Traipsed türkçesi Traipsed nedir

  • Dolanıp durmak.
  • Ayağını sürüyerek yürümek.
  • Boş boş dolaşmak.

Traipsed ingilizcede ne demek, Traipsed nerede nasıl kullanılır?

Traipse : Dolanıp durmak. Boş boş dolaşmak. Ayağını sürüyerek yürümek.

Traipses : Ayağını sürüyerek yürümek. Boş boş dolaşmak. Dolanıp durmak.

Traipsing : Dolanıp durmak. Ayağını sürüyerek yürümek. Boş boş dolaşmak.

Trail : İncecik tütmek. Keçiyolu. Deneme. İz sürmek. Takip etmek. Gelişigüzel uzanıp gitmek. İz. Kuyruk. Peşinden sürüklemek.

Trail along : Yorgun argın hareket etmek. Yavaş yavaş yürümek.

Trailblazers : Öncü. Yol açan kimse.

Trailblazing : Işık ile işaretleme. Çığır açan. Bir yolun kaplanması. Öncü. Bilinmeyen bölgeleri keşfetme. Kendilerinin öncü olduklarını düşünen insanların hareketleri veya fikirleri. Öncü olma. İzcilik.

Trailblazer : Yol açan kimse. Öncü.

Trailed : Sürüklemek. Yerde uzamak (bitki). Peşinden sürüklemek. İzlemek. Sürünmek. Dökülmek (yorgunluktan). İncecik tütmek. Sürüklenmek.

Trail behind : Peşinde sürüklenmek. Arkasından çekilmek. Arkadan çekilmek.

İngilizce Traipsed Türkçe anlamı, Traipsed eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Traipsed ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Maunder : Saçmalamak. Avare dolaşmak. Tutarsız ve anlaşılmaz konuşmak. Tutarsız konuşmak.

Strolled : Gezinti. Dolaşmak. Gezinmek. Dolaşma. Serbest yürüyüş. Gezme. Gezip dolaşmak. Ağır ağır gezinmek. Tur.

At bay : Hareket edemediği bir durumda. Tehlikede. Başı belda. Emniyette. Tuzağa düşmüş. Köşeye sıkışmış. Çıkmaza girmiş. Sıkışık durumda. Zor durumda. Pusu kurulmuş.

Maundering : Tutarsız ve anlaşılmaz konuşmak.

Rambled : Yayılıp büyümek (bitki). Abuk sabuk konuşmak. Konuyu dağıtmak. Başıboş gezmek. Avare dolaşmak. Başıboş dolaşmak. Gezinmek. Kıvrılarak uzanmak (nehir). İpsiz sapsız konuşmak.

Stroll : Tur. Gezinti. Dolaşma. Gezip dolaşmak. Gezme. Gezinmek. Serbest yürüyüş. Dolanmak. Ağır ağır gezinmek.

Moseyed : Ayrılmak. Gitmek. Dolaşmak. Gezinmek. Avare dolaşmak.

Treed : Bir ağaca tırmanmaya zorlanan (hayvanlar hakkında). Köşeye sıkışmış. Ormanlık. Ağaç dolu. Pusuya düşmüş. Ağaçlarla kaplı. Ağaçlık. Tuzağa düşmüş. Pusu kurulmuş.

Take a stroll : Çevreyi dolaşmak. Dolaşmak. Gezinmek. Gezintiye çıkmak. Tur atmak.

Cornered : Köşeli. Köşeye kıstırılmış. Köşeye sıkıştırılmış. Tuzağa düşmüş. Sıkıntılı. Köşeye sıkışmış. Pusuya düşmüş. Pusu kurulmuş.

Traipsed synonyms : potty trained, toilet trained, pot trained, saunter, drilled, moseys, meanders, housebroken, sauntered, traipsing, mosey, meandered, saunters, house trained, maundered, tootle, unfree, rambles, meander, strolls, trapse, tootled, maunders, traipses, moseying, screw around, gallivant around, ramble, disciplined, traipse.

Traipsed zıt anlamlı kelimeler, Traipsed kelime anlamı

 

Untrained : Ustalaşmamış. Antrenmansız. Eğitilmemiş. Eğitimsiz. Antremansız. Deneyimsiz. Terbiye edilmemiş (hayvan). Acemi. Tecrübesiz.

Free : Bilgisayar, fizik alanlarında kullanılır. Özgür. Bağımsız. Serbestçe. Parasız. Serbest. Erkin. Asalak olmayan, beslenme yönünden bağımsız, kendibeslek olan. Serbest bırakmak. Hiçbir biçimde herhangi bir koşula bağlı olmayan, özgür olan.