Kapana nedir, Kapana ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Ağaçtan yapılmış büyük yemek dolabı.

Kapana ile ilgili Cümleler

  • Acele etmen gerek çünkü banka yakında kapanacak.
  • Bankalar yakında kapanacağı için acele etsen iyi olur.
  • “Fikirlerindeki çelişmeyi belirtip adamı kıskıvrak bir kapana sıkıştırır.”
  • Ali kapana kısılmış hissediyor.
  • Bazı insanlar kendini kapana kısılmış gibi hissetti.
  • Onlar tilkiyi kapana sıkıştırdılar.
  • İz kapanana kadar sigara içmekten kaçınmanız isteniyor.
  • Tam kapanacakken o mağazaya gitti.
  • “Onlar beni kapana koyacaklarını sanadursunlar.”
  • Kapana kıstırılmış bir kurt gibi yaşıyorum.
  • Muhtemelen fabrika gelecek hafta kapanacak.
  • Kapı uymuyorsa, düzgün şekilde kapanana kadar ahşabı biraz rendelemek zorunda kalabilirsin.
  • Bu maden gelecek ay kapanacak.
  • “İçindekiler kendilerini ayaklarıyla bir kapana kıstırmışlardır.”

Kapana ile ilgili Atasözü veya Deyim

kapana düşmek (veya girmek veya kısılmak veya koymak veya tutulmak veya yakalanmak) : içinden çıkılmaz bir duruma düşmek, ele geçmek.

kapana düşürmek (veya kıstırmak) : hile ile yakalamak.

kapana sıkıştırmak : birini zor durumda bırakmak birini düzenle zor duruma sokmak, işin içinden çıkamaz duruma getirmek.

kuyruğu kapana kısılmak (veya sıkışmak) : çok zor duruma düşmek.

 

Kapana anlamı, tanımı

Kapan : Bazı hayvanları yakalamak için kullanılan, hayvanın ayağının değmesiyle işleyen tuzak. Düzen, hile. Pazara satılmak üzere gelen yiyecek maddelerinin tartıldığı resmî büyük kantar ve bu kantarın bulunduğu yer

Kapana kısılma etkisi : Ücretlerin düşük ve işlendirme koşullarının istikrarsız olduğu ikincil emek piyasasında çalışanların kötü iş koşullarını benimseyerek becerilerini geliştirme konusunda çaba harcamayacaklarını ve bu piyasada kalacaklarını ileri süren yaklaşım.

Kapanabilme : Kapanabilmek işi.

Kapanabilmek : Kapanma imkânı veya olasılığı bulunmak.

Kapanalan : Bilecik şehrinde, Bozüyük belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi.

Kapanav : Bir çeşit kara avı.

Kapanaz : Sığırların aşık kemiği.

Kapan kapana : Yağma edilir bir biçimde (satılmak). Çok ucuz fiyatla (satılmak).

Yemek dolabı : Yemeğin saklandığı dolap.

Yemek : Yemek yeme, karın doyurma işi. Kandırmak. Isırmak. Gücünü kırmak, perişan etmek, mahvetmek. Ağızda çiğneyerek yutmak. Harcamak, tüketmek, bitirmek. Aşındırmak, kemirmek, oymak, delmek. Harcanmak, kullanılmak, sarf edilmek. Birine alacağını vermemek, ödememek. Batmak, çizmek, kaşındırmak, dalamak. Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam, ekmek. Günün belli saatlerinde yenilen besin. Yasal yoldan cezalandırılmak. Konuklara yiyecek verilerek yapılmış olan ağırlama. Hoşa gitmeyen kötü bir duruma uğramak, tutulmak. Başkasının parasını harcamak. Hakkı olmayan ve kendisine yasak edilmiş bulunan bir şeyi kabul etmek. Sürekli üzmek, tedirgin etmek.

Büyük : Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan (somut nesne), makro, küçük karşıtı. Büyük abdest. Yetişkin, belli bir yaşa gelmiş. Önemli. Çok, ortalamayı aşan (soyut kavram). Makam, rütbe, derece bakımından daha üst olan kimse. Üstün niteliği olan. Niceliği çok olan.

 

Yeme : Yemek işi. Yiyecek.

Yapı : Barınmak veya başka amaçlarla kullanılmak için yapılmış her türlü mimarlık eseri, bina. Yapma, oluşturma, ortaya konulma, meydana getirme. Bütünün bir araya getirilişinde uyulan dizge, strüktür. Ögeleriyle somut bağımlılığı olan bütün. Parçaları ve ögeleri arasında yasaya uygunluk, durağan bağlar ve karşılıklı ilişkiler bulunan dizge veya bütün, strüktür. Yapılmakta olan konut, yol, köprü vb. inşaat, konstrüksiyon. Canlı bir varlığın ruh veya beden özelliklerinin tümü, bünye, strüktür. Bir hücrede, bir dokuda, karmaşık oluşumlu bir organizmada elemanların düzeni.

Büyü : Tabiat kanunlarına aykırı sonuçlar elde etmek iddiasında olanların başvurdukları gizli işlem ve davranışlara verilen genel ad, afsun, efsun, sihir, füsun, bağı. Karşı durulamaz güçlü etki.

Ağaç : Meyve verebilen, gövdesi odun veya kereste olmaya elverişli bulunan ve uzun yıllar yaşayabilen bitki. Bu gibi bitkilerin gövdesinden ve dallarından yapılan. Tahta, kereste.

Diğer dillerde Kapan kaplumbağagiller anlamı nedir?

İngilizce'de Kapan kaplumbağagiller ne demek ? : snapping turtles