Önyinelem nedir, Önyinelem ne demek

Önyinelem; Yazın alanında kullanılan bir terimdir.

Teknik terim anlamı:

Söze, pekitme değeri ve coşku katmak için her önermenin, her önerme parçasının başında bir sözcüğün yinelenmesi: / Hâlâ hurafeler yaşatır her çürük kafes; / Hâlâ beşik gıcırtısı, hâlâ o tozlu ses. (Tevfik Fikret).

Önyinelem tanımı, anlamı

Yinelenme : Tekrarlanma

Pekitme : Pekitmek işi, tekit.

Gıcırtı : Sert nesnelerin birbirine sürtünmesi sonucu çıkan sesin adı, gıcır gıcır. İleri geri söylenme, tepki gösterme, protesto.

Değeri : Kıymet, paha.

Hurafe : Dine sonradan girmiş yanlış inanç.

Tevfik : Allah'ın yardımına kavuşma.

Katmak : Bir şeyin içine, üstüne veya yanına, niteliğini değiştirmek veya niceliğini artırmak için başka bir şey eklemek, karıştırmak. Bir araya getirmek. Birlikte göndermek. Döllenmeyi sağlamak için erkek hayvanı dişinin yanına salmak.

Fikret : Düşünce, fikir. Zihin, akıl. Kuruntu.

Önerme : Önermek işi. Kabul edilmesi için öne sürülen düşünce, teklif. Bir savı öne süren veya bir durumu dile getiren cümle, belli bir yorumda belli bir doğruluk değeri kazanan düzgün deyim, kaziye.

Parça : Bir bütünden ayrılan, ayrı sayılan ya da artakalan şey. Bir bütünden kopma, kırılma, yırtılma vb. yoluyla ayrılmış bölüm, lime. Nesne. Tane. Güzel, alımlı kız veya kadın. Müzik eseri. Birkaçı bir araya geldiğinde bir bütünü oluşturan şeylerin her biri, modül. Küçümseme ve değersiz sayma bildiren bir söz. Pasaj.

 

Beşik : Bebekleri yatırmaya ve sallayarak uyutmaya yarayan, tahta veya demirden yapılmış sallanır bir tür küçük karyola. Yüzüstü yatışta, geriye bükülü ayak bileklerini ellerle kavrayarak karın üzerinde baş ve ayak yönünde sallanma. Bir şeyin doğup geliştiği yer. Ambalajlanacak malın biçimine uygun olarak alta konulan parça veya parçaların tümü.

Sözcü : Bir kurul, bir topluluk veya kişi adına söz söyleme, onun düşünce ve davranışlarını savunma yetkisi olan kimse.

Tozlu : Toza bulanmış veya tozu olan.

Başın : Başta, önce, en başta3 ilkin.

Katma : Katmak işi, ilhak. Kıldan ya da yünden yapılmış ip. Katılmış, eklenmiş, ulanmış, munzam.

Değer : Bir şeyin önemini belirlemeye yarayan soyut ölçü, bir şeyin değdiği karşılık, kıymet. Bir değişkenin veya bilinmeyenin sayı ile anlatımı. Üstün nitelik, meziyet, kıymet. Kişinin isteyen, gereksinim duyan bir varlık olarak nesne ile bağlantısında beliren şey. Üstün, yararlı nitelikleri olan kimse. Bir şeyin para ile ölçülebilen karşılığı, bedel, kıymet, paha, valör. Bir ulusun sahip olduğu sosyal, kültürel, ekonomik ve bilimsel değerlerini kapsayan maddi ve manevi ögelerin bütünü.

Pekit : Bahçelerin çevresine çalı çırpıdan yapılan çit.

Çürük : Çürümüş olan. Sakat. Vurma veya sıkıştırma yüzünden vücutta oluşan mor leke. İş göremez, hastalıklı. Sağlam bir temele veya kanıtlara dayanmayan. Sağlam ve dayanıklı olmayan.

 

Coşku : Genellikle büyük bir istekle ortaya çıkan geçici hayranlık veya heyecan durumu. Bir düşünceyle, bir duyguyla dolarak yücelme, ruhun kendini aşıp yücelmesi, heyecan. Sevinç gösterileriyle beliren güçlü heyecan. Salgı bezleri ve dinamik etkinliklerle kendine özgü ilişkileri bulunan iç veya dış uyaranların kamçıladığı güçlü duygu durumu.

Gıcır : Yeni. Sakıza kıvamını arttırmak için katılan, kauçuk cinsinden bir madde.

Diğer dillerde Önyinelem anlamı nedir?

Fransızca'da Önyinelem nedir ? : anaphore