Denizcilik nedir, Denizcilik ne demek

  • Denizcinin yaptığı iş

"Denizcilik" ile ilgili cümleler

  • "Hele bir de denizcilikten anlamıyorsanız su üstünde bahadırlık göstermek yerine beceriksizlik göstereceksiniz demektir." - İ. Özel

Denizcilik hakkında bilgiler

Denizcilik, deniz ile bağlantısı olan tüm uğraşlara genel olarak verilen isim. Genelde, deniz taşıtlarında sefer yapmak, gemi işletmeciliği ve deniz sporlarına yönelik kullanılır.

Denizcilik tanımı, anlamı:

Denizci : Deniz kuvvetlerine bağlı subay, astsubay veya er. Deniz sporlarıyla uğraşan kimse. Denizle ilgili işlerde çalışan kimse.

Deniz : Yer kabuğunun çukur bölümlerini kaplayan, birbiriyle bağlantılı, tuzlu su kütlesi. Geniş alan. Aydaki düzlükler. Bu su kütlesinin belirli bir parçası. Çokluk, yoğunluk.

Deni : Alçak, kötü, kişiliksiz (kimse).

Bağlantı : İki şey arasında ilişki sağlayan bağ. İki veya daha çok şeyin birbiriyle bağlı bulunması, ilişki, irtibat, bağlanak. Yapılacak işle ilgili sözlü veya yazılı anlaşma, angajman.

Uğraş : Bir kimsenin kendi isteğiyle seçerek ve zevk alarak yaptığı iş, iş güç, meşguliyet. Bir insanın yaptığı iş veya meslek, iş güç, meşguliyet. Bir güçlüğü yenmek için gösterilen sürekli çaba, mücadele.

Genel : Ayrıntıları göz önüne alınmayarak bütünü bakımından ele alınan. Bir şeye veya bir kimseye özgü olmayıp onun bütün benzerlerini içine alan, umumi. Bir genelleme sonucunda elde edilen. Yetkisi ve sorumluluğu çok olan. Herkesin yararlanabileceği (yer, nesne).

 

İsim : Kişi, insan. Ad. Ad.

Taşıt : Otomobil, tren, gemi, uçak gibi taşıma araçlarının ortak adı, nakil aracı, nakil vasıtası, vasıta.

Sefer : Yolculuk. Genellikle ülke dışına yapılmış olan askerî harekât, savaşa gitme, savaş. Kez, defa.

Yapmak : Gerçekleştirmek. Dışkı çıkarmak. Onarmak, tamir etmek. Yol almak. Olmasına yol açmak. Düzenli bir duruma getirmek. Salgılamak, çıkarmak. Bir dileği, bir isteği yerine getirmek, uygulamak, ifa etmek. Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek. Edinmek, sahip olmak. Bir durum yaratmak. Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak. Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek. Ortaya koymak, gerçekleştirmek, oluşturmak, meydana getirmek. Bir düşünceyi, bir davranışı, bir isteği işe dönüştürmek, gerçekleştirmek. Davranmak, hareket etmek. Olmak. Bir şeyi başka bir şey durumuna getirmek. Evlendirmek. Üretmek.

İş : Yakıtın tam yanmamasından oluşan, dumanla yükselen kömürleşmiş tanecikler. Dumanın değdiği yerde bıraktığı kara leke. Sürme.

Denizcilik gökbilimi : Konum ve yer saptanması için denizcilerin yararlandığı bir gökbilim kolu.

Diğer dillerde Denizcilik anlamı nedir?

İngilizce'de Denizcilik ne demek? : n. navigation, seamanship, marine

Fransızca'da Denizcilik : marine [la], navigation [la]

Almanca'da Denizcilik : n. Marinewesen, Schiff-Fahrt, Schifffahrt, Seeschifffahrt

Rusça'da Denizcilik : n. мореплавание (N)

adj. мореходный, морской