Lores türkçesi Lores nedir
Lores ile ilgili cümleler
English: In this paper, I compare the folklores of Germany and Holland.
Turkish: Bu akademik bildiride, Almanya ve Hollanda folklorlarını karşılaştırıyorum.
English: Dolores has four sisters.
Turkish: Dolores'in dört bacısı var.
Lores ingilizcede ne demek, Lores nerede nasıl kullanılır?
Deplores : Teessüf etmek. Üzülmek. Hayıflanmak. -e yerinmek. Acı duymak. Müteessir olmak. Beğenmemek. Fena bulmak. Yasa boğulmak. De şikayet etmek.
Dolores : Kolorado eyaletinde şehir. Kadın ismi.
Effloresce : Gelişmek. Çiçeksimek. Olgunlaşma. Tozlanma. Tozlaşmak. Çiçek açmak. Serpilmek. Gelişip olgunlaşmak.
Effloresced : Çiçek açmak. Gelişip olgunlaşmak. Çiçek açmış. Tozlaşmak. Billurlaşmış. Kristal biçimini almış. Serpilmek.
Efflorescence : Olgunlaşma. Çökeltilerin buharlaşmasıyle, kayaçların üstünde kalan tortul. Efloresans. Gelişip olgunlaşma. Ufalama. Toz olma. Kimya, jeoloji alanlarında kullanılır. Kimi sulu örüt bileşiklerin havada su yitirerek, yüzeyden başlayan toza dönüşme özelliği. örn. çamaşır sodasının tozlaşması. Çiçeksime. Derinin kızarması.
Florescent : Çiçek açmış. Donanmış. Çiçek açan. Çiçeklenen.
Efflorescing : Çiçek açmak. Tozlaşmak. Gelişip olgunlaşmak. Serpilmek. Kristal biçimini alma. Çiçek açma. Billurlaşma.
Implores : Yalvarmak. Dilemek. Rica etmek. Yakarmak. İstirham etmek.
Explores : Araştırmak. Soruşturmak. Muayene etmek. İncelemek. Tetkik etmek. Dolaşmak (keşifte bulunmak amacıyla). Keşfetmek. Bulmak. Araştırmak (bir konuyu). Keşfe çıkmak.
Folklores : Halkıyat. Folklor. Halk bilim. Halk bilgisi. Halkbilim.
İngilizce Lores Türkçe anlamı, Lores eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Lores ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Cc : Küp ölçü birimi (santimetreküp). Carbon copy. Karbon kopya.
Rule : İdare etmek. Saltanat etmek. Karar vermek. Cetvelle çizmek. Sözü geçmek. Hükümdarı olmak. Hükmetmek. Saltanat sürmek. Yönetim. Düzçizer.
Repent : Nadim. Sürünen. Yerde yatan. Tövbe etmek. Yerinmek. Nedamet getirmek. Pişmanlık duymak. Pişman olmak.
Cognizance : Kavrama. Karışmak. Farkında olma. Yetki. Malumat. Farkına varma. İdrak. Kaza alanı. Mahkemenin davayı dinlemesi.
Folklore : Toplumların, halk katmanlarının tinsel ve özdeksel kültürlerini; tarihsel, toplumsal ve coğrafyasal boyutlarıyla bu boyutların birbirleriyle ilişkilerini saptayarak kaynak, evrim, yayılım, değişim, etkileşim gibi daha birçok sorunlarını kendine özgü yöntemler yardımıyla çözmeye, bu arada, bu oluşumlarla ilgili sonuç, kural, kuram ve yasaları bulmaya çalışan bilim dalı. bk. halk yaşambilimi, halk kültürbilimi, halkçizim. Halk bilgisi. Folklor. Bir halkın yaşayan bilgileri, sanatları, inançları, atasözleri, türküleri, masal ve destanları, gelenekleri vb. nin tümü. Halk bilgisini inceleyen bilim dalı. Belli bir ülkede yaşayan halkın kültür ürünlerini; geleneklerini, törelerini, inanışlarını, müziğini, oyunlarını, masallarını, efsanelerini, türkülerini, geleneksel tiyatrosunu, halk hekimliğini, konut yapımını, araç-gereçlerini vb. inceleyen bilim. a. bk. bölgesel budunbilim. Halkbilim.
Pattern : Örnek. Örnekçe. Örnek olarak ayrılmış bulunan şey. Göstermelik. Gidiş. -e uydurmak. Eşantiyon. Bir ilke ya da baskın öğe çevresinde örgütlenmiş işlevsel bütünlük ya da ortak bir tanımı bulunan çerçeve, bk. biçe, örnekçe, örüntü. Seyir. Kopyasını çıkarmak.
Reptilian : Soğuk. Sürüngenlerle ilgili. Sürüngenlere özgü. Aşağılık kimse. Aşağılık. Pis (kimse). Sürüngenlere ait. Yağcı. Sürüngensi.
Science : Maharet. Beceri. Bilim dalı. Evrenin bir bölümünü konu olarak seçen, deneysel yöntemlere ve gerçekliğe dayanarak yasalar çıkarmaya çalışan düzenli bilgi. türlü duygusal yaşantıların mantıkça bir örnek düşünce dizgesine uydurulması için gösterilen çabalara verilen ad. Fen. Eğitim, sosyoloji alanlarında kullanılır. Hüner. Alanını oluşturan olaylar üzerinde betimleme açımlama ve öndeyilerde bulunma olanağı veren, uygulamalı yordamlar geliştirmeye yardımcı olarak konusunu denetim altına almaya elveren bilgiler üretme çabası ya da bu tür bilgiler kümesi. Konuları genellikle fizik, kimya, biyoloji bilimlerinden yararlanılarak saptanan, öğrencilere canlı ve cansız varlıkların özellikleri ve insan yaşayışıyle olan ilişkileri üzerinde temel bilgi ve anlayışları kazandırma amacını güden, çoğunlukla orta dereceli okulların birinci döneminde okutulan ders.
Gleanings : Toplama. Derleme.
Lores synonyms : mental object, cognitive content, old wives' tale, lore, learning, advice, acquaintance, conveyances, reptant, reptilians, gen, formula, repenting, convention, enlightenment, knowledge, conveyance, cognisance, creeper, reptile, sciences, acquirement, aviso, learnings, dopes, wisdoms, fact, wisdom, enlightenments, scholarship, content, traditional knowledge, normal.
Bu kısımda Lores kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Lores ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Lores anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Lores ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.