Kisses türkçesi Kisses nedir
Kisses ile ilgili cümleler
English: Ali kisses his child a hundred times a day.
Turkish: Ali çocuğunu günde yüzlerce kez öpüyor.
English: Jale kisses her child a hundred times a day.
Turkish: Jale çocuğunu günde yüz kere öper.
English: He kisses her cheek.
Turkish: O onun yanağını öper.
English: Julia kisses her daughter.
Turkish: Julia kızını öper.
English: He kisses his child a hundred times a day.
Turkish: O, çocuğunu günde yüz kere öper.
Kisses ingilizcede ne demek, Kisses nerede nasıl kullanılır?
Kisses and hugs : Sevgilerimi gönder. Öpüyorum.
Smother with kisses : Öpücüklere boğmak.
Kissed : Dokunmak. Öpmek. Değmek. Öpülmüş. Hafif dokunulmuş.
Kissed her on the lips : Onu dudaklarından öptü. Onun ağzını öptü.
Kissed his hands : Dudaklarını onun ellerine değdirdi (saygı işareti olarak). Onun ellerini öptü.
Kissers : Öpücük. Ağız. Surat. Yüz.
Baby kisser : Bebek öpen kimse. Çocuk öpen kimse. Kamuoyunda olumlu bir izlenim bırakmak için ziyaretlerde bulunup çocuk seven kimse (özellikle de seçim aşamasındaki bir politikacı).
Kiss and make up : Barışmak. Öpüşüp barışmak.
Kissed up to him : Onun gurunu okşadı. Onu pohpohladı.
Kissel : Koyulaştırılmış meyve püresinden yapılan tatlı.
İngilizce Kisses Türkçe anlamı, Kisses eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Kisses ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Contacting : İrtibat kurmak. Temas etme. Temas etmek. İlişki kurmak. İrtibat kurma. Temasa geçmek. Temas eden. Görüşmek.
Osculates : İlgisi olmak. Yaslanmak. Temas etmek. Dayanmak. Değdirmek. Ortak özellikleri olmak.
Merit : Erdem. Hak etmek. -e layık olmak. -e değmek. Fazilet. Meziyet. Değer. Yararlık. Liyakat göstermek. Layık olmak.
Be worth : Mal varlığı (belirli bir miktar) olmak. Değeri (belirli bir miktar) olmak. Kıymeti (belirli bir miktar) olmak. -e değmek. Etmek. Para etmek. Değerinde olmak.
Financial loss : Maddi bilanço. Maddi hasar. Mali kayıp. Maddi kayıp.
Be intolerant of : Tahammül edememek. Katlanamamak.
Busses : Otobüsler.
Osculate : Ortak özellikleri olmak. Dayanmak. Temas etmek. Yaslanmak. İlgisi olmak. Değdirmek.
Touch : Ellemek. Yetenek. Yetmek. Kırmak. Bağlantı. Değme. Etkilemek. Teğet geçmek. Duygulandırmak.
Meet : Ödemek. Tanışmak. Uygun. Görüşmek. Toplanmak. Kavuşmak. Tatmin etmek. Karşı karşıya gelmek. Karşılaşmak.
Kisses synonyms : abut, contacted, disagreed, bottom, buss, dab, caress, caresses, smack, smooches, claps, lip, bussed, abuts, be worthy of, kiss, peck, affect, meriting, clap, merits, affects, caressed, attain, kissed, snog, bears, brushes, merited, contact, kisses and hugs, disagreeing, bear.
Kisses zıt anlamlı kelimeler, Kisses kelime anlamı
Winnings : Kazanç (para olarak). Kumarda kazanılan para. Kazanç. Kazanılan para.
Clergy : Rahip. Rahipler sınıfı. Rahip sınıfı. Ruhban. Ruhban sınıfı. Papazlar. Rahipler.

Bu kısımda Kisses kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Kisses ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Kisses anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Kisses ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.