Gnarl türkçesi Gnarl nedir

Gnarl ingilizcede ne demek, Gnarl nerede nasıl kullanılır?

Gnarled : Boğum boğum. Çarpık çurpuk. Boğumlu. Budaklı. Pürüzlü. Huysuz. Eğri büğrü. Suratsız. Yamru yumru. Yamuk yumuk.

Gnarlier : Pürüzlü. Kıvrımlı. Boğumlu. Bükülmüş. Budaklı. Dolaşık.

Gnarliest : Boğumlu. Dolaşık. Bükülmüş. Pürüzlü. Kıvrımlı. Budaklı.

Gnarling : Yumru. Boğum. Söylenmek. Gürleyen. Burmak. Mırıldanmak. Budak. Yumruluk. Homurdanan. Söylenen.

Gnarls : Bükmek. Homurdanmak. Budak. Boğum. Bükülmüş ve düğümlü hale getirme. Yumru. Dolamak. Söylenmek. Mırıldanmak. Burmak.

Gnashed : (diş) gıcırdatmak. Gıcırdatmak. Gıcırdamak. Gıcırdatmak (diş). Diş gıcırdatmak.

Gnars : Söylenmek. Homurdanmak. Gürlemek.

Gnarly : Kıvrımlı. Pürüzlü. Budaklı. Bükülmüş. Dolaşık. Mükemmel. Harika. Boğumlu.

Ignaro : Ignaro. Louis ıgnaro (1941 doğumlu). Soyadı. 1998 nobel tıp ödülü sahibi. Los angeles'den gelen doktor ve farmakolog.

Ragnarok : İskandinav mitolojisinde dünyanın sonu. (iskandinav mitolojisi) şeytanın birliklerine karşı verilen bir şavaşın ardından tanrıların inanılmaz yıkımı. Tanrıların alacakaranlığı.

 

İngilizce Gnarl Türkçe anlamı, Gnarl eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Gnarl ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Droned : Monoton bir sesle söylemek. Asalak. Tekdüze bir sesle aralıksız konuşmak. Vızıldamak. Başkasının sırtından geçinmek. Parazit. Tembelce yaşamak. Tembellik etmek. Haylazlık etmek.

Cinctured : Kuşatmak. Çevrelemek. Pervaz. Sarmak. Kuşak. Kemer.

Crooking : Bükülmek. Kıvırmak. Sahtekar. Dolandırıcı. Madrabaz. Dirsek. Dönemeç. Sapı kıvrık baston. Dümenci.

Distort : Burkmak. Bozmak. Biçimini bozmak. Kirlenmek. Saptırmak. Tahrif etmek. Değiştirmek. Çarpmak. Elektro gitardan alınan ses sinyalinin yükselteç tarafından aşırı sürülmesi sonucu kırılarak bozulmasıyla kendine has sert sesin oluşması. Eğri büğrü etmek.

Find fault with : Kulp takmak. Olumsuz bir şekilde eleştirmek. Vıdı vıdı etmek. Kusur veya noksanları belirtmek. Şikayet etmek. Hata bulmak. Tenkit etmek. Yakınmak. Memnuniyetsizliğini ifade etmek.

Curves : Kavis çizmek. Bükülmek. Eğilmek. Eğriler. Eğmek.

Concretion : Katılaşmış madde. Katılaştırma. Taş. Karst bölgelerinde, karbon dioksitli suların yüzeyde ya da mağaralar içinde türlü biçimler altında oluşturdukları kireçli tortulaşma. Şiş. Katılaşma. Dondurulmuş cisim. Kireçtaşı yumrusu. Bütünleşme.

Babble : Şırıltı. Boşboğazlık etmek. Çağlamak (su). Karmaşık konuşma. Ağzından kaçırmak. Gürültü. Çağıldamak. Sır söylemek. Saçmalamak. Şırıldamak.

Throat : Oluk. İmik. Gırtlak. Spaut. Oyuk damlalık. Boğaz. Gerdan. Ümük. Dar geçit.

 

Buckles : Çökmeye başlamak. Boyun eğmek. Toka ile tutturmak. Eğilmek. Yenilgiyi kabul etmek. Toka. İliştirmek. Eğmek. Bükülmek.

Gnarl synonyms : distorted shape, snags, cooed, drone, knot, burl, bend, knuckle, nodus, encircles, gnar, complain, contort, geld, twist, burbles, knar, encircle, ganglion, bleated, gallnuts, cupola, condyloid, give something a wring, coo, node, excrescence, bumble, snag, bandy words with, chunter, condylus, coil up.

Gnarl zıt anlamlı kelimeler, Gnarl kelime anlamı

Unbend : Yumuşamak. Gevşemek. Gevşetmek. Teklifsizleşmek. Düzeltmek. Ciddiyeti bırakmak. Fora etmek. Rahat hareket etmek. Doğrultmak. Rahatlatmak.

Cheer : Destekleyici şekilde bağırmak. Bağırarak ya da alkışlayarak yüreklendirmek. Keyif. Ferahlamak. Desteklemek. Yardım etmek. Bağırış. Bağırarak yüreklendirmek. Neşeli sesler çıkarmak. Umutlandırmak.

Gnarl ingilizce tanımı, definition of Gnarl

Gnarl kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : To growl. To snarl. A large or hard knot, or a protuberance with twisted grain, on a tree. A knot in wood.