Accruing türkçesi Accruing nedir

Accruing ingilizcede ne demek, Accruing nerede nasıl kullanılır?

Accruing to : -e gelen.

Accruable : Tahsil edilebilir. Uyabilir. Biriktirilebilir. Toplanabilir.

Accrual : Artış miktarı. Artış. Tahakkuk. Büyüme. Çoğalma. Gerçekleşme. Birikmiş izin.

Accrual accoununting : Gerçekleşme temeli. Gerçekleşme temeline dayanan sayışım.

Accrual basis of accounting method : Taraflar arasında yapılan anlaşmaya göre gelecek dönemlerde gerçekleşek gelir veya giderleri ilgili oldukları muhasebe döneminin mali tablolarına yansıtmak amacıyla kullanılan muhasebe yöntemi. Tahakkuk temelli muhasebe yöntemi.

Accruals : Tahakkuklar. Daha geç bir döneme kadar alınmış veya ödenmemiş olsa da gerçekleşen gelir ve giderler tahakkuku. Tahakkuk bazlı muhasebede nakit dışı kullanılan borçlar ve mevduatları temsil eden bilanço hesapları.

Accrued expenses : Tahakkuk etmiş giderler. Ödemenin ertelendiği hesap dönemi içerisinde biriken giderler. Tahakkuk etmiş masraflar. Gider tahakkukları. Toplanmış giderler.

Accrued income : Tahsil edilmemiş gelir. Tahakkuk eden gelir. Tahakkuk etmiş gelir. Gerçekleşen gelir. Gerçekleşmiş ancak henüz alınmamış gelir. Tahakkuk eden gelirler. Tahakkuk etmiş henüz tahsil edilmemiş gelir. Gelir tahakkukları. Gelecek yıllara ait gelirler.

 

Accrued dividend : Tahakkuk etmiş temettü. Tahakkuk eden ama henüz dağıtılmamış temettü. Tahakkuk etmiş kar. Ödenecek temettü. Gerçekleşen kazanç. Gerçekleşen kar. Ayrıcalı pay belgitlerinin gerçekleşmiş ancak henüz dağıtımı yapılmamış kazançları. Ayrıcalı pay belgitlerinin gerçekleşen ancak henüz dağıtımı yapılmamış kar payları.

Accrued expense : Bir gereksemenin yerine getirilebilmesi için belirli bir günden önce yapılan ve sadece ileri bir günlemde ödenecek ya da sayışıma alınacak olan gider. Tahakkuk etmiş ama henüz ödenmemiş giderler. Gider tahakkukları. Tahakkuk etmiş masraflar. Tahakkuk etmiş masraf. Gerçekleşen gider. Ödemenin ertelendiği hesap dönemi içerisinde biriken giderler. Tahakkuk etmiş borç. Ödenmemiş masraf.

İngilizce Accruing Türkçe anlamı, Accruing eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Accruing ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Blossom : Bahar açmak. Alg çiçeklenmesi. Canlanmak. Çiçek açmak. Serpilmek. Çiçek vermek. Mikroskobik alglerin aşırı çoğalması ve tabiatta gözle görülen koloniler oluşturması. Çiçeklenmek.

Origination : Kaynaklanma. Asıl. Köken. Kredi oluşturma. İcat etme.

Fall to : Girişmek. -e koyulmak. Göğüs göğüse savaşmak. Başlamak. Saldırmak. Yemeye başlamak. Görev düşmek. Düşmek. Yemeğe başlamak.

Accusatory : Suçlayıcı. Suçlayan.

Bred : Beslemek. Doğurmak. Üretmek. Çiftleşmek. Yetiştirmek. Yavrulamak.

Augments : Artırmak. Uzatmak. Çoğaltmak. Uzamak. Büyütmek. Arttırmak. Sayısını arttırmak.

 

Ascends : Tahta çıkmak. Çıkmak. Yukarı çıkmak. Pesten tize geçmek (müzik terimi). Ağmak. Tırmanmak. Çıkmak (tahta). Ziyadeleşmek. Yükselmek.

Accrue : Birikmek. Eklenmek. Tahakkuk ettirmek. Gelmek. Gerçekleşmek. Ziyadeleşmek.

Accusive : Suçlayan. Suçlayıcı.

Causing : Sebep olan. Sebebiyet. Ettirme. Neden olan.

Accruing synonyms : inculpative, actuation, reported, realised, augment, fruition, genitures, come to, build up, ascended, accumulates, accusative, bump up, dilate, taking place, ascend, gained, accrues, eventuating, materialization, escalate, bulked, gone off, emergences, eventuation, accrete, be left over, grow, be left, fruitions, accrual, bulks, inculpatory.

Accruing zıt anlamlı kelimeler, Accruing kelime anlamı

Exculpatory : Temize çıkartan. Masumiyetini ilan eden. Suçsuzluğu anlaşılmış. Suçsuz çıkartan. Beraat ettiren. Beraat eden. Suçlamalardan kurtulan. Suçsuzluğu kanıtlanmış.

Unreported : Rapor edilmemiş. Bildirilmemiş. Haberdar edilmemiş. Kaydedilmemiş.