Precipice türkçesi Precipice nedir

Precipice ingilizcede ne demek, Precipice nerede nasıl kullanılır?

Precipices : Uçurum. Yar. Dik ve derin uçurum. Sarp kayalık.

Precipitable : Tortulaşabilen.

Precipitance : Acele. Atılma. Acelecilik. Telaş.

Precipitancy : Atılma. Tez canlılık. Acelecilik. Acele. Telaş.

Precipitant : Acele ile yapılmış. Bir çözeltiye eklendiğinde az çözünen bir özdeğin oluşumuna yol açan kimyasal özdek ya da çözeltisi. Çökeltici bir madde. Presipitan. Acele giden. Çökeltme maddesi. Çökeltici. Aceleci. Çökeltici madde.

Precipitate : Atmak. Aceleci. Kimyasal bir tepkime sonucunda, çözeltide çözünmediği için katı olarak ayrılan ve tanecik büyüklüğü nedeniyle dipte toplanan özdek. Yağmak. Zemin hazırlamak. Çökelti. Çökelmek. Düşürmek. Yüksekten atmak. Fizik, kimya, veterinerlik alanlarında kullanılır.

Precipitate phase : Çökelti fazı. Çökelti evresi.

Precipitated chalk : En az % 33 kalsiyum içermesi gereken bir kalsiyum karbonat kaynağı. Çöktürülmüş tebeşir.

Precipitate boundary : Çökelti sınırı.

Precipitate morphology : Çökelti biçimseli. Çökelti biçimlenimi. Çökelti morfolojisi.

İngilizce Precipice Türkçe anlamı, Precipice eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Precipice ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Cliff : Bir kayalığın dik yüzü. Dimdik duran kaya. Kayalık. Kepez. Çok sarp kayalık tepe. Falez. Yalıyar. Coğrafya, jeoloji alanlarında kullanılır. Yalı yar.

Drop : Öldürmek. Alçalmak. Bırakmak (fare). Damlamak. Atmak. Dirsek çevirmek. Görüşmemek. Kesmek. Söyleyememek (harf). Söylemek.

Scarping : Yamaç. Dik yer. Şev. Doğal uçurum. Iskarpa. Dikine kesmek.

Clift : Yarık. Çatal. Çatlak.

Abysm : Sonsuz derinlik. Derinlik. Sonsuz derinlik (şiir). Boşluk.

Drop off : Vefat etmek. Azalmak. Uykuya dalmak. Çok azalmak. İndirmek. Uyumak. Eksilmek. Düşüş yaşamak. Dalmak. Boşaltmak.

Scarp : Bayır. Dik yer. Yamaç. Iskarpa. Doğal uçurum. Şev. Dikine kesmek.

Abysses : Derinlik. Dipsiz gibi görünen yer. Olağanüstü derinlikte bir yerkabuğu yarığı. Cehennem. Boşluk. Abis. Tamu.

Bluff : Kandırmaca yapmak. Blöf yapmak. Kayalık. Blöf. Kurusıkı. Kandırmaca. Blöfle elde etmek. Kurusıkı atmak.

Abyss : Hufre. Dibi olmayan çukur. Varta. Tamu. Olağanüstü derinlikte bir yerkabuğu yarığı. Boşluk. Abis. Cehennem.

Precipice synonyms : crags, cliffs, chasms, bluffed, gaps, crag, chasm, lover, precipices, scarps, clifts, abysms, gap.

Precipice ingilizce tanımı, definition of Precipice

Precipice kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A sudden or headlong fall.