Karaoğ nedir, Karaoğ ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Döven ile boyunduruk arasındaki uzun ağaç.

Karaoğ kısaca anlamı, tanımı

Kara : Yeryüzünün denizle örtülü olmayan bölümü, toprak. Kötü, uğursuz, sıkıntılı. Yüz kızartıcı durum, leke. En koyu renk, siyah, ak, beyaz karşıtı. Esmer. Bu renkte olan. İftira

Karaoğlak : Batman ilinde, Bekirhan nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi.

Karaoğlan : Patlıcan. Zeytin. Esmer renkli çocok. Ankara şehrinde, Gölbaşı ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Bursa şehrinde, Mustafakemalpaşa ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yer. Eskişehir şehrinde, Mihalgazi ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi. Samsun ili, Tekkeköy ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi. Tunceli ilinde, Karaoğlan bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Karaoğlanlar : Balıkesir şehri, Havran ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi. Bursa kenti, Orhaneli ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir bölge.

Karaoğlanlı : Manisa ilinde, Salihli ilçesi, merkez bucağına bağlı bir bölge. Manisa kentine bağlı bir yer.

Karaoğlu : Çorum şehri, Sungurlu ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Sinop şehri, Erfelek ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri.

 

Karaoğuz : Malatya ilinde, Darende ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yer.

Boyunduruk : Çift süren veya arabaya koşulan hayvanların birlikte yürümelerini sağlamak için boyunlarına geçirilen bir tür ağaç çember. Zulüm ve zorbalık baskısı, esaret. Güreşte hasmın başını koltuk altına alıp boynuna kol dolama oyunu. Kapı veya pencere vb. açıklıkların üzerine konulan ağaç, taş veya beton kiriş, lento. Mengenenin üst yanındaki kemer biçimli bölüm.

Boyun : Gövdenin başla omuz arasında kalan bölgesi. Testi, şişe, güğüm gibi kaplarda dar olan üst kısım. Dağ sırtlarında geçmeye elverişli alçak yer.

Döven : Bez dokuma tezgâhı. Tokmak. [Bakınız: düven].

Döve : Boğaya gelmemiş iki üç yaşında dişi dana, düve.

Ağaç : Meyve verebilen, gövdesi odun veya kereste olmaya elverişli bulunan ve uzun yıllar yaşayabilen bitki. Bu gibi bitkilerin gövdesinden ve dallarından yapılan. Tahta, kereste.

Uzun : İki ucu arasında fazla uzaklık olan, kısa karşıtı. Ayrıntılı olarak, derinlemesine. Başlangıcı ile bitimi arasında fazla zaman aralığı olan, çok süren. Ayrıntılı.

İle : Kelimenin sonuna geldiğinde birliktelik, beraberlik, araç, neden veya durum anlatan cümleler yapmaya yarayan bir söz. Bazı soyut adlara getirildiğinde ". olarak, . bir biçimde" anlamında durum zarfları oluşturan bir söz. Cümle içinde aynı görevde bulunan iki ögeyi birbirine bağlamaya yarayan bir söz.

Diğer dillerde Karanlıkoda lambası anlamı nedir?

İngilizce'de Karanlıkoda lambası ne demek ? : darkroom lamp