Tazı nedir, Tazı ne demek

Tazı; bir hayvan bilimi terimidir. kökeni farsça dilinden gelmektedir.

  • Genellikle tavşan avında kullanılan, uzun bacaklı, çekik karınlı, çok çevik bir tür köpek (Canis familiaris grajus hibernicus)

"Tazı" ile ilgili cümleler

  • "Bir anda toparlanıp öyle bir kaçıştılar ki arkalarından tazı koşturulsa yetişemezdi." - N. F. Kısakürek

Biyoloji'deki anlamı:

Avcılar tarafından avlanmada kullanılan ev köpeğinin bir ırkı.

Veterinerlik alanındaki anlamları:

İngiltere’den köken alan, tarihi çok eski, yüzyıllar önce geyik ve ayı avında avı yakalayıp yere yıkmak için kullanılan, göğsü derin, omurgası çok esnek ve hızlı hareket için çok uygun, başı uzun ve sivri, kulakları küçük, geriye doğru katlanmış, gözleri koyu renkli, boynu uzun ve zarif, ön bacakları yere dik ve düz, arka bacakları adaleli ve çok güçlü, sırtı kavisli, kuyruğu uzun, aşağıdan vücuda bağlanan yapıda ve ucu hafif kıvrık, tüyleri kısa ve her renk olabilen, iyi huylu, zarif, oldukça zeki, cesur, sadık fakat inatçı, keskin bir av içgüdüsü olan, çok hızlı ve sanki hız yapması için yaratılmış, saatte 65 km hıza çıkabilen ve köpekler arasında dünyanın en hızlısı olan, günümüzde temel olarak mekanik bir tavşanı takip ettikleri tazı yarışlarında kullanılan köpek ırkı.

 

Zooloji alanındaki anlamı:

(Canis familiaris grajus hibernicus) Ev köpeğinin bir ırkıdır. Avcılar kullanır.

İngilizce'de Tazı ne demek? Tazı ingilizcesi nedir?:

grayhound, greyhound

Tazı hakkında bilgiler

Tazılar, köpeklerin sınıflandırıldığı başlıca gruplardan biri. Tazılar aslında av köpekleridir ancak çok çeşitli olmaları nedeniyle av köpekleri grubundan ayrı bir grup altında toplanmışlardır. Tazılar, koklayarak iz sürenler (scent hounds) ve görerek iz sürenler (sight hounds) olmak üzere ikiye ayrılırlar. AKC ve TKC'nin tazı kategorilerinde 26'şar ırk bulunur.

Yere yakın dakhunddan (porsuk tazısı), çok hızlı İngiliz tazısı greyhounda kadar çok değişik cüsse, görünüm ve özelliklerde tazılar vardır. Afgan tazıları ve Salukiler (Gazal tazısı), kayalık arazilerde ceylan takip etmekte kullanılırlar. Beagle, base, harrier, foxhound (tilki tazısı) ve coonhound (rakun tazısı) gibi tazı ırkları sürüler halinde avlanırken; Afgan tazısı, Saluki, borzois, firavun tazısı gibi ırklar yalnız avlanırlar. Bazı diğer tazı ırkları Petit Basset Griffon Vendéen (PBGV), samur tazısı, aslan avında kullanılan Rhodesian ridgeback ve iz sürme yeteneği ile meşhur bloodhounddur. Ayrıca İrlanda kurt köpeği, İskoç deerhound, basenji, whippet, ve Norveç elkhound da tazı grubundadır. Kanada'da dreverler, İngiltere'de de Grand Basset Griffon Vendéenler (GBGV) tazı kabul edilirler. AKC ve TKC'ye göre İtalyan greyhoundu tazı değil süs köpeği kategorisindedir.

Tazı ile ilgili Cümleler

  • Dedektif Dan Anderson bir tazı gibi iz üzerinde kaldı.
  • Basset tazıları kibar köpeklerdir.
  • Tavşana kaç, tazıya tut diyen bir kişidir o.
  • O, tavşana kaç, tazıya tut diyor.
 

Tazı tanımı, anlamı:

Tazı gibi : Çok hızlı (kimse). çok zayıf ve ince kemikli (kimse).

Tazı o tazı ama çulu değişmiş : "tanıdığımız sıradan kişi işbaşına geçmiş" anlamında kullanılan bir söz. "giyim kuşamını düzeltmiş olduğu için tanınmaz olmuş" anlamında kullanılan bir söz.

Tazıya dönmek : Sırılsıklam olmak. çok zayıflamak.

Tazıcı : Tazı yetiştiren veya satan kimse.

Tazılaşma : Tazılaşmak işi.

Tazılaşmak : Tazı gibi zayıflayıp incelmek.

Tavşana kaç tazıya tut demek : İki tarafı, karşıt olan davalarında birbirlerine karşı kışkırtmak, ikili oynamak.

Genel : Herkesin yararlanabileceği (yer, nesne). Bir şeye veya bir kimseye özgü olmayıp onun bütün benzerlerini içine alan, umumi. Bir genelleme sonucunda elde edilen. Yetkisi ve sorumluluğu çok olan. Ayrıntıları göz önüne alınmayarak bütünü bakımından ele alınan.

Tavşan : Tavşangillerden, eti yenen, hızlı koşan, kemirgen, postundan yararlanılan bir tür memeli (Lepus europeus). Değerli ağaçlar üzerine ince oymalar işleyen sanatçı, tahta oymacısı. Atletizm yarışlarında rekor kırılabilmesi için tempoyu yüksek tutup belirli bir mesafeyi diğer atletlerin önünde koşan atlet.

Bacaklı : Felemenk altını. Bacakları uzun olan, uzun boylu. Bacağı olan.

Çekik : İçeriye doğru kaçmış, batık. Yanlara doğru çekilerek gerilmiş gibi olan.

Karınlı : Karnı büyük ve çıkıntılı olan. Karnı olan.

Çevik : Kolaylık ve çabuklukla davranan, tetik, atik, atik tetik.

Hibe : Bağış.

Sınıf : Çeşitli amaçlarla oluşmuş kümeler. Derslik. Bir toplumda, aynı görevi yapan, aynı yararı sağlayan, aynı şartlarda yaşayan büyük insan grubu, klas. Öğrencilerin yıllık öğrenime göre ayrıldıkları bölümlerden her biri. Belli ortak belirtileri olan tek tek nesneler öbeği. Takımlardan oluşan birlik, dalların alt bölümü. Önemlerine, niteliklerine göre kişi veya nesnelerin yerleştirildiği kategorilerden her biri.

Tazı boncuğu : 1.Hayvan yularlarına süs için dikilen bir çeşit deniz kabuğu. 2.Göz boncuğu.

Tazı çulu : Tazılara giydirilen, kumaştan dikilmiş örtü.

Tazı krampı : Tazılarda aşırı heyecan veya yüksek çevresel sıcaklığa bağlı olarak özellikle arka bacak kaslarının ani ve istem dışı ağrılı kasılması.

Tazı poliartritisi : Genç tazılarda, bacakların alt kısımlarındaki eklemlerde, erozyonlarla belirgin, nedeni bilinmeyen eklem yangısı.

Tazıbeli : Eller ve dizler yere konularak yapılan, belin içe eğik çukur durumu: Tazıbeli yap.

Tazıboncuğu : Çocuk beşiğine, hayvan yularına dikilen bir çeşit midye kabuğu.

Tazıcılar ocağı : Üsküdar'da bulunan, bostancı ocağına bağlı, padişahlar için tazı yetiştirmekle görevli örgüt.

Tazıkanı : Tekerlekleri parmaklıksız olan kağnı.

Tazıkmak : Hayvan başını alıp gitmek, yabanıllaşmak : Bizim köpek tazıktı. Koşup sıçramak.

Tazılar : Bolu şehri, Seben ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Diğer dillerde Tazı anlamı nedir?

İngilizce'de Tazı ne demek? : [Tazi] n. greyhound, beagle, bloodhound, harrier, hound, whippet

Fransızca'da Tazı : lévrier [le]

Almanca'da Tazı : n. Windhund

Rusça'da Tazı : n. борзая (F)