Divergence angle türkçesi Divergence angle nedir

  • Biyoloji alanında kullanılır.
  • Divergens açısı.
  • Birbirini izleyen iki yaprağın iz düşümleriyle eksen arasında kalan açı.
  • Ayrılma açısı.
  • Sapma açısı.

Divergence angle ingilizcede ne demek, Divergence angle nerede nasıl kullanılır?

Divergence : Tutmazlık. Iraksaklık. Ayrılma. Mübayenet. Uyuşmazlık. Tehalüf. Farklılık. Ayrılık. Açılma. Uzaklaşma.

Angle : Çarpıtmak. Korniyer. Açı oluşturmak. Açı vermek. Bakış açısı. Olta ile balık tutmak. Balık tutmak. Oltayla balık avlamak. Saptırmak. Açı.

Divergence dimension of superstition : Boşinançların, bağlı bulundukları toplum ve çağ koşullarına uygun olarak gösterdiği değişim özellikleri, bk. boşinanç boyutları. Ayrılımlı boşinanç boyutu.

Divergence measure : Iraksama ölçümü.

Divergence of opinions : Yasasına göre suç sayılan kaçakçılık, kusur ve usulsüzlük gibi olayların her biri için ayrı ayrı işlem yapılarak ceza kesilmesi. İşlem ayrılığı.

Divergences : Tutmazlık. Tehalüf. Farklılık. Diverjans. Fikir ayrılığı. Fark. Mübayenet. Açılma. Görüş ayrılığı. Ayrılık.

İngilizce Divergence angle Türkçe anlamı, Divergence angle eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Divergence angle ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

A protein : Triptofan sentetaz enziminin bir protein alt birimi. laktoz sentetaz enziminin bir parçası. tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. olgunlaşma proteini. tütün mozaik virüsünün deneysel olarak meydana getirilen protein kılıfının bir oligomeri. A proteini. Tek iplikli rna fajlarındaki bir protein.

Abambulacral area : Abambulakral bölge. Derisi dikenlilerin tüp ayak taşımayan ve genellikle madreporitin de yer aldığı vücut bölgesi.

Angle of deviation : Kırılma açısı.

Abo blood groups system : Abo kan grupları sistemi. Dokuz numaralı insan kromozomunda bulunan ve kırmızı kan hücresinde belli antijenleri gösteren bir alel sistemi.

Angle of deflection : Yan açısı. Eğilme açısı. Defleksiyon açısı.

A site : Ribozomun üzerinde amino asit taşıyan taşıyıcı rna ların bağlandığı yer. aminoasil yeri, aminoaçil yeri. A yeri.

Abiotic environment : Organizmanın topografi, jeoloji, iklim ve inorganik besin maddeleri gibi biyolojik olmayan faktörlerden oluşan çevresi. Organizmanın topografi, jeoloji, iklim, inorganik besin maddeleri gibi biyolojik olmayan faktörlerden oluşan çevresi. Cansız çevre. Abiyotik çevre. Abiyotik ortam.

Abductor muscle : Abdüktör kas. Uzaklaştırıcı kas. Bir bacak ya da herhangi bir bölgeyi dışa doğru çeken kas. abdüktör kas.

Abramis zone : Akarsuların durgun akan bölgeleri. Abramis zonu. Akarsuların durgun akan ve abramis türlerinin baskın olduğu bölgesi.

Aardvark : Borudişli. Damarlı dişliler (tubulidentata) takımının, yer domuzugiller (orycteropodidae) familyasından, 100 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, afrika'da kazdığı inlerde yaşayan bir tür. Karınca yiyen. Yer domuzu. Yerdomuzu.

Divergence angle synonyms : a cells, abiotic factor, aardvarks, deflection angle, refracting angle, a cell, abacus bodies, acacia, a chromosome, aardwolf.