Koşaçlık nedir, Koşaçlık ne demek

Koşaçlık; Dil Bilimi alanında kullanılan bir kelimedir.

Teknik terim anlamı:

Koşaç görevinde olan kelime veya daha geniş bir anlamla ve bağlacı.

Koşaçlık kısaca anlamı, tanımı

Koşa : Çift, eş, ikiz. Hep birlikte. Sulanacak tarlanın, suyun dağılmasına elverişli yüksek yerinde yapılan depo. Eğik yerlerde yüksek kısma su çıkarmak için tarla ortasına çekilen set. Binaların üstüne konan, kalın, yuvarlak sırık, mertek, düver. Sınırdaş, yan yana. Av tüfeği, çifte. Mutlu ol anlamında bir deyim : Koşa yaşa!. Her bakımdan birbiriyle ilgili iki dizeden kurulmuş divan koşuk birimi: / Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi / Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi Kanuni (Muhibbi) / Ayinesi işdir kişinin lafa bakılmaz / Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde bk. koşuk

Koşaç : Ad cümlelerinde özne ile yüklemi birleştiren, yükleme güçlü ihtimal, olumluluk, olumsuzluk, süreklilik, kesinlik kavramları veren -dır / -dir eki veya değil kelimesi.

Kelime : Anlamlı ses veya ses birliği, söz, sözcük.

Bir an : Çok kısa bir süre.

Kelim : Eğri boynuzlu koç, keçi.

Anlam : Bir kelimeden, bir sözden, bir davranış veya olgudan anlaşılan şey, bunların hatırlattığı düşünce veya nesne, mana, meal, fehva, deme, mazmun, medlul, valör. Bir önermenin, bir tasarının, bir düşüncenin veya eserin anlatmak istediği şey.

 

Bağla : Buğday ve arpanın içinde bulunan burçak, mercimek şeklinde siyah tanecikler. Bakla yaprağına benzeyen ve pişirilip yenilen bir bitki. Fasulye. Değirmen çarkını firenleyen ağaç. Su bendi tıkacı. Ufak göl. Akarsuların seviyesini yükseltmek, suları toplamak veya başka yöne çevirmek için yapılan bent. Duvarların arasına yatay olarak konulan ağaç. Çoban köpeklerinin boynuna takılan, üzerinde sivri dişler bulunan demir halka. (Adalıkuzu, Hacılar Güdül Ankara) (bakla) : (Akbaş Güdül Ankara).

Görev : Bir nesne veya bir kimsenin yaptığı iş. Bir cümlede bir dil biriminin öbür birimlerle ilişkisi aracılığıyla yerine getirdiği iş. Resmî iş, vazife. Bir kimseye veya bir kurula verilen özel amaçlı iş, misyon. İşlev. Bir değerin başka değerlerle olan ilişkisi. Bir organ veya hücrenin yaptığı iş.

Geniş : Eni çok olan, enli, vâsi. Çok. Kolay kolay tasalanmayan, hoşgörülü, rahat. Bol (elbise). Kapsamı büyük, dar sınırlar içinde kalmayan, yaygın, makro. Alanı büyük olan, makro, dar karşıtı.

Keli : Taş ve toprak yığarak yapılan bağ, bahçe ve tarlaların sınırı. Dağ ve tepelerin eteği. Dağ ve tepenin en yüksek noktası. Taşlı, verimsiz tarla. Aşı yapmak için alınan filiz. Yurt. Tarla sınırı. Sebze karığının kenarı (Çayağzı). Çok yüksek olmayan tepe.

Olan : Oğlan. Oğlan, erkek çocuk. Vakia, olan. Oğul, evlat.

Geni : Sözünün eri, mert kişi. Gani. Geri.

Daha : Henüz. Bunun dışında. Kendisinden sonra üçüncü kişi iyelik eki alan bir sıfatla birlikte sözü edilen konuda en önemli durumu belirtmek için kullanılan bir söz. Var olana, elde bulunana ek olarak.

 

Göre : Bir şeye uygun olarak, bir şey uyarınca, gereğince. Bakılırsa, hesaba katılırsa, göz önünde tutulunca, bakarak, nazaran.

Veya : Ayrı olmakla birlikte aynı değerde tutulan iki şeyi anlatan kelimelerden ikincisinin önüne getirilen söz, yahut. Olacağı sanılan, seçime bırakılan şeyler ikiden çok olduğunda kullanılan bir söz.

Bir : Sayıların ilki. Tek. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Eş, aynı, bir boyda. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Bir kez. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Beraber. Aynı, benzer. Bu sayı kadar olan. Ancak, yalnız. Sadece.

Ve : Türk alfabesinin yirmi yedinci harfinin adı, okunuşu. İki kelime veya iki cümle arasına girerek aralarında bir bağ olduğunu anlatan söz.

Diğer dillerde Koşaçlık anlamı nedir?

Fransızca'da Koşaçlık nedir ? : copulatif