Unpack türkçesi Unpack nedir

  • Açma.
  • Açıp içinden çıkarmak.
  • Ambalajından çıkarmak.
  • Açmak (paket vb).
  • Açmak.
  • (paket vb.) açmak.
  • Bilgisayar alanında kullanılır.
  • Ambalajdan çıkarmak.
  • [#boşaltma Boşaltmak].
  • Açıp boşaltmak (bavul vb'ni).
  • Bavuldan çıkarmak.
  • Paket çözmek.
  • Paketi açmak.

Unpack ile ilgili cümleler

English: Ali hasn't unpacked yet.
Turkish: Ali henüz bavulunu açıp boşaltmadı.

English: Ali has finished unpacking his suitcase.
Turkish: Ali valizini boşaltmayı bitirdi.

English: Ali is in the other room, unpacking boxes.
Turkish: Ali diğer odada kutuları açıyor.

English: You have to unpack your luggage for customs inspection.
Turkish: Gümrük muayenesi için bagajını açmak zorundasın.

English: Ali is unpacking his suitcase.
Turkish: Ali bavulunu boşaltıyor.

Unpack ingilizcede ne demek, Unpack nerede nasıl kullanılır?

Unpacked : Ambalajsız. Paketi açılan. Açılmamış. Kabından çıkarılmış olan. İçindekiler boşaltılmış olan.

Unpacking : Boşaltmak. Açma. Ambalajdan çıkarma. Ambalajından çıkarma. Çıkarma. Açmak. Paket açılıyor. Bavuldan çıkarmak.

Unpacks : (paket vb.) açmak. Açmak. Bavuldan çıkarmak. Açmak (paket vb). Açıp boşaltmak (bavul vb'ni). Açıp içinden çıkarmak. Açma. Paketi açmak. Boşaltmak. Ambalajından çıkarmak.

Unpacified : Sakinleşmemiş. Teskin olmamış. Yatışmamış.

 

Unpaid : Ücretsiz. Fahri. Ödenmemiş. Maaşını almamış. Verginsiz. Alacaklı. Ücreti ödenmemiş. Karşılıksız. Pulsuz.

Unpaid capital : Bir şirketin ortaklarının ödemeyi taahhüt ettikleri, ancak henüz ödememiş oldukları sermaye. Ödenmemiş sermaye.

Unpaid premiums : Yasasına göre alınacak güvence keseneklerinin ödenmesi için işverene yapılan bildiriden sonra da ödenmemiş olan kesenekler. Ödenmemiş prim. Ödenmeyen kesenekler.

Unpaid bill : Ödenmemiş fatura. Ödenmemiş senet. Ödenmemiş poliçe.

Unpaid military service : Askerlere ödeme yapılmayan askerlik hizmeti periyotu. Ücretsiz askerlik hizmeti.

Unpaid balance : Bir borç hesabının kapatılması için ödeme yapmak üzere elde kalan. Borç dengesi. Henüz ödenmemiş toplam para. Ödenmemiş bakiye.

İngilizce Unpack Türkçe anlamı, Unpack eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Unpack ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Access control : Giriş kontrolü. Erişim denetimi. Erişim denetim. Sistemler veya dosyalara sınırlanmış erişim. Erişim kontrolü.

Decant : Süzmek. Boşaltma. Şişeden sürahiye boşaltmak. İçindeki çökelti maddelerinden arıtmak. Dikkatle boşaltmak. Bir kaptan diğerine aktarmak. Tortusundan ayırmak. Dökme. Bir kaptan diğer kaba akıtmak.

Accent bar : Vurgu çubuğu.

Acuminate : Bir uca doğru giderek incelmek (botanik terimi). Sivrileştirmek. Sivri uçlu. Ucu sivri. Akuminat. Sivrileşen.

Decompression : Yük boşalması. Basıncı azaltma. Basınç düşürme. Basıncın düşürülmesi. Baskıyı azaltma. Basınç düşmesi. Basıncın herhangi bir biçimde ortadan kalkması. derin deniz dalgıçlarında ve yükseklere çıkan pilotlarda atmosferik basınçtaki azalmasının normal koşullarda da devam etmesi durumu. kontrol altına alınamaz ise dekompresyon hastalığı biçimlenir. yapay olarak bu durumun düzeltilmesine yönelik geliştirilen teknik. Basıncın kaldırılması. Dekompresyon. Yükün kaldırılması.

 

Debarks : Karaya çıkarmak. Karaya çıkmak. İndirmek. Gemiden inip karaya çıkmak. Karaya ayak basmak. İnmek.

Disclosures : İfşa. Ortaya çıkarma. İfşaat. Açığa vurma. Açığa çıkan şey. Patent hakkı bildirimi.

Acumination : Bilemek. Genişlik veya kalınlık açısından giderek incelen uç. Keskin uçta sona eren. Bir yaprak ucunun şekli (botanik terimi).

Acception : Benimseme. Onaylama. Kabul edilmiş anlam. Kabul.

Openings : Açılış. Kadro açığı. Açık yer. Delik. Eleman açığı. Ağız. Kapı. Açılma. Fırsat.

Unpack synonyms : unbox, broached, abort sequence, unpacking, take away, booting, absolute device, bring out, bloom, access key, clearances, denudative, abbreviate, cave, exposal, decants, break open, clearing, bare, take out, take, withdraw, broaches, break, close out, debark, cleans, ac adapter, access mechanism, extricating, accelerator key, deplete, fade up.

Unpack zıt anlamlı kelimeler, Unpack kelime anlamı

Box : Sinemalarda salonun dip bölümünde sıralanan, bazen yanlara doğru da uzanan, birbirinden ince bölmelerle ayrılmış beş altı kişilik özel izleyici yerleri. Atletizm, bilgisayar, jimnastik, sinema, televizyon, tiyatro alanlarında kullanılır. 1.50 m. uzunluk, 1.10 m. yükseklik ve 0.50 m. genişliğinde, alttan başlayarak 30, 25, 20,15, 10 cm. yükseklikteki beş parçasıyla yüksekliği ayarlanabilen bir atlama aracı. Özel bölme. Kasa. Sırıkla atlamada, yarışçıların sıçrayıp havalanmak için sırıklarını sapladıkları maden ya da tahtadan yapılmış yamuk kutu. Loca. Kutu. Saplama kutusu. Orta çağda oyun yeri (bk. simultane) tiyatroda özel seyir yeri. barok çağda italya'da ilk kez olarak kullanıldı.

Crate : Küfe. Kafesli sandık. Kasalamak. Sandıklamak. Sandık. Küfelemek. Külüstür araba. Büyük sepet. Kasa. Kasaya yerleştirmek.

Pack : Deste (iskambil). Yığın. Sürü. Ambalaj. Paketlemek. Bilgisayar, madencilik alanlarında kullanılır. Kütle. Semer. Sargı. Bohça.

Unpack ingilizce tanımı, definition of Unpack

Unpack kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : To open and remove the contents of. To separate and remove, as things packed. As, to unpack a trunk.