Turkish: Böyle bir savurganlık beni aşar.
Exaggerated extravagance : Abartılı müsriflik. Aşırı israf. Kaynakların veya paranın aşırı savurganlığı.
Extravagances : İsraf. Delilik. Taşkınlık. Boşa harcama. Tutumsuzluk. Abartı. Aşırılık. Saçmalık. Müsriflik. Mantıksızlık.
Extravagancy : Aşırılık. Ölçüsüzlük. Savurganlık. Çapkınlık. Taşkınlık. Müsriflik. Delilik. Abartı. İsraf. Hovardalık.
Extravagant : Müsrif. Saçma. Mantıksız. Ölçüsüz. Savurgan. Aşırı. Haddinden fazla.
Extravagantly : Har vurup harman savurarak. Aşırı. Müsrifçe. Savurgan bir tarzda. Aşırı şekilde. Savurgan bir şekilde. Gereksiz bir şekilde. Müsrif bir şekilde. Pahalıya mal olan bir tarzda.
Extravaganzas : Fantezi. Zengin dekorlu piyes. Serbest tarzda müzik. Fantezi müzik.
Extravaganza : Fantezi. Serbest tarzda müzik. Fantezi müzik. Zengin dekorlu piyes.
Extravagate : Haddi aşmak. İleri gitmek. Başıboş dolaşmak. Müsrif olmak. Haddini aşmak.
Extravagation : Haddini aşma. İleri gitme. Müsrif olma. Başıboş dolaşma.
Unextravagant : Aşırı olmayan. Savurgan olmayan. Ölçüsüz olmayan. Müsrif olmayan.
Sözcükler, direkt olarak Extravagance ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Excess : Fazla olan kısım. Aşırı. Çok. Ek. Ölçüsüz. Tecavüz. Katma.
Extravagantness : İleri gitme. Müfritlik. Fazlalık. Mübalağalı olma.
Intemperance : İçkiye düşkünlük. Sertlik. İfrat. İntemperans.
Biz : İş. Zaman kaybı.
Splurging : Hava atmak. Epey para harcama. Para saçmak. Hava. Gösteriş. Harcamak (epey para). Gösteriş yapmak. Savurganlık yapmak.
Dissipations : Enerji yitimi. Yayılma. Dağıtma. Yayma. Çapkınlık. Sefahat. Giderme. Enerji kaybı.
Lavishness : Savurgan oluş.
Boisterousness : Gürültücülük.
Sumptuousness : Tantana. Masraflı olma. İhtişam. Pahalılık. Görkem. Lüks.
Wastings : Aşırı zayıflatan. Tükenen. Mahveden. Harap eden. Boşa harca. Belirli bir ömre sahip sabit varlıklar.
Extravagance synonyms : extremes, ebullition, crazes, effusion, brain sickness, deadliness, intemperateness, illogicality, addlement, ebulliency, inaneness, exaggerations, baloneys, exorbitancy, absurdness, exaggerated, wastage, intemperances, immoderation, excesses, splurged, craze, inconsequence, embroideries, spendthriftiness, effusions, fallacies, profusion, imprudence, wasting, splurges, profuseness, hyperbole.
Providence : Tanrı. Allah. Sezgi. İhtiyat. Allah'ın takdiri. Vaktinde gerekli tedbirleri almayı bilme. Tedbirlilik. Tedbir. İlahi takdir. Hiss-i kable'l vuku.
Extravagance kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A wandering beyond proper limits. An excursion or sally from the usual way, course, or limit.
Sayfa düzgün görüntülenmiyorsa, lütfen sayfayı yenileyin. (F5)
Bu kısımda Extravagance kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Extravagance ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Extravagance anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Extravagance ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.