Yapı biçimi nedir, Yapı biçimi ne demek

Yapı biçimi; Jeoloji alanında kullanılan bir sözcüktür.

Jeoloji'deki terim anlamı:

Bir bölgede kıvrımların ya da kırıkların gruplanma biçimi.

Yapı biçimi kısaca anlamı, tanımı

Biçi : Erkek çocuk

Biçim : Biçme işi. Yazı ve simgelerin bilgisayarda kullanılmaya elverişli çerçevesi, düzeni, format. Disket vb.nin bilgisayarda kullanılabilir durumu. Yakışık alan şekil, uygun şekil. Herhangi bir şeyin benzeri. Sanat ve edebiyat eserlerinde dış görünüş, form. Şiirlerin kuruluş ve uyak düzenlerine göre olan dış görünüşü, şekil. Bir nesnenin dış çizgileri bakımından niteliği, dıştan görünüşü, şekil, eşkâl. Tarz.

Yapı : Barınmak veya başka amaçlarla kullanılmak için yapılmış her türlü mimarlık eseri, bina. Yapma, oluşturma, ortaya konulma, meydana getirme. Bütünün bir araya getirilişinde uyulan dizge, strüktür. Ögeleriyle somut bağımlılığı olan bütün. Parçaları ve ögeleri arasında yasaya uygunluk, durağan bağlar ve karşılıklı ilişkiler bulunan dizge veya bütün, strüktür. Yapılmakta olan konut, yol, köprü vb. inşaat, konstrüksiyon. Canlı bir varlığın ruh veya beden özelliklerinin tümü, bünye, strüktür. Bir hücrede, bir dokuda, karmaşık oluşumlu bir organizmada elemanların düzeni.

 

Gruplanma : Gruplanmak işi.

Kırıklar : Aydın şehri, Dalama bucağına bağlı bir bölge. Çanakkale kenti, Kalkım bucağına bağlı bir bölge. İzmir kenti, Buca belediyesi, merkez bucağına bağlı bir yer. Karabük kenti, Safranbolu ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri.

Kıvrım : Bükülmüş, kıvrılmış şeylerin oluşturduğu kat, büklüm. Ayrım, dönemeç. Bir tatlı türü. Kıvrılma sonunda oluşan toprak dalgası.

Ya da : Seçeneği, çeşitliliği veya tercihi belirten bir söz.

Kırık : Kırılmış olan. Fay. Tavla oyununda oyun dışı bırakılan pul. Tam nota göre düşük olan (not). Kemiğin bir etki ile kırılması. Saf renkten hafif uzaklaşmış. Kırıntı. Kırılmış bir şeyden ayrılan parça. Kadının veya erkeğin yasalara ve törelere aykırı olarak ilişki kurduğu erkek veya kadın. Gücenmiş, üzgün. Bir şeyin kırılan yeri. Melez.

Bölge : Sınırları idari, ekonomik birliğe, toprak, iklim ve bitki özelliklerinin benzerliğine veya üzerinde yaşayan insanların aynı soydan gelmiş olmalarına göre belirlenen toprak parçası, mıntıka. Vücut yüzeyinde sınırları belli herhangi bir bölüm, nahiye.

Kırı : Eşek yavrusu, sıpa.

Grup : Küme. Çeşitli sınıf veya birliklere bağlı elemanların, belirli bir taktik görevi gerçekleştirmek üzere, tek komutanın emri altında birleştirilmesinden oluşan kıta topluluğu. Görüşleri, çıkarları bir olan kimseler bütünü, ekip. Ortak özellikleri olan varlıklar, nesneler bütünü.

Bir : Sayıların ilki. Tek. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Eş, aynı, bir boyda. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Bir kez. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Beraber. Aynı, benzer. Bu sayı kadar olan. Ancak, yalnız. Sadece.

 

Ya : "Ey, hey" anlamlarında bir seslenme sözü. Bazı çekimli zamanlardan sonra gelerek anlamı pekiştiren, kuvvetlendiren bir söz: Yediydin ya. Oturmuşum ya. Şaşma, şaşkınlık bildiren bir söz. Bilinen, görülen, hatırlanıp anlatılan bir olay dolayısıyla da sorulan başka bir konu için kullanılan bir söz. Gereklik ve onay bildiren cümlelerde yargının onaylandığını bildiren bir söz. Cevap niteliğinde olan cümlenin sonuna getirildiğinde asıl yargının arkadan gelen cümle ile anlatılacağını belirten bir söz. Evet. Dilek ve geniş zaman kiplerinde yargıyı güçlendiren bir söz. Bir düşüncede sıra ile yer alan ayrı cins ögelerden biri ötekilerden üstün görüldüğünde "hele, özellikle" anlamlarında kullanılan bir söz. Bir düşüncenin karşıtı düşünülürken kullanılan bir söz.

Da : Doğrulama, uygun bulma, evet. [Bakınız: dahacık, dâhacık]. Daha anlamında kullanılır. Şaşma bildirir ünlem. Değil mi ya anlamında kullanılır. İşte, orada, şurada. Genellikle cümle sonlarında çeşitli anlamlarda kullanılan ünlem. Bağlama ve kuvvetlendirme edatı. Daha, henüz. Da, dahi (bk. de). Dağ. Dahi, da. Henüz. Dağı. Dağa. Daha.

Diğer dillerde Yapı biçimi anlamı nedir?

İngilizce'de Yapı biçimi ne demek ? : structural style