Fıstık nedir, Fıstık ne demek

Fıstık; bir bitki bilimi terimidir. kökeni arapça dilinden gelmektedir.

"Fıstık" ile ilgili cümle örnekleri

  • "Çok iyi bir akşam yemeği yedi, üstelik yanında da gencecik bir fıstık." - M. İzgü

Fıstık hakkında bilgiler

Fıstık, Türkçede botanik bakımdan birbiriyle ilgisi olmayan çeşitli bitkilerin çerez olarak yenen meyvelerine verilen addır. Fıstık adının kullanıldığı bazı bitkiler şunlardır.

Ayrıca Fıstık argoda çok aranan ve arzu edilen anlamında kullanılır. Bu arzu edilen şey bir kişi (karşı cins), bir durum veya bir nesne olabilir.

Fıstık ile ilgili Cümleler

  • Kardeş geçeceksiniz bunları Tom'u seviyoruz falan fıstık, Tom'un hakkını yediniz.
  • Sincap, bu çam fıstıkları lezzetli dedi.
  • Fıstıklara veya yer fıstıklarına alerjiksen hatırlayamıyorum.
  • Fıstık ezmesini sever misin?
  • Fıstık ezmesini seversin, değil mi?
  • Yer fıstıklarımı kim yiyor?
  • Ali Mary'ye bir fıstık ezmeli jöle sandviç yaptı.
  • Fıstık ezmesi istiyor.
  • Fıstık yiyemem.
  • Tom'un gerçekten istediği bir fıstık ezmeli sandviçti.
  • Bu çam fıstıkları lezzetli.
  • Fıstık ezmesi sandviçleri yemekten oldukça usanıyorum.
  • Fıstık ezmesinden nefret ederim.
 

Fıstık anlamı, tanımı:

Fıstık gibi : Çok güzel. dolgun, besili ve canlı. alımlı, çekici (kadın).

Fıstık çamı : Çamgillerden, genellikle Ege, Akdeniz bölgelerinde yetişen, 20-25 metre boyunda, kozalakları kestane renginde, yumurtamsı veya yuvarlak olan, tohumları yuvarlak olan bir çam türü (Pinus pinea).

Fıstık ezmesi : Fıstıkla yapılmış olan bir şekerleme.

Fıstık içi : Fıstığın kabuğu kırıldıktan sonra kalan, yenilebilir iç kısmı.

Fıstık rengi : Bu renkte olan. Sarıya çalan açık yeşil renk.

Falan fıstık : Falan filan.

Antep fıstığı : Bu ağacın, ince ve sert kabuklu, yağlı yemişi, Şam fıstığı. Antep fıstığıgillerin örnek bitkisi, yurdumuzda Gaziantep ve Siirt bölgelerinde yetişen, 10 metre boya erişebilen, kışın yaprak döken bir ağaççık, Şam fıstığı (Pistacia vera).

Çam fıstığı : Fıstık çamının kozalak biçimindeki meyvesinden çıkarılan sert kabuklu, yağlı ve nişastalı tohum.

Hint fıstığı : Kürkas.

Şam fıstığı : Antep fıstığı.

Yer fıstığı : Baklagillerden, çiçekleri döllendikten sonra toprağa gömülerek meyve veren bir tarım bitkisi, araşit (Arachis hypogaea). Bu bitkinin çerez olarak yenilen, yağı da çıkarılan tohumu.

Fıstıkçı : Fıstık yetiştiren veya satan kimse.

Fıstıkçılık : Fıstıkçının yaptığı iş.

Fıstıki : Fıstık rengi.

Fıstıki makamla : Ağır ağır, yavaş yavaş.

Fıstıklamak : Kışkırtmak amacıyla araya nifak sokmak.

Fıstıklık : Fıstık ağaçları dikilmiş yer, fıstık bahçesi.

Her boyayı boyadı bir fıstıki yeşil kaldı : Yapılması gereken bir şey varken, önemsiz, zorunlu olmayan şeylerle ilgilenildiğinde söylenen bir söz.

 

Deni : Alçak, kötü, kişiliksiz (kimse).

Yemiş : İncir. Meyve.

Genel : Ayrıntıları göz önüne alınmayarak bütünü bakımından ele alınan. Bir genelleme sonucunda elde edilen. Bir şeye veya bir kimseye özgü olmayıp onun bütün benzerlerini içine alan, umumi. Herkesin yararlanabileceği (yer, nesne). Yetkisi ve sorumluluğu çok olan.

Gösterişli : Görkemli. Gösterişi olan.

Kadın : Hizmetçi bayan. Erişkin dişi insan, hatun, hatun kişi, zen. Analık veya ev yönetimi bakımından gereken erdemleri, becerileri olan. Bayan.

Türkçe : Genel Türk dili. Türkiye Türkçesi.

Botanik : Bitki bilimi.

Güzel : Sakin, hoş (hava). Soyluluk ve ahlaki üstünlük düşüncesi uyandıran. Güzel kız veya kadın. Görgü kurallarına uygun olan. Güzellik kraliçesi. Hoşa giden, beğenilen, iyi, doğru bir biçimde. Beklenene uygun düşen ve başarı düşüncesi uyandıran. Adamakıllı, şiddetli. İyi, hoş. Okşayıcı, aldatıcı, kandırıcı. Göze ve kulağa hoş gelen, hayranlık uyandıran, çirkin karşıtı. Pek iyi, doğru.

İyi hoş : Bir görüşe karşıt bir düşünceyi söylerken kullanılan bir söz.

İyi : Doğru olan. Esen, sağlıklı. Yerinde, uygun. İstenilen, beğenilen, yerinde, yararlı, uygun bir biçimde. Uğurlu, hayırlı, iyilik getiren. İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan, kötü karşıtı. Yeterli, yetecek miktarda olan. Bol, çok, aşırı. Öğrencinin değerlendirilmesinde kullanılan orta ile pekiyi arasındaki not.

Hoş : Bununla birlikte. Beğenilen, duyguları okşayan bir biçimde. Beğenilen, duyguları okşayan, zevk veren.

Fıstık içkurdu : Fıstıklarda meyveyi kurtlandıran küçük bir yabanarısı.

Fıstıkçamı : (botanik)

Fıstıklama : Fıstıklamak işi.

Fıstıklı : Adıyaman ilinde, Kâhta ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi. Artvin şehri, merkez belediyesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi. Mardin ilinde, Ömerli ilçesi, merkez bucağına bağlı bir bölge. Şanlıurfa şehrinde, Mürşitpınar nahiyesine bağlı bir bölge. Trabzon kenti, Akçaabat ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi. Yalova ili, Armutlu ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yer.

Fıstıklı çorap : Üzerinde fıstık motifleri bulunan, beş mille örülen çorap. (Yeşilova *Aksaray -Niğde)

Fıstıklıdağ : Gaziantep ili, Araban belediyesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri.

Fıstıközü : Şanlıurfa kenti, Halfeti ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri.

Diğer dillerde Fıstık anlamı nedir?

İngilizce'de Fıstık ne demek? : n. peanut, pistachio, crumpet, fluff, bit of fluff

Fransızca'da Fıstık : pistache [la], pignon [le]

Almanca'da Fıstık : Pistazie e

Rusça'da Fıstık : n. фисташка (F)