Occluding türkçesi Occluding nedir

Occluding ingilizcede ne demek, Occluding nerede nasıl kullanılır?

Occlude : Adsorbe etmek. Önlemek. Kapamak. Tıkamak. Kapatma. Absorbe etmek. Kesmek. Kapatmak. Emmek (gaz). Emmek.

Occluded : Kapamak. Önlemek. Tıkamak. Kapatmak. Emmek (gaz). Kesmek. Tıkalı.

Occludes : Kapamak. Kapatma. Kapatmak. Tıkamak. Adsorbe etmek. Emmek. Kesmek. Emmek (gaz). Önlemek.

Zonula occludens : Sıkı bağ. Sıkı bağlantı. Zonula okludens. Hücreler arası alanın kapanacak biçimde birbirleriyle kaynaşması, örtü ve bez epitelini oluşturan hücrelerin üst yüzeylerine yakın olarak hücreleri kuşak veya halka biçiminde sarılmasıyla oluşan hücre bağlantı türü, zonula okludens. komşu hücrelerin dış zarları düğmecik biçiminde yer yer birbirleriyle birleşerek yüzeyden hücre içerisine geçişler engellenir.

Occlusal : Kapalı. Mühürlü. Oklüzal.

Malocclusion : Kapanış bozukluğu. Kusurlu kapanış. Alt ve üst çene arasındaki temas bozukluğu nedeniyle dişlerin kusurlu kapanışı. çene kapalı iken alt ve üst dişler çiğnemeyi etkileyecek biçimde birbirine temas edemez. Maloklüzyon. Malokluzyon. Dişlerin çapraz, önde veya geride olması durumu. sazan balığı ağzı diş yapısı (brachygnathia-üst dişler önde), turna balığı ağzı diş yapısı (prognathia-alt dişler önde). Diş dizesi düzensizliği.

 

Occlusive : Oklüzif. Oklüzyon ile ilgili. Ağız kanalının kapanması ve ciğerlerden gelen havanın patlama biçiminde dışarı itilmesiyle oluşan ünsüz; p, b, m, t, d, k, g ünsüzlerinden her biri. Kapatıcı. Kapantılı. Oklusif. Tıkayıcı. Patlayıcı ünsüz. Tıkayan.

Occlusions : Emilme. Örtme. Tıkama. Kapatılma. Tıkanma. Emilim. Absorpsiyon. Kapanma. Kapatma. Oklüzyon.

Malocclusions : Malokluzyon. Kapanış bozukluğu. Maloklüzyon. Kusurlu kapanış.

Occlusive wound dressing : Koruyucu pansuman. Akıntısı olmayan drenajsız veya yüzeysel yaraların üzerine dörde veya sekize katlanmış bir gazlı bez konduktan sonra plasterle bölgeye tutturulmasıyla uygulanan pansuman çeşidi.

İngilizce Occluding Türkçe anlamı, Occluding eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Occluding ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Arrests : Durdurmak. Bloke etmek. El koymak. Tutuklamak. Çekmek (dikkat).

Obstruction : Obstruksiyon. Blokaj. Karşı takım oyuncusunun önüne geçerek onun serbestçe devinimine engel olma. Mani. Futbol, veterinerlik alanlarında kullanılır. Kapama. Set. Tıkanıklık. Obstrüksiyon.

Closes : Bitirmek. Uzlaşmak. Anlaşmak. Sürgülemek. Kilitlemek. Yaklaşmak. Örtmek.

Blocking : Durdurum. Tıkanma. İktisat, basketbol alanlarında kullanılır. Oyuncuların sahne üzerinde nerede duracaklarını ve ne yöne gideceklerini, nasıl hareket edeceklerini saptama işlemi. Engelleme. Yerleştirme. Tıkanıklık.

Blockage : Abluka. Tıkanıklık. Bir değerin yetkilinin izni olmadan sahibi tarafından kullanılmasının engellenmesi. krş. bırakım. Tıkanma. Durdurum. Blokaj. Muhasara. Tıkayıcı şey.

 

Closer : Tuğla parçası. Yanaşık. Sıkı. İçli dışlı. Saklı. Yakın. Detaylı. Sık. Ketum. Kapalı.

Closuring : Oylamaya geçmek. Kötü bir şeye son verme. Koymak. Kapanma. Kapatıcı. Kapanım. Kapama.

Closers : Satışla kapatan. Daha yakın. Konjonktör. Sonlandırıcı. Tuğla parçası. Kapatıcı. Satışla sonuçlandıra. Kapı kapatıcısı.

Calk : Buzmıhı gemi. Buz mıhı. Kaymayı önleyen çivi. Kalafat etmek. Kalafatlamak. Başlı buz çivisi.

Circumvented : Bozmak. Atlatmak. Üstün gelmek. Tekerine çomak sokmak. Yana kaçmak. Yenmek. Yan çizmek. Kurtulmak. Açığını yakalamak. Alt etmek.

Occluding synonyms : counteracting, close down, frustration, avert, bunged, banning, block up, coop, assuage, blind, barged, abridging, confinements, blot out, buying up, blow the whistle on, chock, choking, circumvention, circumventions, containments, bolt out, closure, hindrances, occludes, baffle, avoided, blockages, blocking up, bar, conceal, block, embosoming.

Occluding zıt anlamlı kelimeler, Occluding kelime anlamı

Opening : Ünlülerin oluşmasında iki çene arasındaki açıklık, ünlülerin oluşma koşulları bakımından taşıdıkları açık olma özelliği. ünlüleri açıklık bakımından a, e, o, ö, u, ü, ı, i biçiminde sıralamak mümkündür; a ve e ünlüleri açıklık bakımından ı ve i ünlüleri ile aynı sıraya konamaz. bk. ve krş. genişleme, ünlü genişlemesi. Genişlik derecesi. Ünlülerin boğumlanmaları sırasında ağız yolunun ve çene açısının açıklık bakımından gösterdiği özellik: a ve e ünlülerinin genişlik dereceleri o ve ö, ı ve i ünlülerinden daha fazladır. bir dil sesinin özellikle bir ünlünün boğumlanması sırasında ses yolunun kişilere ve ağızlara göre değişebilen açılma durumu: alfabe/alfābe, ayar/āyar, bayan/bāyan, yarın/yārın, dünya/dünyā, gafil/gāfil, marul/mārul, sevda/sevdā vb. burada ünlülerin kısa veya uzun söylenişlerinde, uzunluktan çok ağız açıklığı söz konusudur. Açıklık. Ünlülerin boğumlanmaları sırasında ağız yolunun ve çene açısının genişlik durumu bakımından taşıdığı özellik a, e, o, ö, ünlüleri ile ı, i, u, ü ünlüleri açıklık dereceleri birbirinden farklı olan ünlülerdir. bk. genişlik derecesi || bir ünlünün boğumlanması sırasında ses yolunun kişilere ve ağızlara göre değişebilen açılma durumu: ayar/ayar, bayan /bayan, yarın / yarın, dünya / dünya, gafil / gafil, marul / marul, sevda / sevda vb. Açıklık derecesi.