Consumers goods türkçesi Consumers goods nedir
- Hanehalklarının gereksinimlerini doğrudan doğruya karşılamak amacıyla piyasadan satın alıp tükettikleri mal ve hizmetler.
- İktisat alanında kullanılır.
- Tüketim malları.
Consumers goods ingilizcede ne demek, Consumers goods nerede nasıl kullanılır?
Consumers : Tüketiciler. Alıcı. Tüketici.
Goods : Mal mülk. Emtia. Mamul. Gümrük, iktisat, ekonomi alanlarında kullanılır. Ürün. Meta. Mal. Ayniyat. Yük. Yapılan ya da üretilen, topraktan, sudan çıkartılan her türlü özdek. satılabilen bir yerden başka bir yere gönderilen sarmalama ya da sandıklama yoluyla depolara konulabilen ürünler.
Consumers cooperative : Tüketici durumundaki üyelerine daha düşük fiyatla ve daha kaliteli mal ve hizmet sağlamak amacıyla kurulan bir kooperatif türü. Tüketim kooperatifleri.
Consumers credits : Tüketim amacıyla satın alınan mal ve hizmetlerin finansmanını sağlamaya yönelik, sözleşmeye dayalı bir kredi türü. Tüketici kredisi.
Consumers surplus : Tüketici rantı. Tüketicilerin bir malı satın almaya razı oldukları fiyatla gerçekte satın aldıkları fiyat arasındaki pozitif farkların toplamı, diğer bir deyişle geometrik olarak piyasa istem eğrisinin altında piyasa fiyatının üstünde kalan alan. krş. üretici rantı.
Abandoned goods : Terk edilmiş mallar. Sahipsiz mallar.
İngilizce Consumers goods Türkçe anlamı, Consumers goods eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Consumers goods ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
A pass through certificate : Taşınmaz rehniyle sağlanmış bir kişisel alacak karşılığında alacak sahibi finansal kurum tarafından çıkarılan değerli kağıt. Tutsat senedi.
Consumer goods : Coğrafya, iktisat alanlarında kullanılır. Tüketim ürünleri. Başta yiyecekler olmak üzere, insanın günlük yaşamında gerekseme duyduğu her türlü nesne ve özdeklere verilen ad. Tüketim maddeleri. Tüketici malları.
Ability to pay approach : Güç yaklaşımı. Bireylerin, devlet harcamalarının finansmanına, elde ettikleri gelir düzeyiyle orantılı olarak vergilendirilmeleri yoluyla katılmalarını ifade eden ve adam smith tarafından geliştirilen vergileme yaklaşımı. krş. yararlanma yaklaşımı.
Abolition of forced labour convention : Zorla çalıştırmanın yasaklanması sözleşmesi. Zorla ya da zorunlu çalıştırmanın herhangi bir biçiminin siyasal zorlama ve eğitme, siyasal ya da ideolojik görüşlerin açıklanması nedeniyle cezalandırma, işgücünü harekete geçirme, çalışma disiplinini sağlama, ayrımcılık ve işbırakımını, katılanları cezalandırma aracı olarak kullanılmasını yasaklayan, 1957 yılında kabul edilen temel uluslararası çalışma sözleşmelerinden birisi.
A group shares : Şirkete sonradan ortak olanlardan farklı olarak, şirketin ilk kurucularına genellikle kara iştirak ve oy kullanmayla ilgili haklar veren ayrıcalıklı hisse senedi türü. A grubu hisse senedi.
Abnormal budget receipts : Olağanüstü bütçe geliri. Olağanüstü bütçe harcamalarını karşılamak için, söz konusu dönemde ek harç, vergi ve borçlanma gibi yollarla elde edilen gelir.
A type mutual funds : A tipi yatırım fonu. A tipi yatırım fonu ortaklığı. Ağırlıklı olarak hisse senetlerinden oluşan ve iç tüzüklerinde (esas sözleşmelerinde) asgari sınırları belirtilmek koşuluyla, portföy değerinin en az % 25ini özelleştirme kapsamına alınan kamu iktisadi teşebbüsleri dahil türkiyede kurulmuş ortaklıkların hisse senetlerine bağlanmış olan uzun vadeli yatırım fonu.
Ability to pay principle : Ödeme gücü ilkesi. Vergilemenin bireylerin ödeme gücüne uygun bir biçimde yapılması gerektiğini ifade eden bir vergileme ilkesi. kaynağı bol olanların kamu projelerine daha fazla katkı vermesi gerektiği ilkesi.
A change in individual demand : Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. Bireysel istem kayması.
Consumers goods synonyms : consumption goods, a change in supply, a change in demand, abnormal budget, a shift in demand, ability rent, a shift in supply, a shift in individual demand, abnormal budget expenditures.
Bu kısımda Consumers goods kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Consumers goods ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Consumers goods anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Consumers goods ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.