Stomp türkçesi Stomp nedir

  • Tepinmek.
  • Hora tepmek.
  • Ağır ağır yürümek.
  • Ayağını yere vurmak.
  • Paldır küldür yürümek.
  • Basmak.
  • Bastırmak.
  • Yere vurmak.
  • Ayağıyla ezmek.
  • Ayakla ezmek.

Stomp ile ilgili cümleler

English: After slapping Tom's right cheek, Jale stomped on his left foot.
Turkish: Jale, Tom'un sağ yanağına tokat attıktan sonra, sol ayağının üstünde tepindi.

English: Ali tried to stomp out the fire.
Turkish: Ali yangından kurtulmaya çalıştı.

English: Ali stomped out of the room.
Turkish: Ali odanın dışında tepindi.

Stomp ingilizcede ne demek, Stomp nerede nasıl kullanılır?

Stomp on : Üzerinde tepinmek. Ayakla ezmek. Saldırmak.

Stomped : Paldır küldür yürümek. Basmak. Tepinmek. Yere vurmak. Ayağıyla ezmek. Bastırmak. Ayağını yere vurmak. Hora tepmek. Ağır ağır yürümek. Ayakla ezmek.

Stomper : Kurbağa kompaktör. Kurbağa.

Stompers : Kurbağa kompaktör. Kurbağa.

Stomping : Tepinmek. Enerjik. Canlı. Kıpır kıpır. Ayağıyla ezmek. Basmak. Yere vurmak.

Stomach ache : Mide ağrısı. Karın ağrısı.

Stomach exercise : Karın egzersizi.

Stomach dilation : Mide genişlemesi ve dönmesi. Gastrik dilatasyon.

Stomach diverticulum : Mide divertikülümü. Genç domuzlarda yemek borusunun hemen üstünde yutağın arka duvarında yer alan, anatomik, küçük kese.

 

Stomach : Katlanmak. Kaldırmak. Mide. Dayanmak. Omurgalı hayvanlarda sindirim kanalının yemek borusundan sonra gelen torba biçimindeki şişkin kısmı. omurgasız hayvanların sindirim kanalının bu bölgeye karşılık olan bölgesi. Karın. Sineye çekmek. Heves. Hazmetmek.

İngilizce Stomp Türkçe anlamı, Stomp eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Stomp ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Cavort : Hoplayıp sıçramak. Sıçramak. Hoplamak. Oynamak. Zıplamak.

Appease : Doyurmak. Hafifletmek. Yatıştırmak. Gidermek. Gidermek (açlık). Azaltmak. Bastırmak (açlığı vb). Dindirmek. Gönlünü almak.

Coin : Tarih, ekonomi alanlarında kullanılır. Küçük birimler üzerine basılmış madeni para. Deyim bulmak. Sikke. Para basmak. Değeri, devletin resmi damgası ile garanti edilmiş maden para. Para bastırmak. Para kazanmak. Söz türetmek.

Assuaging : Dindirmek. Yatıştırmak. Hafifletmek. Dindirme.

Stomp on : Saldırmak. Üzerinde tepinmek.

Alleviated : Yatıştırmak. Teskin etmek. Teskin edilmiş. Azaltmak. Hafifletmek. Dindirmek.

Come on : Rastlamak. Elini çabuk tutmak. Çıkmak. Baş göstermek. Gafil avlamak. İzlemek. Karanlık basmak. Karşılaşmak. Saldırmak.

Counterfeited : Para basmak. Yapmacık. Sahtesini yapmak. Kalp para basmak. Kalp para. Sahte. Yalancı. Taklit etmek. Sahte şey.

Kicking : Teklemek. Yakınmak. Geri tepmek. Tepmek. Bırakmak. Sızlanmak. Tepme. Tekme atmak. Tekmelemek.

Stomp synonyms : social dancing, stomps, trample down, bear against, treadler, asswage, caught, stomping, crushes, assuages, stomped, alleviates, catches, trample on, trod out, alleviate, compresses, come upon, trample over, alleviating, appeasing, assuage, stamps, flood, break into, walk, cavorted, allays, compress, bear down, depress, assuaged, cavort about.

 

Stomp zıt anlamlı kelimeler, Stomp kelime anlamı

Ride : Gırgıra almak. Kullanmak. Binmek (at veya bisiklet). Karara bağlanmamış olmak. Gezinti. Arabayla gezmek. Üst üste binmek. Sürmek. Süzülmek. Sataşmak.

Stomp ingilizce tanımı, definition of Stomp

Stomp kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : To stamp with the foot.