Lay nedir, Lay ne demek

Lay; Yazın, Edebiyat alanlarında kullanılan bir sözcüktür.

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Ey, ulan anlamında kabaca seslenme ünlemi.

Edebi anlamı:

Orta çağın Batı nazım türlerinden ikisine verilen ad: LİRİK LAY (Lai lyrique) ve HİKÂYELEME LAYI (Lai narratif).

Teknik terim anlamı:

Ortaçağın Batı koşuk türlerinden ikisine verilen ad: içsel lay (lai lyrique) ve öyküleme layı (lai narratif).

Lay tanımı, anlamı

Seslenme ünlemi : Çağırmaya, haber vermeye ve cümledeki seslenmeyi güçlendirmeye yarayan ünlemler: A!, a beyim!; Doktor! Sesi hırçındı. Doktor ise, inadına sakin ve pesten: Efendim, diye sordu (T. Buğra, Yalnızlar. s. 232). || Ey Rab, ey Rab, neden hafızayı mahvetmedin? (Y. K. Karaosmanoğlu, Erenlerin Bağından, s.28), Ey ayrılıklar şairi, sana yemin ederim ki, vatan da sevgililer gibidir. Uzakken daha çok sevilir, daha çok ruha yakındır (Y.K. Karaosmanoğlu, göst. e.: Diğer Nesirler. s.95) Haydi, yavrum git yat. Vakit çok geç, sonra fena olursun (A. H. Tanpınar, Adullah Efendinin Rüyaları: Geçmiş Zaman Elbiseleri, s. 100). Ayol dedi. Daha şimdi yaptık yatağı, Yazık değil mi? (A. H. Tanpınar, Yaz Yağmuru: Yaz Gecesi, s. 163). – Kız, insanlık hâli... Sakın o yüzük müdür, küpe midir nedir, bilmeden bir yere koymuş olmıyasın... (R.N. Güntekin, Kızılcık Dalları, s. 138). Hey yolcu, yolcu.. Bir dakika durmaz mısın? (Y.K. Karaosmanoğlu. Erenlerin Bağından: Diğer Nesirler, s. 108). Ahmet! buraya gel! Arkadaşlar! çok çalışalım ve başarı sağlayalım. ve benzerleri bk. ünlem ve dışa dönük ünlemler

 

Hikayeleme : Anlatı. Edebiyat bakımından, olayların anlatılma işi.

Seslenme : Seslenmek işi. Sözü birine veya birilerine yöneltme, hitap.

Öyküleme : Tahkiye.

Orta çağ : Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşünden (476) 1453'e veya 1492'ye kadar süren çağ.

Öykülem : Kral ve prenseslerden çok az söz edilen, gerçeğe yakın olayların oluştuğu öykü türü. bk. öykü. karşılığı öykülü serüven, gerçekçi masal, dev masalı.

Kabaca : İrice, büyükçe. (kaba'ca) Yaklaşık olarak. (kaba'ca) Kaba bir biçimde.

Hikaye : Bir olayın sözlü veya yazılı olarak anlatılması. Aslı olmayan söz, olay. Gerçek veya tasarlanmış olayları anlatan düz yazı türü, öykü. Hastanın rahatsızlığı ile ilgili geçmişi, epikriz. Hastalığın teşhis ve tedavisiyle ilgili her türlü bilgi, epikriz. [Bakınız: hikâye birleşik kipi]. Hayalde tasarlanan meraklı bir takım olayları anlatarak okuyanda heyecan veya zevk uyandıran ve çoğu ancak bir kaç sayfa tutan yazı.

Ünlem : Türlü duyguları anlatan veya bir doğa sesini yansıtan kelime, nida: Ah! oh! şak, çat vb. Ünlem işareti.

Anlam : Bir kelimeden, bir sözden, bir davranış veya olgudan anlaşılan şey, bunların hatırlattığı düşünce veya nesne, mana, meal, fehva, deme, mazmun, medlul, valör. Bir önermenin, bir tasarının, bir düşüncenin veya eserin anlatmak istediği şey.

Ortaç : Sıfat-fiil.

 

İçsel : İçle ilgili, içe ilişkin, dâhilî.

Koşuk : Şiir. Koşma, türkü.

Lirik : Coşkun, ilhamla dolu. Eski Yunan edebiyatında lir eşliğinde söylenen (şiir). Çok etkili, coşkun, genellikle kişisel duyguları dile getiren edebiyat.

Nazım : Şiir.

Batı : Güneşin battığı yöndeki ülkeler bölgesi, Garp, Doğu karşıtı. Yeryüzündeki başlıca dört yönden güneşin battığı yön, gün batısı, günindi, garp, mağrip, doğu karşıtı. Siyasal anlamda Avrupa ve Kuzey Amerika. Güneşin 22 Mart'ta ve 23 Eylül'de battığı nokta. Bulunulan yere göre güneşin battığı yönde olan bölge, garp.

Liri : Lira.

Orta : Bir şeyin kenarlarından merkeze doğru yaklaşık olarak aynı uzaklıkta olan yer. İyi ile kötü arasındaki durum. Öğretimde, öğrencinin değerlendirilmesinde geçer not ile iyi arasındaki derece. Yeniçeri Ocağında tabur. Çankırı iline bağlı ilçelerden biri. Her iki yanında kendi türünden aynı nitelikte nesneler, durumlar bulunan. Ne büyük ne küçük, midi. Bir şeyin eşit olarak ayrılabileceği bölüm. Bir olayın, içinde gerçekleştiği yer. Sorunların çözümünde aşırılıklardan kaçınan, ölçülü bir yöntem izleyen. İki karşıt nitelik veya durum arasında bulunan, tutarlı, ılımlı, vasat. Futbolda oyunculardan birinin, topu, kale ağzında duran arkadaşlarına havadan yollamak için yaptığı vuruş. Başlangıcı ile bitimi arasında eşit uzaklıkta olan süre. Ne uzun ne kısa, midi. Defterde, bir araya getirilmiş belli sayıda yaprakların oluşturduğu bölümlerden her biri. Orantı.

Koşu : Koşma. Koşarak yapılmış olan yarış. At yarışı.

Öykü : Ayrıntılarıyla anlatılan olay. Hikâye.

Diğer dillerde Lay anlamı nedir?

Fransızca'da Lay nedir ? : lai