Underrates türkçesi Underrates nedir

  • Yeterince değer vermemek.
  • Aşağısamak.
  • Hafife almak.
  • Hakkı olan kıymeti vermemek.
  • Küçük görmek.
  • [#küçümseme Küçümsemek].
  • Az değer vermek.
  • Gerçek değerinden az değer vermek.
  • Deyip geçmek.
  • Gereğinden az değer vermek.

Underrates ingilizcede ne demek, Underrates nerede nasıl kullanılır?

Underrate : Küçümsemek. Aşağısamak. Deyip geçmek. Gereğinden az değer vermek. Küçük görmek. Hakkı olan kıymeti vermemek. Gerçek değerinden az değer vermek. Hafife almak. Yeterince değer vermemek. Az değer vermek.

Underrated : Hafife alınmış. Sahip olduğundan az biçimde değerlendirilmiş. Önemsenmemiş. Hafife alınan. Küçümsenmiş. Değerinden düşük değer biçilmiş. Küçük görülmüş. Değerinden düşük fiyat biçilmiş. Az değer biçilen.

Underrating : Hor gören. Hor görme.

Underran : Altına geçmek. Altından akmak. Alet edevatı sermek (denizcilik). Altından geçmek. Bir su borusunda veya su teknesinde altına geçip altından kontrol etmek.

Underreaction : Zayıf tepki.

Underreported : Yeterince söylenmeyen. Yeterili rapor edilmeyen. Verilen hesabın gerçek cari figürlerden az olması.

Underreport : Eksik beyan etmek. Eksik bildirme. Eksik rapor etme.

Underruns : Pass below. Run underneath. Alet edevatı sermek (denizcilik). Bir su borusunda veya su teknesinde altına geçip alttan birşeyi kontrol etmek.

 

Underrun : Alet edevatı sermek (denizcilik). Bir su borusunda veya su teknesinde altına geçip alttan birşeyi kontrol etmek. Run underneath. Pass below.

Underrunning : Alet edevatı sermek (denizcilik). Run underneath. Pass below. Bir su borusunda veya su teknesinde altına geçip alttan birşeyi kontrol etmek.

İngilizce Underrates Türkçe anlamı, Underrates eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Underrates ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Defy : Alnını karışlamak. Kafa tutmak. Dikelmek. Karşı gelmek. Meydan okumak. Karşı koymak. Gücünü aşmak. Baş kaldırmak. Dayanmak.

Piddle : Ehemmiyetsiz. Çiş yapmak. İşemek. Oyalanmak. Bayağı. Önemsiz işlerle uğraşmak. Çiş. Sidik.

Coquetting : Nazlanmak. Cilve yapmak. Önemsememek. Fingirdemek.

Extenuated : Hafifletilmiş. Ciddiye alınmamış. Eksiltilmiş. Ciddiye almamak. Mazur göstermek. Mazur gösterilmiş. Hafifletmek. Azaltılmış. Hafife alınmış.

Disparaged : Küçük düşürülmüş. Küçük düşürmek. Kötülemek. Hor görülmüş. Hor görmek.

Trifle with : Önemsememek. Ciddiye almamak. Önem vermemek. Oyalanmak. Vakit öldürmek. İle oynamak.

Misprise : Hor görmek.

Disdaining : Tepeden bakmak. Küçümseme. Tenezzül etmemek. İğrenmek. Hor görmek. Reddetmek. Aşağılamak. Horgörmek.

Look down on : Hor görmek. Tepeden bakmak. Yukarıdan bakmak. Hakir görmek. -e tepeden bakmak. Aşağı görmek. Hor görme.

Underrates synonyms : be disdainful of, misjudge, look down upon, deprecate, belittle, defying, defies, contemn, disparages, condescends, insult, condescend, cry down, subsurface, disdain, consider unimportant, contemns, disparage, contempt, defied, patronize, condescended, piddled, contempts, coquets, extenuate, contemned, belittles, sell short, underestimate, extenuates, coquet, disdained.

 

Underrates zıt anlamlı kelimeler, Underrates kelime anlamı

Overhead : Ek yük. Destek işlem. Baştan yukarıda olan. Yukarıya. Kafasının üstünde. Genel masraflar. Asma. Genel. Havai.

Surface : Yüzey. Ortaya çıkmak. Yüzeye çıkmak. Meydana çıkmak. Yerüstü. Yol vb'yi sert bir madde ile kaplamak. Su yüzüne çıkmak. Kanat (uçak). Cilalamak. Yüzeye çıkarmak (denizaltı).

Overestimate : Fazla değer vermek. Olduğundan daha fazla değer biçmek. Aşırı değer biçmek. Yeteneklerini abartmak. Fazla tahmin etmek. Tahmin yaparken masrafını veya değerini fazla yüksek tutmak. Gözünde büyütmek. Yeteneğini abartmak. Fazla değerlendirmek. Değerinden fazla değer vermek.