Esmerleşmek nedir, Esmerleşmek ne demek

  • Esmer duruma gelmek
  • Siyaha yakın bir koyu renk almak.

"Esmerleşmek" ile ilgili cümle

  • "Yorgun, yıpranmış, esmerleşmiş gibiydi yüzü, tıraş olmamıştı." - Y. Atılgan

Esmerleşmek anlamı, tanımı:

Esmer : Teni ve saçları karaya çalan, koyu buğday rengi olan (kimse), yağız. Bu renkte olan. Kurşuni renk. Siyaha çalan buğday rengi.

Durum : Bir şeyin içinde bulunduğu koşulların hepsi, vaziyet, hâl, keyfiyet, mevki, pozisyon. Ad soyundan kelimelerin birbirleriyle edatlarla ve fiillerle ilişkilerini belirleyen biçim, hâl. Duruş biçimi, konum, tavır. Bireyin toplum içindeki ilişkileriyle belirlenen yeri.

Gelme : Gelmiş olan. Gelmek işi. Yetişme. Bir ışının, kaynağından çıkarak bir ayna yüzüne veya saydam bir cismin yüzeyine erişmesi.

Siyah : Kara, ak, beyaz karşıtı. Bu renkte olan. Baskıda başka harflerden daha kalın görünen harf türü.

Yakın : Aralarında sıkı ilişki olan arkadaş, dost veya akraba. Aralarında sıkı ilgi bulunan. Uzak olmadan. Az bir ara ile ayrılmış olan (zaman veya yer), uzak karşıtı. Erişmesi, olması zaman bakımından yaklaşmış olan. Küçük, önemsiz değişikliklerle birbirinden ayrılan. Uzak olmayan yer. Benzeyen, andıran, yaklaşan.

Renk : Cisimler tarafından yansılanan ışığın gözde oluşturduğu duyum. Nitelik. Çeşitlilik.

 

Gelmek : Türemek. Ulaşmak, varmak. Kadar olmak. Dayanmak, tahammül etmek. Ortaya çıkmak, doğmak. Varlığını sürdürmek, yaşamak, intikal etmek. Kök veya gövdeleri sonuna -a (-e) eki almış fiillere gelerek süreklilik bildiren birleşik fiiller oluşturur. Etkisini herhangi bir biçimde göstermek. Bir şeye sonradan inanmak, doğruluğuna hak vermek, eğilim göstermek, kabul etmek. -dikçe, -esi biçiminde kullanılan sıfat-fiil eklerinden sonra geldiğinde önceki fiille ilgili olarak pekiştirilmiş bir istek ve sürerlik bildiren bir fiil. Bir yerden alınıp bir yere ulaştırılmak. -mez, -mezlik ile birlikte yapmacık anlatan deyimler yapar. Başlamak, ortaya çıkmak. Sonuç çıkmak. Olmak, -e uğramak. Oturmaya, ziyarete gitmek. Getirmek. Akmak. İzlemek, takip etmek. Mal olmak. İsabet etmek. Daha önce üzerinde durulmuş olan bir konuya yeniden dönmek. Herhangi bir sırada bulunmak. Düşmek, rast gelmek. Çıkmak, yönelmek. Görünmek, sanılmak. Belli bir zamana ulaşmak. Kendine yapılmış olan herhangi bir davranış veya durumu iyi karşılamak. Biriyle birlikte gitmek. Yönelme durumundaki bazı kelimelere getirilerek birleşik fiil yapar. Belli bir süre dolmak. İhtiyaç anlatan deyimler kurmaya yarayan bir fiil. Uymak. Katılmak, eklenmek. Uygun düşmek. Kazanılmak, sağlanılmak.

Diğer dillerde Esmerleşmek anlamı nedir?

İngilizce'de Esmerleşmek ne demek? : to brown, to tan

Fransızca'da Esmerleşmek : bronzer, brunir, se hâler

Almanca'da Esmerleşmek : bräunen, braun werden