Stigma nedir, Stigma ne demek

Stigma; Biyoloji, Veteriner, Zooloji alanlarında kullanılan bir terimdir.

Biyoloji'deki anlamı:

Bazı tek hücreli hayvanlarda görülen göz noktası.

Eklem bacaklı hayvanların trakea sistemlerinin hava ile temas ettiği açıklıklar.

Kelebeklerin ve diğer bazı böceklerin renkli kanatlarındaki göz şeklindeki leke. 4.Çiçekte polenin alındığı pistilin uç kısmı. 5.Tunikatlarda solungaç yarığı.

Fotosentez yapan kamçılılarda kamçının dibine yakın bulunan pigmentli nokta.

Veterinerlikte sözlük anlamı:

Eklem bacaklılarda solunum sisteminin dışarı açıldığı delik.

Trematodlarda Schistosoma mirasidyumunun yumurta kabuğundan çıktığı kapak benzeri alan.

Yanık nişanı, leke.

Zooloji'deki anlamı:

(karşılık: göz noktası), Yun. stigma = nokta), Bazı birgözeli hayvanlarda bulunan göz noktası.

Eklembacaklı hayvanlarda trakea sistemlerinin hava ile temas ettiği açıklıklar.

Teknik terim anlamı:

Eklembacaklılarda, trake sisteminin havayla temas ettiği açıklıklar.

Çiçeklerde, dişi üreme organının poleni aldığı uç kısmı.

Bazı tek hücreli hayvanlarda görülen göz noktası.

Kelebek ve bazı böceklerin kanatlarında buluınan göz biçimindeki leke.

Tunikatlarda solungaç yarığı.

Stigma hakkında bilgiler

Tepecik ya da stigma, pistilin çiçek tozlarının ulaşıp tutunduğu genişlemiş üst kısmı.

 

Stigma anlamı, tanımı

Stigmasterin : Fitosterin

Stigmasterol : Bitki hücre zarında ve sütte bulunan bir sterol.

Birgözeli hayvanlar : Çoğalma, beslenme, büyüme gibi canlılığa özgü olayları kendi başına, bağımsız olarak yürüten, yaşamı boyunca, ya da yaşamının bir evresinde devim yeteneği gösteren, çekirdekli ve gözle görülemeyecek ölçüde ufak vücudu yalnız bir gözeden oluşmuş hayvanlar topluluğu. (Kökbacaklılar, kamçılılar, sporlular ve haşlamlılar olmak üzere dört büyük sınıfa ayrılır.).

Eklem bacaklılar : Birbirine eklenmiş halkalardan oluşan, böcekler, örümcekler, kabuklular, çok ayaklılar vb. bölümlere ayrılan hayvan sınıfı, eklemliler.

Solungaç yarığı : Alçak omurgalılarda devamlı bulunan, yüksek omurgalılarda embriyoda görülen yutağın yanlarından dışarı açılan bir seri yarık. Alçak omurgalı hayvanlarda devamlı bulunan, yüksekomurgalı hayvanlarda embriyonda görülen, yutağın yanlarına yerleşmiş, bir seri yarık biçimindeki açıklıklar.

Eklembacaklılar : Sert bir kitinle örtülü vücutları iki yanlı bakışık, ayakları eklemli olup, böcekler, örümcekler, kabuklular ve çok ayaklılar gibi asalakbilim yönünden pek önemli sınıfları içine alan omurgasızlar kökü. (Arthropoda), Sölomlu hayvanların birincil-ağızlılar (Protostomia) filumunun en geniş bir dalı. Vücutları baş, göğüs ve karın olmak üzere üç bölgeye ayrılmıştır. Her bölge çeşitli sayıda bölütlerden yapılmıştır. Bölütlere bağlı oları ekstremiteler daima eklemli parçalardan yapılmışlardır. Kan birincil ve ikincil karın boşluklarının birleşmesinden meydana gelen genel vücut boşluğu ya da kan boşluğu içinde dolaşır. Deri zaman zaman atılan kitin bir örtü ile kaplıdır. Petek gözler gelişmiştir. Ayrı eşeylidirler. Kara, su ve havada yaşarlar. 700000 kadar türü vardır. İlkel-eklembacaklılar (Malacopoda) ve gerçek-eklembacaklılar (Euarthropoda) olmak üzere iki alt-dala ayrılırlar.

 

Solunum sistemi : Organizmada solunumu sağlayan organların tümü, solunum aygıtı.

Yumurta kabuğu : Birçok sestod da, embriyonik blastomerlerden köken alan dış zarın katkıda bulunduğu yumurta kabuğu. Yumurtayı dış etkilere karşı koruyan ve büyük çoğunluğu kalsiyum karbonattan oluşan ve yumurtaya şeklini veren kısmı.

Üreme organı : Üreme sistemini meydana getiren ovaryum, testis, uterus gibi organların her biri. Reprodüksiyon organı. [Bakınız: üreme sistemi].

Schistosoma : [Bakınız: şistozoma]. İnsan ve hayvanların kanında yaşayıp hastalık yapan bir trematot cinsi. Kan kelebekleri.

Göz noktası : Protistlerde, omurgasızlarda ve bazı omurgalılarda bulunan, ışığı alma ya da görme ile ilgili küçük kese şeklindeki duygu dokusu. [Bakınız: stigma].

Tek hücreli : Bir hücreli.

Trematodlar : İlkel solucanlar (Scolecida) dalının, yassı solucanlar (Platyhelminthes) sınıfından, vücutları ince ve kutikula ile örtülü, ergin evrede asalak olarak yaşayan, çekmenleri bulunan, anüsleri olmayan fakat sindirim kanalları iyi gelişmiş türleri olan bir takım. Karaciğer kelebeği (Distomum) ve şistozomum (Schistosomum) cinsleri iyi bilinir. (Trematodes), Çokgözeli hayvanlardan ilkel-kurtlar (Scolecida) dalının yassıkurtlar (Plathelminthes) sınıfına giren bir takımı. Vücutları ince bir kutikula ile örtülüdür. Ergin evrede tüm olarak asılak yaşarlar ve çekmenleri vardır. Anüsleri yoktur, fakat sindirim kanalları iyi gelişmiştir. Karaciğer kelebeği (Distomun), şistozomum (Schistosomum) iyi bilinen cinsidirler.

Kelebekler : Pul kanatlılar.

Fotosentez : Yeşil bitkilerin ışıkta basit birleşiklerinden karmaşık yapılı organik moleküller üretmesi.

Kamçılılar : Bir hücreli hayvanların, önlerinde hareketi sağlayan bir veya dört tane kamçı biçiminde duyargası bulunan, uzunlamasına ikiye bölünerek çoğalan bir sınıfı. Bir ya da birkaç kamçılı olup, değişik yapı ve yaşama özelliği gösteren birgözeli hayvanlar sınıfı. Bir hücreliler (Protozoa) alt âleminin, sobe, küre biçiminde ya da uzun vücutlu, ön uçlarında 1-4 tane hareketi sağlayan kamçı taşıyan, serbest, asalak ya da çürükçül olarak yaşayan, serbest yaşayanlarda klorofil taşıyan kromotoforlar bulunan, bu bakımdan hayvan evriminde bitkilerle hayvanlar arasında geçit kabul edilen ve bitki sınıflandırılmasında da yer alan bir sınıf. On kadar takımı olup öglena (Euglena), noktiluka (Noctiluca), tripanozoma (Trypanosoma), layşmanya (Leishmania), trikomonas (Trichomonas), volvoks (Volvox) iyi bilinen cinslerdir. Bir hücreliler (Protozoa) alt âleminin, oval, küre biçiminde veya uzun vücutlu, ön uçlarında 1-4 tane hareketi sağlayan kamçı taşıyan, serbest, asalak veya çürükçül olarak yaşayan, serbest yaşayanlarda klorofil taşıyan kromatoforlar bulunan, bu bakımdan hayvan evriminde bitkilerle hayvanlar arsında geçit kabul edilen ve bitki sınıflandırmasında da yer alan bir sınıf. Bir hücreliler (Protozoa) alt aleminin, söbe, küre biçiminde veya uzun vücutlu, ön uçlarında 1-4 tane hareketi sağlayan kamçı taşıyan, serbest, asalak veya çürükçül olarak yaşayan, serbest yaşayanlarda klorofil taşıyan kromatoforlar bulunan, bu bakımdan hayvan evriminde bitkilerle hayvanlar arsında geçit kabul edilen ve bitki sınıflandırmasında da yer alan bir sınıf. On kadar takımı olup öglena (Euglena), noktiluka (Noctiluca), tripanozoma (Trypanosoma), layşmanya (Leishmania), trikomonas (Trichomonas), volvoks (Volvox) iyi bilinen cinslerdir. (Flagellata):bu takımlara giren ve iyi bilinen cinslerdir.

Mirasidyum : İnsan, köpek, kedi ve domuz gibi memelilerin karaciğerinde parazit olarak bulunan, yumurtadan çıkıp konak olarak sümüklü böceğe geçen, karaciğer kelebeklerinin silli larvaları. Digenea’ların ilk larval everesi. Digenea’ların ilk larval evresi. Trematodlarda görülen ve kirpikli olup suda özgür yüzen en genç larva evresi.

Hayvanlar : (Animalia), Canlı varlıklardan bitkiden farklı olarak yer değiştirebilen, uyartılara cevap veren, besinlerini vücudu içinde sindirebilenleri içine alan bir âlemdir. Birgozeliier (Protozoa) ve çokgözeliler (Metazoa) olmak üzere 2 altâlemi vardır.

Açıklıkla : Açık bir biçimde, açık olarak.

Karşılık : Bir davranışın karşı tarafta uyandırdığı, gerektirdiği başka davranış, mukabele. Bir iş için ayrılmış para, ödenek, tahsisat. Bir şey alınırken karşı tarafa verilen başka şey, bedel. Cevap, yanıt. Bir dildeki bir sözü başka bir dilde aynı anlamda karşılayan söz.

Diğer dillerde Stigma anlamı nedir?

İngilizce'de Stigma ne demek ? : stigma, spiracle, spiralce