Supply and demand model türkçesi Supply and demand model nedir

  • Sunum ve istem kuramı.
  • Piyasada bir malın fiyatının nasıl oluştuğunu, istem kayması ve sunum kayması sonucu fiyatın nasıl değiştiğini ve bu fiyatın üretim ve tüketim kararlarını nasıl etkilediğini açıklayan iktisadın temel kuramlarından biri.
  • İktisat alanında kullanılır.

Supply and demand model ingilizcede ne demek, Supply and demand model nerede nasıl kullanılır?

Supply : Karşılamak. Tedarik. Temin etmek. Verilmesi gerekli oran. Bir şeyi bulup (müşteriye) ulaştırmak. Sağlamak. Besleme. Tedarik etmek. Vermek. Arz.

And : -bundan dolayı. Hem... hem de. Ayrıca. De. Daha sonra. Bir de. Sonra. Da. Da... da... ya da de... de. Ve.

Demand : Rağbet. Hak iddia etmek. Gerektirmek. İstem. Sormak. Kişinin alıcının mal isteminde bulunması. sataktan mal alımı için yapılan isteklerin tümü. Rağbet etmek. Talep. Bilgisayar, hukuk, iktisat, ekonomi alanlarında kullanılır. Bir piyasadaki tüketicilerin bir mal ya da hizmete yönelik satınalma gücüyle desteklenmiş istek, niyet ve davranışları.

Model : Tip. Kesin bir kuram olmayıp, öğecik, çekin vb. yapısı için benzetme yoluyla ortaya atılan matematiksel yaklaşık yöntem. Mankenlik yapmak. Bilgisayar, fizik, kimya, veterinerlik alanlarında kullanılır. Bir kentin bugünkü durumu ve gelecekte alması istenen biçim göz önünde tutularak, kentin oluşumunu biçimlendiren almaşık etkenleri sınamak ve herbirinin davranışlarını önceden kestirmek amacıyla kurulan simgesel denklem. Modelini yapmak. Biçe. Kalıbını çıkarmak. Taslam. Model.

 

Supply and demand : Arz ve talep. Sunu ve istem.

Supply and demand theory : Sunum ve istem kuramı. Piyasada bir malın fiyatının nasıl oluştuğunu, istem kayması ve sunum kayması sonucu fiyatın nasıl değiştiğini ve bu fiyatın üretim ve tüketim kararlarını nasıl etkilediğini açıklayan iktisadın temel kuramlarından biri.

Theory of supply and demand : Piyasada bir malın fiyatının nasıl oluştuğunu, istem kayması ve sunum kayması sonucu fiyatın nasıl değiştiğini ve bu fiyatın üretim ve tüketim kararlarını nasıl etkilediğini açıklayan iktisadın temel kuramlarından biri. Sunum ve istem kuramı.

Law of supply and demand : Arz talep kanunu. Piyasada talep edilen ve sağlanan ürünler arasında eşitlik olması gerektiğini belirten kanun. Sunu ve istem kuralı. Arz ve talep kanunu. Sunum ve istem yasası. Fiyatın, istem ve sunum miktarlarının eşitlendiği noktaya doğru hareket edeceğini öngören, diğer bir deyişle istem ve sunum değişiklikleriyle fiyat değişiklikleri arasındaki ilişkiyi saptayan yasa. Sunum-istem yasası.

İngilizce Supply and demand model Türkçe anlamı, Supply and demand model eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Supply and demand model ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abolition of forced labour convention : Zorla ya da zorunlu çalıştırmanın herhangi bir biçiminin siyasal zorlama ve eğitme, siyasal ya da ideolojik görüşlerin açıklanması nedeniyle cezalandırma, işgücünü harekete geçirme, çalışma disiplinini sağlama, ayrımcılık ve işbırakımını, katılanları cezalandırma aracı olarak kullanılmasını yasaklayan, 1957 yılında kabul edilen temel uluslararası çalışma sözleşmelerinden birisi. Zorla çalıştırmanın yasaklanması sözleşmesi.

 

A shift in supply : Sunum kayması. Üreticilerin mal sunumunu etkileyen fiyat dışındaki değişkenlerde ortaya çıkan değişme sonucu sunumun artması veya azalması diğer bir deyişle sunum eğrisinin sağa (aşağıya, güneydoğuya) veya sola (yukarıya, kuzeybatıya) kayması. krş. sunumun sağa kayması, sunumun sola kayması.

Abnormal budget : Olağan bütçeden ayrı bir belge olarak hazırlanan ve kabul edilen, her yıl tekrarlanmayan ve olağanüstü nitelik taşıyan harcama ve gelirleri gösteren özel bir bütçe. Olağanüstü bütçe.

Ability rent : Yetenek rantı. Özel yeteneklere sahip olan kişilerin üretime katkılarının üstünde elde ettikleri kazanç fazlası. krş. kıtlık rantı.

Abnormal budget expenditures : Olağanüstü bütçe gideri. Olağanüstü bütçenin giderleri.

Ability to pay principle : Vergilemenin bireylerin ödeme gücüne uygun bir biçimde yapılması gerektiğini ifade eden bir vergileme ilkesi. kaynağı bol olanların kamu projelerine daha fazla katkı vermesi gerektiği ilkesi. Ödeme gücü ilkesi.

A shift in demand : Tüketicilerin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu istemin artması veya azalması diğer bir deyişle istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. İstem kayması.

A change in supply : Sunum kayması. Üreticilerin mal sunumunu etkileyen fiyat dışındaki değişkenlerde ortaya çıkan değişme sonucu sunumun artması veya azalması diğer bir deyişle sunum eğrisinin sağa (aşağıya, güneydoğuya) veya sola (yukarıya, kuzeybatıya) kayması. krş. sunumun sağa kayması, sunumun sola kayması.

A shift in individual demand : Bireysel istem kayması. Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması.

Ability to pay approach : Bireylerin, devlet harcamalarının finansmanına, elde ettikleri gelir düzeyiyle orantılı olarak vergilendirilmeleri yoluyla katılmalarını ifade eden ve adam smith tarafından geliştirilen vergileme yaklaşımı. krş. yararlanma yaklaşımı. Güç yaklaşımı.

Supply and demand model synonyms : a change in individual demand, a type mutual funds, a group shares, abnormal budget receipts, a pass through certificate, a change in demand.