Settlements türkçesi Settlements nedir

  • Halletme.
  • Sosyal dayanışma örgütü.
  • Yerleştirme.
  • Yerleşim alanları.
  • Evlilik sözleşmesi.
  • Ödeme.
  • Yerleşme.
  • Hesaplaşma.
  • Ev.
  • Köy.
  • Çözümleme.
  • Yatıştırma.
  • Koloni.
  • Bağlanan gelir.
  • İskan.
  • Barışma.
  • Nafaka bağlama.
  • Anlaşma.
  • Tasfiye.
  • Yerleşim yeri.
  • Uzlaşma.
  • Ödeşme.

Settlements ingilizcede ne demek, Settlements nerede nasıl kullanılır?

United nations human settlements programme : Bm iskan programı.

Bank for international settlements : Uluslararası uzlaşmalar bankası. Uluslararası denkleştirmeler bankası. Birinci dünya savaşı’nın ardından yapılan versailles antlaşmasıyla almanya'nın müttefikler'e ödeyeceği savaş tazminatları için avrupa merkez bankaları arasındaki eşgüdümü sağlamak amacıyla 1930 yılında basel’de kurulan, daha sonra uluslararası para ve finansal sistemi geliştirmeyi amaçlayan ve merkez bankalarına bir banka olarak hizmet veren uluslararası örgüt. krş. basel komitesi. Uluslararası ödemeler bankası.

Evacuate settlements : Sakinleri boşaltmak. Yerleşim yerlerinden insanları çıkarmak veya temizlemek. Yerleşimcileri tahliye etmek.

Negev settlements : Necef yerleşkesi. İsrail'in negev bölgesinde kurulmuş yerleşim yeri.

Resettlements : Yeniden iskan. Yeni bir ülkeye yerleşme. Yerleştirme. Yeni düzenleme.

Settlement of account : Hesaplaşma. Hesap görme.

 

Settlement price : Likitidasyon fiyatı. Ödeşme fiyatı. Uyuşma fiyatı. Borsa uzlaşma komitesi tarafından her bir ticari oturumun kapanışında belirlenen ve takas odasının net kazanç ve kayıpları ile gelecek günün fiyat sınırlarını saptamada kullanılan resmi fiyat. Uzlaşma fiyatı. Tasfiye fiyatı. Kapatma fiyatı.

Boundaries of settlement area : Bayındırım sınırı. Kent yönetimi alanının sınırlarından daha dar olmamak üzere, kent ve kasabaların gelişme doğrultularında yer alan, komşu alanları da kapsayan, kent düzentasarında öngörüldüğü biçimde bayındırlık ve yapı denetimlerinin geçerli olduğu ve yasada gösterilen biçimde belirlenen alanın sınırları.

Settlement date : Hesabı ödeme ve kapatma tarihi. Tasfiye tarihi. Ödeme tarihi. Vade. Mahsup tarihi.

Settlement of contradictions : Paradokslar olmamasını sağlama. Zıtlıkları giderme. Tezatları düzenleme.

İngilizce Settlements Türkçe anlamı, Settlements eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Settlements ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Liquidation : Arıtma. Kapatma. Taşınır veya taşınmaz varlıkların satılarak paraya dönüştürülmesi. Varlığın paraya çevrilmesi. Bir tecim kuruluşunun batması, kapanması gibi nedenler üzerine sayışımların kesilmesi ve alacaklılara ortada kalan mal ve paradan paylarına düşen oranlı tutarın verilmesi. Paraya çevirme. Tasfiye etme. Resmi tasfiye.

Adjustments : Düzenlemeler. Uydurma. Ayarlamalar. Düzeltmeler. Tashihat. Alışma. Ayarlama. Düzeltme. Dispeç.

Lodgement : Bildirme. Sunma. Emaneten verme. Arzetme. Verme. Emaneten teslim etme. Para yatırma. İkamet etme.

 

Liquidating : Tasfiye eden. Tasfiye etmek. Yok etmek. Kapatmak.

Axes : Eksenli. Uyuşma. Mihver. Eksen. Eksenler.

Nesting : İçiçe yerleştirme. İçiçe koyma. Gemi ambarında malları bitiştirme ya da yan yana yanaştırma. Yuva yapma eylemi. Bir yeri ev gibi yapma süreci. Yuvalama. İçiçe girme. Gömme.

Reconciliations : Barışıklık. Uygunluk sağlama. Barıştırma. Bozulan ilişkinin düzeltilmesi. Uzlaştırma. Barış. Arabulma.

Account : Saymak. Hesap verme. Yakalamak (av). Gözüyle bakmak. Hesap görme. Açıklamasını yapmak. Yarar. Olarak görmek. Sayışım.

Domicile : Poliçenin ödendiği yer. Yerleştirmek. Kişinin yerleşme amacıyla oturduğu konut. Mesken vermek. Hukuk, ekonomi alanlarında kullanılır. İkamet ettirmek. Yasal konut. İkametgah. Ödemek. Yerleşmek.

Alighting : Konarak. Konma. İndirmek. Karaya çıkma (kayıktan). İniş (kuş veya uçak gibi). İniş. İnmek (attan).

Settlements synonyms : property settlement, proprietary colony, out of court settlement, frontier settlement, analyses, revenging, giving and taking, lodgements, discharge, door, assent, country, place, laying, plantation, decipherments, bourgs, accommodating, cribs, demobilisation, payoff, convention, arbitrement, reckonings, thorp, body, cash delivery, clearance, abating, fitting, deployments, vill, entrenching.