Vasiyet nedir, Vasiyet ne demek
Vasiyet; kökeni arapça dilinden gelmektedir.
"Vasiyet" ile ilgili cümle
- "Dayım ölmeden önce bir vasiyet hazırlamış, kasabadaki evi, tarladaki birkaç dönüm toprağı Zöhre'ye bırakmış." - A. Ümit
- "Şimdiki hür Türkiye halkının yarınki hür Türkiye halkına vasiyeti işte budur." - R. E. Ünaydın
Yerel Türkçe anlamı:
Vaziyet
Ölümden önce yapılması istenilen işler
Ölecek adamın nasihati// vasiyet etmek: vasiyette bulunmak
Vasiyet hakkında bilgiler
Vasiyet, bir kişinin ölümünden sonra geçerli olmak üzere, bir veya birden fazla kişiye belirli bir mal bırakması işlemidir. Vasiyet, ölüme bağlı bir tasarruftur. Vasiyet sözlü veya yazılı olabilir. Yazılı vasiyette bulunma sonucunda ortaya çıkan belgeye vasiyetname denir.
Vasiyetnamede yazılanların açık ve anlaşılır olmaması halinde çeşitli yorum kurallarına göre yorumlanması ve miras bırakanın vasiyetnameyi yazarken amaçladığı iradenin ortaya çıkarılması gerekebilir.
Vasiyet ile ilgili Cümleler
- Ali vasiyetini imzalamadı.
- Babam vasiyetinde bana çok para bıraktı.
- Ali vasiyetindeki her şeyi Mary'ye bıraktı.
- Avukatın vasiyetimi hazırlamasını istedim.
- Tom'un vasiyetinin bir kopyasını bulduk.
- Vasiyetim hakkında avukatımla istişarem var.
- Böyle bir ses tonuyla ancak vasiyet yazdırılabilir.
- Vasiyetimi yazıyorum.
- O, vasiyetinde karısına bir servet bıraktı.
Vasiyet tanımı, anlamı:
Ölüm : Ölme biçimi. İdam cezası. Ölmesi istenen canlı için kullanılan bir söz. Sona erme, yok olma, ortadan kalkma. Bir insan, bir hayvan veya bitkide hayatın tam ve kesin olarak sona ermesi, ahiret yolculuğu, ebedî uyku, emrihak, irtihal, memat, mevt, vefat.
Vasiyetname : Bir kimsenin vasiyetini yazmış olduğu belge, vasiyet.
Vasiyet etmek : Öldükten sonra herhangi bir şeyin yapılmasını istemek.
Vasi : Bir yetimin veya akılca zayıf, hasta birinin malını yöneten kimse. Ölen bir kimsenin vasiyetini yerine getirmekle yükümlü olan kimse.
Kimse : Herhangi bir kişi, kim olduğu bilinmeyen kişi.
Yapılma : Yapılmak işi. Yapılmış.
Kişi : Kadın veya erkeğe verilen genel ad, şahıs, zat, nefer. Eş, koca. Erkek. Oyun, roman, hikâye vb.nde yer alan kimse. Çekimli fiillerde ve zamirlerde konuşan, dinleyen, sözü edilen varlık, şahıs.
Bırakma : Bırakmak işi.
İşlem : Madde üzerinde her türlü değişim yapma işi, muamele. Bir amaca ulaşmak için tutulan yol, prosedür. Ham veya ara malları ve maddeleri fiziksel, kimyasal değişikliklerle daha uygun, kullanılır duruma getirme, muamele. Nakit veya menkul değerleri kullanarak alım satım, takas, borçlanma vb. piyasa hareketi. Bir işi sonuçlandırmak için yapılmış olan iş veya uygulamaların hepsi, muamele, muamelat. Sayıları karşı karşıya getirip belirli birtakım kurallara uygun olarak birbiri üzerine etkilendirme yöntemi.
Tasarruf : Para biriktirme, artırım. Tutum. Bir şeyi istediği gibi kullanma yetkisi, kullanım.
Sözlü : Evlenmek için birbirine söz vermiş olan kimse, yavuklu. Sözle, konuşma biçiminde yapılan, şifahi, yazılı karşıtı.
Diğer dillerde Vasiyet anlamı nedir?
İngilizce'de Vasiyet ne demek? : n. devise, testament, will, last will and testament
Fransızca'da Vasiyet : testament [le]
Almanca'da Vasiyet : n. Vermächtnis
Rusça'da Vasiyet : n. завещание (N), завет (M)
adj. завещательный
Bu kısımda Vasiyet nedir? Vasiyet ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik bir biçimde hemen sorabilir, daha sonra kısaca Vasiyet tanımı, açılımı, kelime anlamı hakkında ansiklopedik bilgi verebilir veya dilerseniz Vasiyet hakkında sözler yazılar ile ingilizce veya almanca sözlük anlamı paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.