Let up türkçesi Let up nedir

Let up ile ilgili cümleler

English: After the rain had let up a bit, we made a dash for the car.
Turkish: Yağmur biraz yavaşladıktan sonra, arabaya doğru koştuk.

English: The storm let up.
Turkish: Fırtına sakinleşti.

Let up ingilizcede ne demek, Let up nerede nasıl kullanılır?

Let : Kiraya vermek. Yenile. Dirmek. Meydan vermek. Müsaade etmek. Yenilen. Dürmek. Başlama atışını türlü nedenlerle sayılmaz kılan ve atışın yenilenmesini bildiren hakem kararı. Koyuvermek. Ses çıkarmamak.

Let upon : Gevşemek. Yumuşamak.

Let alone : Şöyle dursun. Bırak. Kendi haline bırakmak.

Let be : Bozma. Karışmamak. Öyle kalsın. Kendi haline bırakmak. Rahat bırakmak. Dokunma.

Let blood : Kanı boşaltmak. Kan akıtmak. Kanın dışarı çıkmasına izin vermek.

Let bygones be bygones : Unutalım gitsin. Geçmişte kalsın. Olan oldu. Geçmişe mazi derler. Bırakalım geçmiş geçmişte kalsın. Eski defterleri kapamak. Dün dündür bugün bugündür. Olanları unutalım. Geçmişe mazi yenmişe kuzu derler. Bırak geçmişte kalsın.

İngilizce Let up Türkçe anlamı, Let up eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Let up ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Hushes : Sessizlik. Susturmak. Yatıştırmak. Susmak. Suskunlaşmak. Örtbas etmek. Sakinleştirmek. Kapatmak. Gizlemek.

Alleviate : Hafifleme. Azaltmak. Bastırmak. Yatışma. Azaltma. Yüreğine su serpmek. Hafifletmek. Teskin etmek. Azalma. Kısmen gidermek.

Curdled : Pıhtılaştırmak. Pıhtılaşmak. Sütü kesmek. Kaymak tutmuş. Kesilmiş.

Close down : Tasfiye etmek. Kapamak (işyerini). Kesmek. Kapanmak. Kapamak. Kapatmak (işyerini). Kapanmak (işyeri). Kapatmak. Son verilmek.

Be lowered : Mayna olmak.

Get loose : Sallanmak. Kaçıp gitmek. Çözülmek. Serbest kalmak. Yerinden oynamak. Kaçmak. Kaçıp kaybolmak. Açılmak.

Quiet down : Yatışmak. Susmak. Sessiz olun.

Diminishes : Azaltmak. İnceltmek. Sivriltmek. Küçülmek. Eksilmek. Kısmak. Eksiltmek. Küçültmek.

Come unstuck : Yüzü kızarmak. Ayrılmak. Suya düşmek. Rezil olmak. Başarısızlığa uğramak. Kötü gitmek. Düş kırıklığına uğramak. Yanılmak. Başarısız olmak.

Flag : Bayrak çekmek. Bayraklamak. Canlılığını yitirmek. Bayraklarla süslemek. Bilgisayar, iktisat, sinema, televizyon, uluslararası ilişkiler alanlarında kullanılır. Pörsümek. Bandıra. Işık kaynağının önüne getirilerek görünçlüğe düşecek ışık niceliğini düzenleyen, ışığın alıcıya doğrudan doğruya ulaşmasını önleyen ya da özel aydınlatma etkileri sağlayan saydamsız yüzey. Sancak.

Let up synonyms : ceased, cut out, ease, pass off, blow over, been, become, be on the decline, die down, passed, cut down, discontinued, fades, become loose, mellowing, cool down, discontinue, abidden, be on the wane, ease off, be at a standstill, come to rest, curdles, become smaller, curdle, flags, abating, diminish, be interrupted, cease, abate, fade, mellower.