Complemental türkçesi Complemental nedir

Complemental ingilizcede ne demek, Complemental nerede nasıl kullanılır?

Complementarily : Tamamlayarak. Mükemmelleştirerek. Tamamlayan bir biçimde. Mükemmelleştiren bir şekilde.

Complementariness : Tümleyicilik. Tamamlayıcı nitelik. Bütünleyicilik. Tamamlayıcılık. Bir bütün yapabilme.

Complementarity : Tamamlayıcılık. Bütünleyicilik. Tümleme.

Complementary : Birbirini tamamlayan. Dna çift ipliğinin ayrılarak her birinden yeniden çift iplikli dna oluşması için tamamlayıcı nükleotitlerin bu ipliklere bağlanması. bir reaksiyonun olabilmesi için enzimle substratın anahtar kilit ilişkisi gibi iki molekülün birbirini bütünlemesi. komplementer. Birbirini tamamlayıcı. Bütünler. Tümleyici. Tamamlayıcı. Tamamlayan. Tümleyen. Bütünleyici.

Complementary angle : Dikler açı. Tümler açı. Toplamları 90 derece olan açılar. Tamamlayıcı açı. Tümler açılar.

Complementary base sequences : Baz çiftleme kaidesine göre yan yana gelmiş polinükleotit dizileri. komplementer baz dizisi. Tamamlayıcı baz dizisi.

Complementary feeds : Rasyondaki eksik olan kısmı tamamlamak için hazırlanmış, kimi besin maddelerini yüksek düzeyde, kimi besin maddelerini de yetersiz kapsayan, bir taşıyıcı içerisinde planlanıp hesaplanmış miktarlarda vitaminler, iz elementler ve besleyici olmayan ilaç niteliğindeki katkı maddeleri kullanılarak hazırlanan yemler. Tamamlayıcı yemler.

 

Complementary color : Tamamlayıcı renkler. Renk tekerinde birbirine karşıt olan ana veya ara renkler (açık durumunda: ikisinin karışımı beyaz yapar, boya maddesi durumunda: ikisinin karışımı gri yapar). Üretici renk. Tamamlayıcı renk.

Complementary angles : Dikler açılar. Tümler açılar. Tümleyen açılar. Toplamları 90 derece olan açılar.

Complementary colour : Komplementar renk. Tümler renk. Komplemanter renk. Tamamlayıcı renk.

İngilizce Complemental Türkçe anlamı, Complemental eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Complemental ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Additament : İlave. Ek.

Processors : İşlemci (bilişim veya bilgisayar terimi). İşleyici.

Subsidiary : İkincil. Yan kuruluş. Bağlı ortaklık. Bağlı kimse. İkinci planda gelen. Bağlı kuruluş. İşletmenin doğrudan veya dolaylı olarak en az %50 oranında oy hakkına veya en az bu oranda yönetim çoğunluğunu seçme hakkına sahip olduğu ortaklık. sermayesinin yüzde ellisinden fazlası iktisadi devlet teşekkülüne veya kamu iktisadi kuruluşuna ait olan işletme veya işletmeler topluluğundan oluşan anonim şirketler. krş. kamu iktisadi müessesesi. Ek. Yardımcı.

Completing : Doldurmak. Tamamlanıyor. Tamamlamak. Uygulamak. İtmam. İkmal etme. Tamamlama. Yerine getirmek. Bitirmek.

Modifier : Anlam değiştirici. Niteleyici. Kristalleştirici. Düzenleyici malzeme. Değiştirici. Niteleyen cümlecik. Dönüştürücü. Düzenleyici. Değiştiren şey.

 

Integrant : Bütünleyici. Tümleyen. Entegral.

Complementary : Tamamlayan. Tümleyen. Bütünleyici. Dna çift ipliğinin ayrılarak her birinden yeniden çift iplikli dna oluşması için tamamlayıcı nükleotitlerin bu ipliklere bağlanması. bir reaksiyonun olabilmesi için enzimle substratın anahtar kilit ilişkisi gibi iki molekülün birbirini bütünlemesi. komplementer. Birbirini tamamlayan. Birbirini tamamlayıcı. Bütünler.

Add on : Bindirmek. Eklenen. Eklemek. Ek ücret. İlave. (bilgisayar)performansını artırmak için bilgisayar eklenen parça. Aksesuar. Bir şeye ekstra olarak eklenmiş olan eşya. Eklenmiş olan bir şey. Üzerine eklemek.

Perfective : Mükemmelleştirici. (dilbilimsel) tamamlanma belirten. Tamamlanma belirten (dilbilgisi terimi).

Adjuncts : Ek. Mütemmim. İkinci derecede olan şey. Muavin. İkinci dereceden şey. Yardımcı. İlave. Tamamlayan. Niteleme sözcüğü.

Complemental synonyms : integral, additive, complement, modifiers, finishing, adjunct, processor.

Complemental zıt anlamlı kelimeler, Complemental kelime anlamı

Subtractive : Eksiltici. Eksi işaretli.

Complemental ingilizce tanımı, definition of Complemental

Complemental kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Supplying, or tending to supply, a deficiency. Fully completing.