Tableau türkçesi Tableau nedir

Tableau ingilizcede ne demek, Tableau nerede nasıl kullanılır?

Tableau wagon : Dekor arabası. Sirk dekorlarının, taşındığı araba.

Tableaus : Resim. Tablo. Görülmeye değer sahne. Grafik.

Tableaux : Tablo. Görülmeye değer sahne. Grafik. Resimler. Keste. Resim.

Table a motion : Önergeyi ertelemek. Önerge sunmak veya vermek.

Table analyzer wizard : Çizelge çözümleyici sihirbazı.

Table cell marker : Tablo hücre imi.

Table balance : Tablo dengesi.

Table cells : Tablo hücreleri.

Table clock : Masa saati.

Table cell outline : Tablo hücresinin genel hatları.

İngilizce Tableau Türkçe anlamı, Tableau eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Tableau ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Diagramed : Çizem. Taslak. Diyagramını çizmek. Diyagram. Şema. Çizge. Plan. Diyagram ile göstermek.

Due : Gereken. Beklenen. Hak. Hak vergi. Hak ettiği şey. Vade tarihi. Alacak. Uygun. Süre. Sona erme.

Graph : Bir gözlem ya da veriler dağılımını kavrama kolaylığı sağlamak üzere göstersel olarak sunmaya yarayan ve dağılımı bir eksenler dizgesi içinde aldığı konumsal duruma göre biçimlerle gösteren çizim. bk. verilerin sunulması. Çapraşık bir yapıyı, yalın, anlaşılır çizgilerle gösteren, özellikle belgesel filmlerde, belgesel izlencelerde kullanılan biçim. Bir değişkenin işlevi olarak ölçülen ya da hesaplanan bir niceliğin aldığı sayısal değerleri yerlem çatkısında noktalayarak elde edilen sürekli eğri. Diyagram. Çizem. Bilgisayar, fizik, kimya, uzay, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Bir olayın çeşitli durumlarını göstermeye ve birkaç değişken arasında karşılaştırma yapmaya yarayan çizgisel anlatım türü. Bir dizi noktanın ikişer ikişer birbirine hangi bağlarla bağlandığını gösteren matematiksel biçim (organik özdecik yapı biçimleri gibi). Çizmek.

 

Diagram : Diyagramını çizmek. Bir gözlem ya da veriler dağılımını kavrama kolaylığı sağlamak üzere göstersel olarak sunmaya yarayan ve dağılımı bir eksenler dizgesi içinde aldığı konumsal duruma göre biçimlerle gösteren çizim. bk. verilerin sunulması. Taslak. Çapraşık bir yapıyı, yalın, anlaşılır çizgilerle gösteren, özellikle belgesel filmlerde, belgesel izlencelerde kullanılan biçim. Diyagram. Çizge. Çeşitli niceliklerin birbirine olan oranlarının çizgi ya da geometrik biçimlerle anlatımı için düzenlenen çizge. değişik bir niceliğin çeşitli zamanlardaki değişimlerinin çizgi ve birbirinden ayrı nitelikteki biçimlerle gösterilmesiyle oluşan çizge. Şema.

Prospect : Görünüm. Aramak (altın). Olasılık. Bakış. Beklenti. İhtimal. (maden vb) aramak. Araştırmak. Altın aramak. Muhtemel müşteri.

View : Bakmak. Görmek. Bilgisayar, hukuk alanlarında kullanılır. Değerlendirmek. Üzerinde düşünmek. Bireyin belli bir konudaki bakış açısı ve anlayış biçimi. Gözetim. Muayene etmek. İncelemek. Tetkik etmek.

 

Painting : Ressamlık. Kukla boyama. Boyama resim. Kuklanın boyanma işi. Yağlı boya resim. Boyama. Nakkaşlık.

Image : Bilgisayar, eğitim, fizik, uzay, sinema, televizyon, veterinerlik alanlarında kullanılır. Heykel. Herhangi bir nesnenin mercek, ayna gibi araçlarla oluşturulan resmi; herhangi bir nesnenin bazı ışık olayları sonucu elde edilen resmi. bir film üzerinde sıralanmış resimlerin gösterici yardımıyla görüntülüğe art arda düşürülmesi sonunda devinimin yeniden kurulmasıyla ortaya çıkan görünüş; görüntülük üzerindeki devinimli resimler bütünü. tv. almaç görüntülüğünde, elektron demetinin oluşturduğu devinimli resimler bütünü. Hayal. İmge. Yansıtmak. Bir nesnenin çeşitli noktalarından çıkan ışık ışınlarının, bir ışıksal dizgeden geçtikten sonra oluşturdukları biçim. Çıkarımcı yolda uzancalı yordamlarda bir kavram yaratmak üzere kullanılan görsel anlatım ya da tasarımsal görünü. Kopya. Görüntü.

Graphs : İşaret. Eğri. Diyagram.

Diag : Şema. Diyagram halinde. Diyagram. Bir açıklama ifade eden çizim. Diagram (diyagram). Plan.

Tableau synonyms : tableau vivant, impost, figure, graphic, illustrations, tableaus, paintings, arrangement, chart, table, scene, images, graphing, exploded view, effigies, dues, graphical, graphics, picture, charting, device, vista, panorama, illustration, tableaux, drawing, schematic diagram, chartings, aspect, duty, effigy, statement, eikon.

Tableau ingilizce tanımı, definition of Tableau

Tableau kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : The arrangement, or layout, of cards. A picture. A striking and vivid representation.