Zoophagic türkçesi Zoophagic nedir

  • Veterinerlik alanında kullanılır.
  • Zoofajik.
  • Hayvanlardan kan emen sivrisinekler için kullanılan terim.

Zoophagic ingilizcede ne demek, Zoophagic nerede nasıl kullanılır?

Zoophagous : Hayvan yeme. Zoofaj. Hayvansal beslenme. Hayvani beslenme. Hayvanlardan beslenme.

Protozoophage : Protozoonları fagosite edebilen hücreler. Protozoofaj.

Zoophiles : Zoofil. Hayvanlara karşı cinsel istek duyan kişi. Zoofili. Hayvanlara karşı cinsel istek duyan kimse.

Zoophilia : Hayvan tutkusu. Hayvan sevme. Hayvanlara sapıklık derecesinde ilgi duyma. (psikoloji terimi) anormal derecede ve aşırı bir şekilde hayvan sevgisi. Zoofilizm. Zoofili. Hayvanlara karşı cinsel istek duyma. Zooflli. Hayvan severlik.

Zoophilic : Hem hayvanları hem de insanları etkileyen anca hayvanların taşıyıcısı olduğu patojen (botanik terimi). Zoofilik. Hem insanları hem de hayvanları etkileyen ama hayvanların taşıyıcısı olduğu patojen.

Zoophilous : Polenleri hayvanlar tarafından taşınan. Hayvanlara karşı cinsel ilgi duyan. Polenleri hayvanlar tarafından taşınan bitki (botanik terimi).

Zoophytes : Bitkisel hayvan. Bitkimsi hayvan. Zoofit.

Zoophilist : Zoofilist. Hayvan hayranı. Hayvan düşkünü. Hayvanlar üzerinde deney yapılmasına karşı çıkan kimse. Hayvan seven. Zoofilizmle ilgilenen.

 

Zoophobia : Hayvanlardan korkma. Zoofobi. Hayvan fobisi. Hayvan korkusu.

Zoophytic : Zoofitik. Bitkisel hayvanla ilgili.

İngilizce Zoophagic Türkçe anlamı, Zoophagic eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Zoophagic ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abdominal palpation : Avuç içi, parmak veya yumrukla çok hafif basınç uygulayarak karın bölgesindeki değişikliklerin niteliğini anlamak için yapılan muayene, abdominal palpasyon. Karın bölgesinin elle muayenesi. Abdominal palpasyon.

A amplitude mod : A-mod görüntü. Ultrasonografide gönderilen ses dalgasının yayılımı doğrultusunda, farklı yüzeylerden yansıyan ses dalgalarının, yansımanın şiddetine göre çizgisel bir grafik olarak gösterilmesi. özellikle gözde biyometrik ölçümlerde kullanılır.

Abdomen : Karın. Karın (böcek gövdesinde). Batın. Sindirim organları, karaciğer ve böbreklerin içinde bulunduğu ve göğüs boşluğundan bir diyaframla ayrılan vücut boşluğu, abdomen. Abdomen. Böcek gövdesinin alt kısım. Karnın altı.

Abdominal ovariectomy : Laparotomi yoluyla gerçekleştirilen kısırlaştırma. Abdominal ovaryektomi.

Abattoir : Mezbaha. Kesimevi. Hayvanların etleri için kesildikleri yerler, hlk. ekdi. Salhane.

A c syndrom : A-c sendromu. Arnold-chiari yapılış bozukluğu.

A c deformity : Arnold-chiari yapılış bozukluğu. A-c kusuru.

A clay : Beyaz kil. Sindirim kanalındaki zehirleri ve vitaminleri yüzeyde tutarak emilimlerini önleyen ve bağırsak duvarını kaplayarak koruyucu bir tabaka oluşturan doğal alüminyum silikat bileşiği, kaolin.

Abdominal pain : Göğüs ve leğen arası bölgede biçimlenen, klinik belirtileri hayvan türlerine göre değişebilen ağrı, abdominal ağrı. Karın ağrısı. Abdominal ağrı.

 

A band : A bandı. Çizgili kas teli ışık mikroskobunda incelendiğinde görülen, kalın flamentlerle aralarına giren ince flamentlerin uçlarını içeren ve ışığı iki kez kıran koyu renkli bantlar, anizotrop bant, anizotropik bant.

Zoophagic synonyms : abdominal fat necrosis, a dna, abamectin, a crochordon, abdominal distention, abaxial.