendi. Munzam.

Participators : Katılımcı. İştirakçi. İştirak eden. Katkıda bulunan kimse. Hissedar.

Patient : Sebatkar. Ayırt edemeyen kimse. Mütehammil. Hasta. Hoşgörülü. Sabırlı. Azimli. Dayanıklı.

Component : Katkı maddeleri de dahil olmak üzere, gıdanın üretiminde ve hazırlanmasında kullanılan ve son üründe bulunan maddeler. Parça. Bileşen. Cüz. Yönleçsel bir niceliğin yerlem eksenleri üzerindeki izdüşümleri. bir bütünü oluşturan parçalar. Unsur. Bir bileşim ya da bireşimi oluşturan öğelerden her biri. Öğe. Tamamlayıcı parça. Eleman.

Associated : Ortak. Bağlantılı. İlgili. İlişkili. Ortak olan.

Combined : Karışık. Muhtelif. Bileşik. Kombine. Karma. Müşterek.

 

Funded : Para ile desteklenmiş. Finanse edilmiş. Mali anlamda desteklenen. Finanse edilen. Para sağlanmış.

Federated : Federe.

Incorporate : İçermek. Katmak. Birleşmek. Bünyesinde toplamak. Kapsama dahil etmek. Katılmak. Dahil etmek. Kapsama almak.

Joined synonyms : wrinklier, composite, homogenized, participator, denominated, conjoint, ingrafted, conjoined, wrinkliest, combinatory, frowning, jointed, allied, married, enclosed, adjoined, attached, enc, at one, participating, entered, combinate, incorporated, partakers, confederated, compound, attendee, coalesced, united, invested, conjugate, enthralled, enterers.

Joined zıt anlamlı kelimeler, Joined kelime anlamı

Unmarried : Boydak. Subay. Bekar. Evlenmemiş.

Unconnected : Tutarsız. Bağlanmamış. Alakasız. İlgisiz. İlişkisiz. Ayrı. Birbirine bağlı olmayan. Bitiştirilmemiş. Bağımsız. Rabıtasız.