Karşılıklar nedir, Karşılıklar ne demek

Karşılıklar; Maliye alanında kullanılan bir terimdir.

Teknik terim anlamı:

Belirli bir duruma gelen ya da gelmesi beklenen ancak niceliği kesinlikle kestirilemeyen ve girişim için bir borç niteliğinde görünen belirli bazı dokuncaları karşılamak amacıyla sayışımlarda yapılan ayırmalar.

Karşılıklar kısaca anlamı, tanımı

Karşı : Bir şeyin, bir yerin, bir kimsenin, esas tutulan yüzünün ilerisi. İçin, hakkında. Bulunan yere göre önde, ileride olan. Karşılık olarak, mukabil. -e doğru. Karşıt, zıt, muhalif. Yol, deniz, ırmak vb.nin öbür kıyısı veya yanı. Ön, kat, huzur. Yüzünü bir şeye doğru çevirerek

Karşılık : Bir davranışın karşı tarafta uyandırdığı, gerektirdiği başka davranış, mukabele. Bir iş için ayrılmış para, ödenek, tahsisat. Bir şey alınırken karşı tarafa verilen başka şey, bedel. Cevap, yanıt. Bir dildeki bir sözü başka bir dilde aynı anlamda karşılayan söz.

İhtiyat karşılıkları : Finansal kurumların beklenmedik durumlar için bulundurduğu para.

Para karşılıkları : Dönüşümde bulunan paraya karşılık olarak saklanılan değerli maden külçeleri.

Yasal karşılıklar oranı : Bankaların ellerinde bulundurmakla zorunlu oldukları yasal karşılıkların oranı.

Zorunlu karşılıklar : Bankaların topladıkları mevduatın, zorunlu karşılık oranı üzerinden Merkez Bankasına yatırılan kısmı. Bankaların topladıkları mevduatın, zorunlu karşılık oranı üzerinden Merkez Bankasına yatırılan kısmı ile kasa parası toplamı.

 

Kesinlikle : Kesin bir biçimde, kesin, kesin olarak, kesinkes, yüzde yüz, her hâlde, her hâlükârda, mutlak, mutlaka, katiyen, banko.

Karşılamak : Dışarıdan gelen bir kimseye karşılayıcı olarak çıkmak, istikbal etmek. Söylenen, yapılan, bildirilen bir şeyi olumlu veya olumsuz bulmak. Önlemek, durdurmak. Boksta karşı oyuncunun yumruklarını savmak. Masrafı ödemek. Karşılık olmak, denk gelmek, tekabül etmek.

Karşılama : Karşılamak işi, istikbal. Trakya ve Marmara bölgesinde oynanan bir halk oyunu veya bu oyunun müziği.

Sayışımla : Gerçek: sayışımından düşülmek koşulu ile önceden verilen para. Borcun bir bölümünün ödenmesi.

Kesinlik : Kesin olma durumu, katiyet. Bir bilginin, bir kanaatin şüpheye düşmeden onaylanması durumu.

Dokunca : Kötülüğe yol açan, sağlığı bozan şey. Zarar.

Belirli : Açık ve kesin olarak sınırlanmış veya kararlaştırılmış olan, muayyen.

Sayışım : Sayışmanlık işlemlerinin bilimsel yöntemlerle ve düzenlerle yazımlara alındığı bölümleme birliği. Karşılığı para ile ölçülen bir değer ve işlemi sayışmanlık yazılıklarına geçirmek, aynı türden olan işlemleri bir araya toplayarak göstermek, bir başka deyimle sayışmanlık işlemlerinin bilimsel bir yöntem ve düzen ile yazılımlara alındığı bir bölümleme birliği.

Girişim : Bir işe girişme, teşebbüs. İki veya daha çok dalga hareketinin, aynı noktaya aynı anda gelmesiyle birbirini yok edebilmesi veya kuvvetlendirebilmesi olayı.

 

Kestiri : Bir olay, bir deney ya da hesaplama sonucunu önceden kabaca bilme.

Kestir : Yaman.

Ayırma : Ayırmak işi.

Ancak : "Yalnızca" anlamında, sınırlama bildiren bir söz, bir. "Lakin, ama, fakat, yalnız" sözleri gibi bir düşünceye karşıt ikinci bir düşünceyi anlatan bir söz. "Olsa olsa, en çok, daha çok, güçlükle" anlamlarında, bir şeyin daha çoğunun, ilerisinin olmadığını gösteren bir söz, dar, gücün. En erken.

Ya da : Seçeneği, çeşitliliği veya tercihi belirten bir söz.

Diğer dillerde Karşılıklar anlamı nedir?

İngilizce'de Karşılıklar ne demek ? : covers