Chimes türkçesi Chimes nedir

  • Çalmak (çan).
  • Ahenkle çalmak.
  • Vurmak (saat başlarını).
  • Uymak.

Chimes ile ilgili cümleler

English: I love the sound of wind chimes.
Turkish: Rüzgar çanlarının sesini seviyorum.

English: I only heard three chimes.
Turkish: Ben sadece üç melodi duydum.

English: Ali hates the sound of wind chimes.
Turkish: Ali rüzgar çanlarının sesinden nefret ediyor.

Chimes ingilizcede ne demek, Chimes nerede nasıl kullanılır?

Wind chimes : Rüzgar çanları.

Chime in : Burnunu sokmak. Maydanoz olmak. Söze karışmak. Araya girmek. Lafa girmek. Kaş yapayım derken göz çıkarmak. Lafı kesmek. Sözü kesmek. Lafa karışmak. Salça olmak.

Chime in with : Uyum içinde olmak. Uymak. İle uyumlu olmak. İle ahenk içinde olmak. Uygun gitmek. Uyuşmak. Uygun düşmek.

Chime : Çalmak. Çalmak (çan). Uymak. Ahenkle çalmak. Vurmak (saat başlarını). Çan çalmak. Ahenkli bir sesle çalmak (saat veya zil veya çan). Ahenk. Saat çalmak.

Chimed : Çan çalmak. Ahenk. Vurmak (saat başlarını). Ahenkle çalmak. Çalmak. Çalmak (çan). Saat çalmak. Uymak. Ahenkli bir sesle çalmak (saat veya zil veya çan).

Chimerism : Hayal. İlüzyon. Fantazi. Düş.

Chimeras : Kuruntu. Ejderha. Tüm başlılar sınıfından hayvan. Hayal ürünü korkunç yaratık. Bedeni keçi ve kuyruğu yılandan ateş soluyan dişi mitolojik canavar. Vehim. Canavar. Ateş püskürten canavar. Gerçekleşmesi imkansız düşünce. Şimer.

 

Chimera : Kabus. Canavar. Kuruntu. Gerçekleşmesi imkansız düşünce. Kimera. Bedeni keçi ve kuyruğu yılandan ateş soluyan dişi mitolojik canavar. Ateş püskürten canavar. Genetik olarak farklı olan hücrelerin aynı vücutta bulunmaları durumu. Tüm başlılar sınıfından hayvan.

Chimers : Çınlama sesi çıkaran şey.

Chimerically : Saçma bir şekilde. Hayali olarak. Asılsız bir şekilde.

İngilizce Chimes Türkçe anlamı, Chimes eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Chimes ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Pealed : Çanların birlikte çalması. Gürültü. Çan çalmak. Çanları çalmak. Çan sesleri. Çalmak (çanlar). Birkaç çanın ardarda çalınması. Birkaç çanın birlikte çalınması. Çalınmak (çan).

Abides : Çekmek. Baki kalmak. Tahammül etmek. Beklemek. Kalmak. İkamet etmek. Sadik kalmak. Durmak. Sadık kalmak (vaade veya karara). Sadık kalmak.

Adapt : İntibak ettirmek. Alışmak. Adapte etmek. Yabancı bir tiyatro yapıtını yerli dile çevirirken, kişileri, olayları, töreleri yöreselleştirmek. yabancı yapıtı yöresel havaya uygun biçimde yerleştirme. Uydurmak. Uyumlandırmak. Aktarmak. Uyum sağlamak. Uymakalıntı yapmak.

Contemporary world : Çağdaş dünya.

Important : Önem teşkil eden. Mühim. Saygın. Gururlu. Kibirli. Okkalı. Ciddi. Nüfuzlu. Kendini beğenmiş. Sözü geçer.

Abidden : Baki kalmak. Sadık kalmak (vaade veya karara). Durmak. Sadık kalmak. Çekmek. İkamet etmek. Katlanmak. Beklemek. Dayanmak.

Principal : İlke. En önemli. Ana. Temel. Şef. Okul müdürü. Baş. Akreditif amiri. Başkan. Müvekkil.

 

Chimed : Ahenkli bir sesle çalmak (saat veya zil veya çan). Saat çalmak. Ahenk. Çalmak. Çan çalmak.

Chime : Saat çalmak. Ahenkli bir sesle çalmak (saat veya zil veya çan). Ahenk. Çan çalmak. Çalmak.

Chimes synonyms : time period, period of time, present times, roman times, of import, adapt oneself, accede, accommodate oneself, acceded, period, peals, modern times, abideth, accords, accorded, acceding, abide by, chiming, abide, accord, modern world, primary, master, pealing, abided, main, accedes.

Chimes zıt anlamlı kelimeler, Chimes kelime anlamı

Unimportant : Ufak tefek. Mühim olmayan. Önemsiz. Fındık kabuğunu doldurmaz. Hafif.

Follower : Hizmetli. Kuyruk. Hayran. Destekçi. Peyk. Yandaş. Ahşap başlık. Mürit. Havari. Takipçi.