Agree to türkçesi Agree to nedir

  • Uygun bulmak.
  • Boyun eğmek.
  • Uymak.
  • Muvafakat etmek.
  • Kabul etmek.
  • Anlaşmak.
  • Mutabık kalmak.
  • Rıza göstermek.

Agree to ile ilgili cümleler

English: Ali never would agree to that.
Turkish: Ali onu asla kabul etmezdi.

English: "Do you agree to always be by my side and promise to take care of me?" "I do!"
Turkish: "Her zaman benim tarafımda olmaya ve bana bakmaya söz vermeyi kabul ediyor musun?" "Elbette ediyorum!"

English: Ali didn't agree to the proposal.
Turkish: Ali teklifi kabul etmedi.

English: Ali didn't agree to do it.
Turkish: Ali onu yapmayı kabul etmedi.

English: Ali never expected that Mary would agree to take care of his dog.
Turkish: Ali Mary'nin onun köpeğiyle ilgilenmeyi kabul edeceğini hiç ummadı.

Agree to ingilizcede ne demek, Agree to nerede nasıl kullanılır?

Agree : Aynı fikirde olmak. Razı olmak. Birleşmek. Bağdaşmak. Mutabık kalmak. Anlaşmak. Uymak. Rıza göstermek. Kararlaştırmak. Uzlaşmak.

To : -mek -mak (mastar). -e göre. İle. -e kadar. E. E doğru. İla. Kala. Oranla. Ye.

Agree to differ : Ayrı şeyler düşünebilmek. Aynı fikirde olmamaya razı olmak. Karşıt görüşte olmaya razı olmak.

Agree together : Birlikte razı olmak. Birlikte kabul etmek. Sözleşmek.

Agree on : Üzerinde anlaşmak. Üstünde anlaşmak. Kararlaştırmak. Okeyleşmek. Üzerinde mutabık kalmak.

 

Agree upon : Kararlaştırmak. Üzerinde anlaşmaya varmak. Anlaşma sağlamak.

İngilizce Agree to Türkçe anlamı, Agree to eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Agree to ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Strike a bargain : Pazarlıkta anlaşmak. Mutabakata varmak. Fiyatta anlaşmak. Anlaşmak (pazarlık). Sonuca varmak. Pazarlıkta anlaşmaya varmak. Pazarlığı sonuçlandırmak. Mutabakat yapmak. Pazarlığı bağlamak.

Accord : Uygunluk. Uyumlu hale getirmek. Mutabakat. Teslim etmek. Bağdaşmak. Uzlaşmak. Uzlaştırmak. Uyum sağlamak. Akort.

Capitulating : Taviz vermek. Taahhüt etmek. Teslim şartlarını kararlaştırmak. Silahları bırakmak. Teslim olmak.

Accords : Uyum sağlamak. Bağdaşmak. Vermek.

Abide : Çıdamak. Sadık kalmak. Durmak. Sakin olmak. Sadık kalmak (vaade veya karara). Sabit durmak. Dözmek. Katlanmak. Sadik kalmak. Gözlemek.

Deem suitable : Uygun görmek.

Approbated : Onaylamak. Resmi olarak kabul etmek. Tensip etmek. Tasvip etmek.

Endorses : Onaylamak. Aktarmak. Doğrulamak. Desteklemek. Teyit etmek. Havale etmek. Ciro etmek. Çekin arkasını imzalamak. Arkasına yazmak.

Acceded : Tahta çıkmak. Yönetime geçmek. Yerine getirmek. Katılmak. İş başına gelmek. Yanaşmak. İktidara gelmek. Razı olmak.

Be in accord with : Uyum içinde olmak. İle uyumlu olmak. -e uymak. Birbirine çok iyi gitmek. Uyuşmak. Benzeşmek. Aynı düşünceleri paylaşmak.

Agree to synonyms : closes, bends, consent, acceding, acquiesces, back down, assent to, agree with, acquiescence, countenance, buckle, make a bargain, adapt oneself, accommodate oneself, accept, abidden, abided, bargains, acquiesce, accorded, assent, agree, capitulates, approves, accede, conceding, bowed down, concedes, countenancing, abideth, bargain, bow down, agrees.