Side product türkçesi Side product nedir

  • Kimya alanında kullanılır.
  • Yanürün.
  • Üretim süreçlerinde, amaçlanan ürünün dışında ele geçen ürün.
  • Yan ürün.
  • Yan mahsul.

Side product ingilizcede ne demek, Side product nerede nasıl kullanılır?

Side : Yandaki. Kıvrım kanatları. Yön. Taraf tutmak. Yan. Taraf. Taraftar. Yanındaki. Desteklemek. İkincil.

Product : Hasıla. Ürün. Verim. Bir üretim etkinliği sonunda yaratılan malların fiziki değerleri. Çarpım. Sonuç. Mahsul. Meyve. Bileşke. Eğitim, iktisat, ekonomi, veterinerlik alanlarında kullanılır.

Side against : -e karşı olmak.

Side arms : Bele takılan küçük silahlar. Belde taşınan silahlar. Bir askerin yanında sakladığı silahlar. Hafif silahlar.

Side band : Yan bant. Yan kuşak. Yan-kuşak. Değiştirime uğramış bir taşıyıcı dalganın iki yanında yer alan yinelenimler kuşağı; başka bir deyişle, değiştirime uğramış bir dalganın, taşıyıcı dalga dışındaki yinelenimleri. (bunlar alt yan kuşak, üst yan kuşak adlarını alır). Fizik, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Kiplenik radyo dalgalarında, taşıyıcı sıklığın iki yanındaki sıklık kuşaklarından her biri.

Side blown converter : Yandan üflemeli dönüştürgeç. Yandan üflemeli konvertör.

İngilizce Side product Türkçe anlamı, Side product eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Side product ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Waste products : Iskarta ürün. Artık ürünler. Üreten sistem için bir daha faydalı olamayacak olan artık. Atık ürünler. Döküntü. Atık. Iskarta. Atık madde. Çöp.

Spinoffs : Yan çalışma. Bağlı bir ortaklığı bağımsız bir şirket yapma (genellikle yeni şirketin hisseleri ana şirketin hissedarlarına verilir). Bir şirket aktifinin başka şirketin hisse senetlerine karşılık devri ve ortaklara kar hissesi olarak dağıtılması. Bir öncekine dayanan tv programı veya dizisi.

Active metals : Demir, çinko gibi ölçün elektrot potansiyelleri hidrojeninkinden daha düşük olan metaller. Etkin metaller. Aktif metaller.

Waste product : Çöp. Iskarta. Iskarta ürün. Atık. Döküntü. Atık madde.

Acid radical : Asit kökü. Asidik hidrojeni ayrıldıktan sonra kalan asit molekül kalıntısı. Bir asidin negatif parçası. Bir asit molekülünün, yükünleştiğinde protonlarından ayrılan ve tepkimelerde tek bir parça gibi davranan no3-, so24 gibi, eski yüklü parçası. Bir ya da daha fazla hidrojen iyonları kaybından yaratılan kökçe.

Aliphatic saturated compounds : Molekülündeki karbonlar arasında tek bağlar bulunan organik bileşikler. örn. propan (. Alifatik doymuş bileşikler.

Additive : Bir ürüne, kimyasal ya da fiziksel özelliklerini geliştirmek, kalımlı kılmak, çekici yapmak vb. nedenlerle eklenen özdek. Toplamsal. Çoğalan. Katılacak. Ek katkı. Katkı. Eklenecek. Toplanır. Katık.

Activated coal : Çözeltilerden renk giderme ya da gaz karışımlarından kimi gazlan ayırma amacıyla yüze yutma özelliği geliştirilmiş kömür. Etkin kömür. Etkinleştirilmiş kömür. Aktif kömür.

 

Fallout : Radyoaktif kalıntı. Atık. Yansımalar. Nükleer patlamada yayılan. Radyoaktif serpinti. Atom bombası serpintileri. Nükleer atık. Serpinti. Nükleer bir patlama nedeniyle havaya yayılan radyoaktif madde.

Alabaster : Sumermeri kaymaktaşından. Caso4. 2 h2o; 120°c'a dek ısıtılınca suyunun 3/4'ünü yitirerek alçıya dönüşen ak renkli yumuşak mineral. Kaymaktaşı. Alçı taşı. Su mermerinden yapılan. Sumermeri. Su mermeri. Akmermer. Albatr.

Side product synonyms : alcohols, aliphatic compounds, aldehydes, acid salt, active passive metal, alcoholometry, acidimetry, spinoff, additive properties, derivative, byproduct, offshoot, acier inoxydable, offshoots, spin off, fallouts, byproducts, by products, alicyclic compounds, by product.