Fat nedir, Fat ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Fuat.

Kekeme.

Hırka.

Fat hakkında bilgiler

FAT (File Allocation Table; Dosya Yerleşim Tablosu), dosya sistemi'nin orijinali 1970'lerde ve 1980 yılları başında Microsoft MS-DOS işletim sistemi'nin desteklediği dosya sistemi olarak başlar. Orijinalinde 500 Kbden küçük diskler için uygun olarak tasarlanmış basit bir dosya sistemidir. Zaman içerisinde çok daha büyük medyaları desteklemek için sonradan geliştirilmeye devam edilmiştir. Şu an için FAT dosya sisteminin FAT12, FAT16, FAT32 olmak üzere üç tipi bulunmaktadır. Bu FAT tipleri ve isimlendirilmelerindeki farklılıkların sebebi, FAT yapısındaki mevcut girdilerin bit olarak boyutlarının farklı olmasıdır. Bir FAT12 girdisinde bit sayısı 12, FAT16 girdisinde 16, FAT32 girdisinde 32 bittir. Genel olarak sabit disk sektörlere bölünmüştür. Sektörler diskinizdeki en küçük fiziksel depolama ünitesidir. Bir sektörün bilgi kapasitesi 2’nin kuvvetleridir ki bu genellikle 512 bayttır. Dosya Yerleşim Tablosu dosyalama sistemine göre, disk kümelere (cluster) bölünür. Her küme de diskin büyüklüğüne göre belli sayıda sektörden oluşur. Maksimum 2TB' a kadar sürücüleri desteklemektedir. (Windows 2000 işletim sisteminde maksimum 32GB' dır).

Fat kısaca anlamı, tanımı

 

Fat fat : Bir çeşit ot

Fat fut : Gelişigüzel girip çıkmayı, dolaşmayı anlatır.

Fat tone : Bas frekansı baskın olan dolgun ve oturaklı ton.

İsimlendirilme : Adlandırılma.

Geliştirilme : Geliştirilmek işi.

Desteklemek : Destek koymak. Bir kimse veya kuruluşa yardım sağlamak, müzaheret etmek. Arka olmak, arka çıkmak.

Destekleme : Desteklemek işi. Devletçe yapılmış olan para yardımı, sübvansiyon.

Dosyalama : Dosyalamak işi.

Sürücüler : Bitlis şehri, Sağınlı nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi.

Farklılık : Farklı olma durumu, ayrımlılık, başkalık. Doğal, toplumsal ve bilince dayanan her olay ve olguyu bütün ötekilerden ayıran özellik.

Yerleşim : Yerleşme, iskân.

Depolama : Depolamak işi. Bellek cihazına verinin yerleştirilmesi veya saklanması.

Bulunmak : Bulma işine konu olmak. Bir yerde olmak. Herhangi bir durumda olmak.

Orijinal : Özgün. Fabrikası tarafından yapılan, taklit olmayan (araç ve gereç). Otantik. Alışılagelenden daha değişik, şaşırtıcı nitelikte olan.

Kapasite : Bir şeyi içine alma, sığdırma sınırı, kapsama gücü, sığa. Anlama, kavrama yeteneği. Bir işletmenin üretim miktarı. Bir kondansatörün elektrik yığma sınırı, sığa. Belli bir alana sığabilecek kişi veya nesne sayısı.

Maksimum : Azami. Değişebilen bir niceliğin varabileceği en yüksek olan (sınır), maksimal, azami.

Fiziksel : Fizikle ilgili olan. Genel olarak doğaya, maddeye, nesnelere ilişkin olan, fiziki.

Kuvvetle : Güçlü ve sağlam bir biçimde. Üzerinde durarak, direnerek.

Sonradan : Konuşulan zamanın ardından gelen zamanda, muahharan.

Bulunma : Bulunmak işi.

Diğer dillerde Fasyes zolearis anlamı nedir?

İngilizce'de Fasyes zolearis ne demek ? : facies solearis