Placenta türkçesi Placenta nedir

  • Etene. birlikte yaşayan dişi ve erkek hayvandan her biri.
  • Döleş.
  • Plasenta.
  • Eten.
  • Biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır.
  • Döl yatağında ana ile dölüt arasında bulunan dölütün ve ananın kan damarlarının birbirine yakın bulunduğu, ozmoz ile besin ve oksijen alış verişini sağlayan, damarlı, süngerimsi bir yapı. plasenta. bitkilerde ovaryumda ovülün meydana geldiği ve olgunlaşana kadar bağlı kaldığı bölge.
  • Dölütle dölyatağını birbirine birleştiren, doğum sırasında çocuktan sonra çıkan; halk arasında çocukla eş tutulan, bu nedenle çocuğun yazgısını, karakterini, gelecekteki işini etkileyeceği inancıyla birtakım geleneksel ve büyüsel işlemlerden geçirilen zar.
  • Döleşi.
  • Meşime.
  • Son.
  • Döl yatağında, anayla dölüt arasında bulunan, dölütün ve ananın kan damarlarının birbirine yakın bulunduğu, ozmozla besin ve oksijen değişmesini sağlayan damarlı, süngerimsi bir yapı.
  • Etene.
  • Plesenta.
  • Memelilerde fetüsün besin gereksinimini karşılamak ve atık ürünlerini atmak amacıyla, korion ve döl yatağı mukozasının birbiriyle birleşmesinden oluşan anneyle fetüs arasında ilişkiyi sağlayan, allantoyis, amniyon ve vitellus keselerinden oluşan geçici bir organ, eş, son, eten, etene, yavru zarları, meşime, plasenta, fetal membran. buradan östrojen, progesteron, gebe kısrak serum gonadotropini, insan koryonik gonadotropini, insan koryonik somatomammotropini, relaksin gibi hormonlar salınır.
  • .
 

Placenta ile ilgili cümleler

English: The role of the placenta is to nourish the foetus.
Turkish: Plasentanın rolü fetusu beslemektir.

Placenta ingilizcede ne demek, Placenta nerede nasıl kullanılır?

Placenta completa : Tam plasenta. Koryon kesesi villuslarının döl yatağının endometriyumuyla sıkı bir biçimde bağlantı yaptığı plasenta türü.

Placenta discoidalis : İnsan ve maymunlarda görülen, villusların koryon kesesinin belirli yerlerinde yaptığı disk biçimindeki oluşum. Diskoidal plasenta.

Placenta discoidea : Hemokoriyal plasenta. Plasenta diskoidea.

Placenta endothelio chorialis : Karnivorlarda görülen, koryon villuslarının döl yatağının damar endoteline kadar uzamasıyla oluşan plasenta türü. Plasenta endoteliyo-koriyalis.

Placenta endotheliochorialis : Fetüste koryon villuslarının döl yatağı kan damarlarının endoteline kadar uzanan plasenta çeşidi. karnivorlarda görülen bu tip plasentada koryon villuslarındaki trofoblast hücrelerinin proteolitik enzimleri, döl yatağı mukozasının epiteliyle bağ doku katmanını eriterek villuslar damarların endoteline uzanır. Endotelyokoriyal plasenta.

Placenta epithelio chorialis : Plasenta epitelyo-koriyalis. Tek parmaklı ve domuzlarda görülen, koryon villuslarının döl yatağının epitel katmanıyla teması sonucu oluşan plasenta türü. bunda tam bir plasentasyon oluşmaz.

Placenta incompleta : Yarım plasenta. Endometriyumda büyük bir değişikliğin gözlenmediği, tek parmaklı, geviş getirenler ve domuzlarda görülen plasenta türü, semiplesenta.

 

Placenta haemoendothelialis : Sıçan, kobay ve tavşanlarda görülen döl yatağı mukozasının epitel katı, bağ dokusu ve damar endoteliyle koryon villuslarının dejenere olduğu plasenta türü. Plasenta hemo-endotelyalis.

Placenta increta : Asserat tip plasentanın miyometriyuma aşırı derecede nüfuz etmesi. Plasenta inkreta.

Placenta hemochorialis : Hemokoriyal plasenta. Plasenta hemo-koriyalis.

İngilizce Placenta Türkçe anlamı, Placenta eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Placenta ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Uterus : Dişi hayvanlarda yumurta ya da yavrunun geliştiği, yumurta kanalının genişlemiş bölgesi. rahim, uterus. Döl yatağı. Rahim. Ana rahmi. Dölyatağı. Uterus.

Companion : Refakatçi. Birbirini tamamlayan ya da birbirine uyan bir çift şeyden her biri. Yardımcı. Refakat etmek. Eşlik etmek. Kavalye. Kılavuz. Bakıcı. Arkadaş.

Coequal : Eşit. Denk. Akran. Müsavi. Rütbesi eşit.

Cobber : (avustralya'da kullanılan terim) dost. Badi. Arkadaş. Kanka.

Boundary : Ara hattı. Kenar. Sınır. Limit. Çeper. Hudut. Had. Sinir.

Coequals : Müsavi. Denk. Rütbesi eşit. Akran. Eşit.

Closer : Sonlandırıcı. Tuğla parçası. Detaylı. Konjonktör. İçli dışlı. Kapalı. Kıt. Cimri. Yakın.

Comate : Saçlı. Arkadaş. Püsküllü.

All in all : Herşey. Topu topu. Neticede. Hepsi içinde. Her şeyi hesaba katarak. Her şeyi düşünerek. Herşeyi hesaba katarak. Sonuçta. Hepsi.

Alleles : Alel. Kalıtsal değişimden sorumlu olan genin birkaç alternatif varyasyonlarından biri (genetik). Aleller.

Placenta synonyms : reproductive structure, ovary, aftermath, crucial, conclusions, fetal membrane, embryonic membrane, compeers, counterparts, conclusive, veil, conclusion, companions, ethenes, correspondent, ethene, aftermaths, closure, bub, conclusory, secundine, womb, breakup, placentae, vascular structure, secundines, concluding, caul, afterbirths, cobbers, afterbirth, close, counterpart.

Placenta ingilizce tanımı, definition of Placenta

Placenta kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : The vascular appendage which connects the fetus with the parent, and is cast off in parturition with the afterbirth.