Sürgü yayma kaması nedir, Sürgü yayma kaması ne demek

Sürgü yayma kaması; Tesisat alanında kullanılan bir kelimedir.

Teknik terim anlamı:

Sürgüsü iki parçalı vanalarda, parçaları yayarak sızdırmazlık sağlıyan kama. biçimli parça.

Sürgü yayma kaması kısaca anlamı, tanımı

Kama : Silah olarak kullanılan, ucu sivri, iki ağzı da keskin uzun bıçak. Kütüğü yarmak için kullanılan ucu sivri, yassı, enli çivi, takoz, kıskı. Açılmış olan boşluklarda tavan ve yanlardan taş veya cevher parçalarının düşmesini önlemek amacıyla tahkimat elemanları üstüne veya arkasına yerleştirilen bir tahkimat parçası. Oyunda sayı. Topun gerisini kapayan kapak. Oyunda kazanılan her parti

Sürgü : Kapının kapanması için arkasına yatay olarak yerleştirilen demir veya ağaç kol, tırkaz, sürme. Sürülmüş tarlayı bastırmak ve düzeltmek için kullanılan, taştan veya ağaç kütüğünden tarım aracı, tapan. Sıvayı bastırıp düzeltmek için kullanılan büyük mala. Çoğu kez bölümlere ayrılmış bir çubuk üzerinde veya bir cetvelin, bir kumpasın ortasına açılmış bir oluk içinde kayabilen sivri uç veya küçük lama. Hastanın büyük ve küçük abdestini yapabilmesi için altına sürülen kap.

Yayma : Yaymak işi. Yaymacının sattığı şeylerden oluşan sergi.

Sızdırmaz : İki düz yüzey arasına gaz ya da sıvı sızmasını önlemek üzere sıkıştırılarak konulan yassı parça.

 

Sızdırma : Sızdırmak işi.

Parçalı : Birden çok parçadan oluşmuş. Mobilyacılıkta, parçalara ayrılarak yeniden başka biçimlerde oluşturulabilen, modüler.

Biçimli : Herhangi bir biçimde olan. Uygun olarak, yakışacak bir biçimde. Düzgün. Biçimi güzel olan, mevzun.

Parçal : Kesinti, ulak. Kalan, faiz: Niye paranın parçalını alıyı?.

Biçim : Biçme işi. Yazı ve simgelerin bilgisayarda kullanılmaya elverişli çerçevesi, düzeni, format. Disket vb.nin bilgisayarda kullanılabilir durumu. Yakışık alan şekil, uygun şekil. Herhangi bir şeyin benzeri. Sanat ve edebiyat eserlerinde dış görünüş, form. Şiirlerin kuruluş ve uyak düzenlerine göre olan dış görünüşü, şekil. Bir nesnenin dış çizgileri bakımından niteliği, dıştan görünüşü, şekil, eşkâl. Tarz.

Parça : Bir bütünden ayrılan, ayrı sayılan ya da artakalan şey. Bir bütünden kopma, kırılma, yırtılma vb. yoluyla ayrılmış bölüm, lime. Nesne. Tane. Güzel, alımlı kız veya kadın. Müzik eseri. Birkaçı bir araya geldiğinde bir bütünü oluşturan şeylerin her biri, modül. Küçümseme ve değersiz sayma bildiren bir söz. Pasaj.

Parç : Şişman adam. Topraktan yapılmış yoğurt kabı. Emzikli testi, topraktan yapılmış ibrik. Bakır su tası. Bakır su tası, maşrapa. Su tası. Bakır su bardağı. (Başkışla Karaman Konya).

Biçi : Erkek çocuk.

Vana : Boru içindeki bir akışkanın akışını durdurmaya veya serbest bırakmaya yarayan alet, valf.

Yaya : Yürüyerek giden kimse. Osmanlılarda Yeniçeri Ocağından önceki dönemlerde Türklerden kurulan asker teşkilatı ve askeri. Yayan. Benzerlerine ayak uydurup ilerleyememiş, gelişememiş kimse.

İki : Birden sonra gelen sayının adı. Birden bir artık. Bu sayıyı gösteren 2 ve II rakamlarının adı.

Diğer dillerde Sürgü yayma kaması anlamı nedir?

İngilizce'de Sürgü yayma kaması ne demek ? : disc spreader